AKP'li Çelik'ten yeni Anayasa açıklaması

AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, AKP Genel Merkezi'nde yapılan Anayasa hazırlık toplantısının ardından, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çelik, bir soru üzerine Türkiye'nin 1876'dan beri yaşadığı bir Anayasa tecrübesi olduğunu ifade ederek, "Bunu gözden geçiriyoruz. Türkiye'nin ihtiyacı olan Anayasa ile ilgili çeşitli kesimlerin değerlendirmeleri var. Onları gündemimize alıyoruz ve bir ilkeler manzumesi hazırlıyoruz. Dolayısıyla bu bir taslak hazırlığı, bir metin hazırlığı ya da bir anayasa taslağı yazımı çalışması değil. AK Parti'nin anayasa gündemi ile ilgili Türkiye'de yeni anayasa yapılması iradesi ile ilgili kendi dersini çalışmasıdır" diye konuştu.

Çelik, bir gazetecinin, "Muhalefet partileri veya sivil toplum örgütlerine Ekim ayından önce gidecek misiniz?" sorusuna ise, "Onun takvimi ile ilgili şuanda bir şey söyleyemem, ama Sayın Başbakanımızın daha önce yaptığı bir açıklama vardı. Yani bir ziyaret planlaması söz konusuydu. Ama o henüz belli değil. Muhtemelen Eylül-Ekim ayı içerisinde onun takvimi belli olur. Ama burada esas olan şu, biz Türkiye'nin bütün toplumsal kesimlerinin güçlü bir anayasa, hızlı bir şekilde yeni bir anayasa yapma talebi olduğunu görüyoruz. Bu çerçevede ortaya çıkan meselelerle ilgili çalışmalarımızı, işte yazın bile kesintisiz olarak sürdürüyoruz" yanıtını verdi.

BDP'ye yemin şartı

AKP'li Çelik, kendisine yöneltilen "Anayasa konusunda BDP'yi ziyaret edecek misiniz?" sorusuna ise, "Anayasa konusunda tabiî ki eğer BDP yemin ederse, Meclis'te yerini alırsa, tabiî ki BDP seçilmiş bir siyasi partidir. Meclis'te grubu bulunan bütün siyasi partiler tabiî ki ziyaret edilmelidir. Onların görüşleri alınmalıdır. Zaten BDP yemin ettikten sonra mutlaka komisyona da üye verecektir. Özellikle Meclis'te grubu bulunan partilerin, Meclis'te grubu bulunmayan partilerin de sivil toplum örgütlerinin de burada katkısı önemlidir. Zaten o uzlaşma komisyonunun içerisinde toplumun değişik kesimleri de dinlenecektir" cevabını verdi.

Kendilerinin herhangi bir ayrım yapmadan, herhangi bir şart öne sürmeden, özgürlükçü toplumun bütün kesimlerini kucaklayan, "büyük Türkiye'nin" anayasasını yapmak istediklerini ifade eden Çelik, "Bizim irademiz büyük Türkiye'nin anayasasını ortaya koymaktır. Türkiye'nin ekonomisi büyüyor, demokrasisi büyüyor, dış politikası büyüyor. Buna bağlı olarak toplum değişiyor. Toplumun yeni talepleri var. Siyasette taleplerin temsil edilmesini istiyor. Evrensel standartlara uygun, Türkiye'yi 2023'e ve daha da ötesine taşıyacak, büyük Türkiye'nin anayasası olacak bir Anayasa Meclis'te gerçekleşsin istiyoruz. Bu Meclis Başkanı'nın inisiyatifinde Meclis'teki uzlaşma komisyonunda nihayetinde bu meseleler tartışılacak. Oradaki bizim uzlaşma komisyonlarına göndereceğimiz arkadaşlarımız görevlerini ifa edecekler" dedi.

AKP olarak meydana çıkabilecek tartışmalara hazırlıklı olmak durumunda olduklarını ifade eden Çelik, "Bu tartışmaya hazırlıklı olma ile ilgili de kendi çalışma takvimimiz var. Bunu uyguluyoruz. Şimdi muhalefet partisinde bir arkadaşımız 'Bunu yapmaya hakkınız yoktur. Herhangi bir taslak hazırlama hakkınız yok' gibisinden apolitik bir şey söyledi. İlkesel olmayan bir şey söyledi. Biz diğer partilere de gelin üzerinde tartışalım dediğimiz bir taslak hazırlamıyoruz. Biz kendi dersimizi çalışıyoruz. O uzlaşma komisyonunun işidir" şeklinde konuştu.

Bir gazetecinin, "Bekir Bozdağ, 'Genelkurmay Başkanlığı'nın da Milli Savunma Bakanlığına bağlanması gerekir' dedi. Bu yeni anayasa çalışmaları gündeminde mi?" soruna, Çelik şu yanıtı verdi:
"Şimdi bunların hepsi, çağdaş demokratik standartlarda Türkiye'nin yönetim şemasını oluşturulması gerekiyor. Bunların hepsi uzlaşma komisyonunda konuşulur. Gündemle ilgili tek tek bahsedilen maddeler var. Biz tek tek bu maddeler üzerinde pozisyon belirtmiyoruz. Bunları çalışıyoruz. Ama istiyoruz ki bütün partilerin ortak katılımıyla sorduğunuz bütün bu konular, somut konular, tartışma konusu olan bazı maddeler var. Öne çıkan maddeler, bunların hepsini Meclis'te uzlaşma komisyonunda tartışılsın Yüce Meclis anayasa yapmanın yegane meşru zeminidir. Dolayısıyla orada bunlar partiler tarafından gündeme getirilir ve bu tartışma yapılır."

2007'de hazırlanan metin masada değil

Çelik, bir diğer gazetecinin "Partiniz tarafından 2007'de hazırlanan metin de o masaya götürülecek mi?" sorusuna ise, "Hayır. O metni ya da başka herhangi bir metni, herhangi bir masaya götürmek gibi bir niyetimiz yok. Bize 2007'den önce şunu söylemişlerdi. 'Bir taslak hazırlama görevi iktidar partisinindir' demişlerdi. Biz onun üzerine onu hazırlamıştık. Herhangi bir dayatma ya da ön şart olarak hazırlamamıştık. Daha sonra biz o hazırlığı yapınca bize dediler ki, 'Siz ön şartlarla geliyorsunuz ya da bir dayatma ile geliyorsunuz' dediler. Biz bugün diyoruz ki samimi bir şekilde Türkiye'de hemen herkesin Türkiye'nin yeni bir anayasaya olan ihtiyacını dillendirdi. Dolayısıyla herkes masaya ön şartsız gelsin. Sonra kartlarını masada konuