'AKP iktidarında işkence bir olgu olarak devam ediyor'
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, "9 yıllık AKP iktidarında işkence halen Türkiye'de gözetim yerlerinde, sokakta, meydanda, cezaevlerinde bir olgu olarak bir idari pratik olarak devam etmekte" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, TBMM'de, "İşkence, soruşturma ve yargılama sistemi, Polis Vazife ve Selahiyeti Kanunu, idari yaptırımlar ve zaman aşımı" konulu bir basın toplantısı düzenledi.
Başbakan'a 'işkence' soruları
TBMM Başkanlığı'na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdiğini belirten Tanrıkulu, şöyle dedi: "Başbakan'a yönelttiğim sorular Türkiye'de işkence olgusunun halen devam edip etmediğini ortaya çıkaracak bir ayna işlevi görecek. 9 yıllık AKP iktidarında işkence halen Türkiye'de gözetim yerlerinde, sokakta, meydanda, cezaevlerinde bir olgu olarak bir idari pratik olarak devam etmekte. Bu nedenle de bu soruları yöneltme ihtiyacı duyduk. Herhangi bir suç işlemiş devlet memuruna devlet bir avukat ataması yapmazken CMK sistemi dışında bir avukat ataması yapmaz iken işkence ve kötü muamele iddiasıyla yargılanan kamu görevlilerine devletin özel bütçesinden avukat atanmaktadır."
'Türkiye'de işkence bir idari pratik olarak devam etmekte'
Hükümetin bu sorulara açık yanıt vereceğini sanmadığını belirten Tanrıkulu, şöyle dedi:
"Bu açık cevaplar Türkiye'de işkencenin ve kötü muamelenin bir idari pratik olarak devam ettiğini, işkence ve kötü muamelede bulunan kamu görevlilerinin bizzat bu hükümetin idari makamları tarafından korunduğunu yine her nasılsa dava açılan kamu görevlileri bakımından da yargının büyük bir hoşgörü gösterdiğini ortaya çıkaracak."
'Son bir hafta içerisinde 4 olay yaşandı'
Son bir hafta içerisinde 4 olay yaşandığını ifade eden Tanrıkulu, şöyle dedi: "Samsun'da, Diyarbakır'da, Mersin ve Van'da gerçekleşti. Orantısız güç kullanımı, yargısız infaz diyebileceğimiz olay gerçekleşti. Birincisi Samsun'daydı, ikincisi Mersin'de bir mülteci yurttaşın hücresinde ölü bulunması olayıydı, üçüncüsü Diyarbakır'da Roman yurttaşın polis tarafından öldürülmesi olayıydı. Bir de Van'da gerçekleşti, dur ihtarına uymayan 22 yaşında çobanlar öldürüldü. Yaşam hakkı en temel hak olması gerekirken güvençlik güçlerinin elinde ihlal edilen en temel haklardan bir tanesi olmuştur. Son bir haftada Van'da, Mersin'de, Samsun'da ve Diyarbakır'da gerçekleşen bu olaylar hükümetin yaşam hakkına yönelik kaygısız tavrını ortaya koymaktadır. Bu görevliler hakkında da etkin soruşturma yapılmamaktadır."
Kızıltepe'de öldürülen Uğur Kaymaz'ın ölümünün yıldönümünde önceki gün yapılan gösteriden sonra 4 tane öğretmenin tutuklandığını kaydeden Tanrıkulu, "Türkiye'de muhaliflere karşı böyle bir yargı sistemi var" dedi. Bir basın mensubunun, "PKK tarafından kaçırılan askerlerin bırakılmasına yönelik girişim var" sözüne de Tanrıkulu, "Biz de çağrıda bulunuyoruz. Onların yaşamlarına bir halel gelmeden derhal koşulsuz serbest bırakılmaları gerekir. Böyle bir eylemi kınıyoruz" dedi.
Başbakan'a yöneltilen sorular
Soru önergesine verilecek yanıtların dokuz yıla yaklaşan AKP iktidarının insan hakları sicilini de yansıtan bir ayna olacağını belirten Tanrıkulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, "Mümkünse 1990 yılından, ama en azından 2000 yılından bu güne kadar, TCK 94, 95 ve 256. maddelerinde düzenlenen işkence ve kötü muamele (eski TCK m. 243, 245) suçları kapsamında kaç soruşturma açılmıştır? Takipsizlik kararı ile sonuçlanan soruşturma sayısı kaçtır? Kamu davası açılması ile sonuçlanan soruşturma sayısı kaçtır? Hakkında kamu davası açılan kamu görevlileri hakkında; beraat kararı verilen kamu görevlisi sayısı, mahkûmiyet kararı verilen kamu görevlisi sayısı, zaman aşımı nedeniyle düşme kararı verilen dosya sayısı ile bundan yararlanan kamu görevlisi sayısı kaçtır" diye sordu.
'Hayatını kaybeden yurttaş sayısı kaçtır'
Tanrıkulu, Başbakan'a şu soruları da yöneltti: "Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu değişikliği aracılığı ile kolluğun güç kullanma yetkisinin yeniden düzenlendiği 27.06.2007 tarihinden bu güne kadar, kolluk görevlilerinin PVSK m.16 kapsamında bedensel veya maddi güç ya da silah kullanımı nedeniyle, hayatını kaybeden veya yaralanan yurttaş sayısı kaçtır? Ülke genelinde kullanılan gaz bombası, biber gazı gibi kimyasal silahların miktarı nedir? 2000 yılından bugüne kadar; hakkında kamu görevlilerine karşı 'görevini yaptırmamak için 'direnme', 'hakaret', 'tehdit', 'yaralama' suçlar kapsamında soruşturma açılanların sayısı kaçtır? İşkence, kötü muamele suçlarının derhal, etkili ve bağımsız olarak soruşturulmasının sağlanması yönünde yapılan somut işlemler nelerdir? Bunlara uyulup uyulmadığının denetimi nasıl sağlanmaktadır? Denetimler sırasında veya şikayet üzerine, soruşturma ilkelerine aykırı davrandığı tespit edilen kamu görevlisi (yargı mensupları dahil) var mıdır? Varsa kaç kamu görevlisi hakkında hangi işlemler yapılmıştır? İşkence ve kötü muamele suçu kapsamında hakkında soruşturma veya dava açılan kaç kamu görevlisi hakkında görevden uzaklaştırma ya da açığa alma tedbirine başvurulmuştur? Tedbire hangi aşamada başvurulmuştur? İşkence, kötü muamele ve öldürme eylemleri kapsamında kaç kamu görevlisi hakkında; disiplin soruşturması açılmıştır? Kaç kamu görevlisi hakkında ceza tayinine yer olmadığı kararı verilmiştir? Kaç kamu görevlisine disiplin cezası verilmiştir? Bu cezalar nelerdir?"
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması