AKP'den Bahçeli'ye yanıt
AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin eleştirilerine cevap verirken, ''Sayın Bahçeli son derece anlamsız, siyasi nezakete sığmayan, Türkiye'ye, tartıştığımız konulara, sorunların çözümüne hiçbir katkı sağlamayacak, siyasi etiğe uymayan konuşmalar, açıklamalar yapmaya devam ediyor'' dedi.
Parlamento muhabirleriyle sohbet toplantısı yapan AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, bir gazetecinin ''MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan'ın kongrede konuşmasını çok sert şekilde eleştirdi ve 'siyasi bölücübaşı olmaya heves etme'' dedi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusunu şöyle yanıtladı:
''Sayın Bahçeli, gerçekten son derece anlamsız, siyasi nezakete sığmayan, Türkiye'ye, tartıştığımız konulara, sorunların çözümüne hiçbir katkı sağlamayacak, siyasi etiğe uymayan konuşmalar, açıklamalar yapmaya devam ediyor. Biz, bunu MHP'nin mevcut statükonun sürdürülmesinden yana tavrının bir yansıması olarak değerlendiriyoruz. Özellikle terör olaylarından yana tavır ya da bir algının yansıması olarak görüyoruz. Çünkü, bunu siyasi rant aracı olarak görüyor. Bu durumun ortadan kalkması, MHP'nin tabanının kayması anlamına gelecek. O nedenle tartışmadan, hiçbir somut gerekçe göstermeden bu tür, kabul edilmesi mümkün olmayan, akla hayale sığmayan, mantığın kabul etmediği ithamlarda bulunuyor. Elbette bunların tümünü reddediyor ve kendilerine iade ediyoruz.
Ama gönlümüz ister ki ikinci büyük muhalefet partisinin başkanı olarak Sayın Bahçeli'nin, bu konularda konuşabileceği, söyleyebileceği bir şeyler olsun. Söylediklerinden başka, hakaretlerinin dışında... Çözüme katkı sağlayabilecek söyleyebileceği şeyler olması gerekir. Ancak bunları göremiyoruz. Sayın Bahçeli ve MHP, sorumlu ve sağduyulu davranmıyor, yangına körükle gidiyor. Sayın Başbakanımız çok geniş açıklama yaptı bu konuda. Gerçek anlamda bölücülük onların tavırlarıdır. Biz kucaklamaya, bütün olarak görmeye çalışıyoruz. Aykırılıkları, farklılıkları ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Ama Sayın Bahçeli ısrarla kaşımaya devam ediyor. Böyle bir yaklaşım Türkiye'nin, Türk milletinin, ülkenin menfaatine değil. Belki MHP'nin siyasi beklentilerine uygun düşebilir ama ülkeye hiçbir katkı sağlamaz. Bir an önce vazgeçmesini talep ediyoruz. Vatana ihanetle suçladığınız kişinin, siyasi partinin bir eyleminin, bir hareketinin, bir icraatının gerekçe gösterilmesi gerekir. Hangi karar, eylem ve icraattan dolayı Sayın Bahçeli, böyle bir suçlamada bulunuyor, bunu söylemiyor.''
Yöntem olarak ortaya konulmuş bir paketle çıkılmadığını, süreç içerisinde toplumda konsensüs sağlanması, ülkenin bütün bölgelerindeki insanların büyük çoğunlukla reddetmeyeceği formüllülerle donatılması için bu şekilde gidildiğini anlatan Canikli, ''Biliyorsunuz, daha önce bir Anayasa değişikliği önerimiz olmuştu, o zaman muhalefet tarafından eleştirilmişti. Aslında yapılmak istenenin, o Anayasa değişikliğiyle yapılmak istenenden farkı yok. Demokrasinin alanının, standardının, insan hak ve özgürlüklerinin genişletilmesi... Bugün yapılan ile o Anayasa değişikliği çerçevesinde gündeme getirilen konular aynıdır. O zaman 'Siz her şeyi sonuçlandırılmışsınız ne konuşacağız' dediler, şimdi de 'Hiçbir şey getirmiyorsunuz, ne konuşacağız?' diyorlar. Bu da muhalefetin tutarsızlığının da göstergesi olarak değerlendirilebilir'' dedi.
AKP Kongresi
Canikli, AK Parti Kongresinde hiç kimsenin söz almamasına yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine, hiçbir siyasi partide olmayan görüşme ve tartışmanın en detaylı şekilde kendi partilerinde yapıldığını belirterek, ''Bakın, tüm samimiyetimle söylüyorum; başka bir partide herhangi bir milletvekili, böyle bir tartışma ortamında kesinlikle partide barındırılmaz'' görüşünü dile getirdi.
AKP'nin diğer siyasi partilerde görülen, lider sultası üzerine kurulu bir siyasi organizasyon olmadığını ifade eden Canikli, 1 Mart Tezkeresi'nden itibaren tartışmalı sürecin yaşandığını söyledi.
''Son derece demokratik yapıda olduğumuzu ispat ettik'' diyen Canikli, kongrede aday çıkmaması ve konuşma yapılmamasıyla ilgili olarak, ''Genel olarak bizim siyasi geleneğimize bakıldığında, siyasi partiler zayıfladıkça tartışmalar çoğalır, kongrelerde adaylar çıkar. Ama siyasi parti ve lider güçlüyse, bu tür sorunlar gündeme gelmez. Bugün MHP ve başka partilerde bunlar gündeme gelebiliyor. Güçlü siyasi organizasyon söz konusu ise pek aday da çıkmaz. Doğal olarak... Ama liderin ve siyasi partinin zayıflamasına yönelik bir takım işaretler ortaya çıkmışsa her taraftan liderliğe yönelik saldırı ve beklentiler artabilir. Bu liderliğin ve siyasi yapının güçlüğünden kaynaklanır'' diye konuştu.
Babacan'ın IMF ile ilgili açıklamaları
Canikli, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın IMF ile ilgili yaptığı açıklamanın önemli olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
''Sayın Babacan, krizden çıkış ve genel olarak ekonomiyle ilişkin IMF'nin önerilerinin yetersiz bulunduğunu söylüyor. Bu, önemli bir gelişmedir ve Türkiye'de ilktir. Türkiye'de hiçbir hükümet ve ekonomi yönetiminin böyle bir değerlendirme imkanı ve kabiliyeti söz konusu değildi. Çünkü, böyle bir karşı çıkışın olması için önce yönetim bazında bir ekonomi yönetiminin, güçlü yönetim tarzına sahip olması gerekiyor. Ekonominin de acilen IMF fonlarına ihtiyaç duymaması gerekiyor. Dış ödemeler dengesinde sıkıntıya girmesi nedeniyle acilen finansal ihtiyaç içine giren bir ekonomi yönetiminin böyle bir tavır içinde olması kesinlikle söz konusu olamaz. Ekonomi yönetimi kendisine güveniyor, Türkiye'yi alternatif olarak kendi programıyla kendi ayakları üzerine götürme kabiliyetine sahip. Sadece IMF'nin sunduğu ve sunacağı öneri ve paketlerin dışında, tamamen kendi üretimi ve kendi insanının ortaya çıkaracağı bir programla başarılı bir şekilde ekonomiyi götürme imkanına sahip olduğunu gösteriyor. Bu açıdan da anlamlıdır. Bugüne kadar IMF'nin dokunulmaz, tartışılmaz konumunu da sarsıyor, bu dönemde Sayın Bakanın açıklaması, bunun Türkiye'den ve Türkiye tarafından seslendirilmesi de gurur vereci bir olay. Eğer milliyetçilik için örnek isteniyorsa, budur. Milliyetçilik lafla sözle olmuyor icraatla oluyor. Ülke adına önemli bir adımdır. Sanıyorum milletin tüm fertleri bununla gurur duyuyor.''
''Bize göre 5 yıldır"
Cumhurbaşkanı seçimine yönelik düzenlemenin henüz Meclise gelmediğini, ancak çalışmaların son aşamada olduğunu bildiğini belirten Canikli, tasarının Cumhurbaşkanı seçiminin nasıl yapılacağını düzenleyeceğini, teknik bir düzenleme olacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün görev süresinin 5 yıl mı 7 yıl mı olduğunun tartışıldığını anlatan Canikli, ''Bizim kanaatimiz 5 yıl. 'Bu tasarıda mutlaka olacak' diye bizim bir bilgimiz yok'' dedi.
Bir gazetecinin ''Başbakan'ın son kez aday olması da Cumhurbaşkanlığı için bir adım olarak görülüyor...'' sözlerine Canikli, ''Sayın Başbakanın o konuda bir irade beyan ettiğini hatırlamıyorum, ondan sonrası yorumdur. Ama Başbakanımız, bu konuda açıklamasını yaptı. Bizim tüzüğümüzde genel başkanlıkta kurucu ile birlikte 5 dönem, milletvekilliğinde 3 dönem... Milletvekilliğinden yola çıkılarak böyle yorumlar yapılıyor. Halen Sayın Başbakan'ın açıklamasını yaptığı yerdeyiz'' karşılığını verdi.
Canikli, bir soru üzerine, DTP'lilerle ilgili Anayasa değişikliği konusunda bir görüşme ve gelişme olmadığını söyledi.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı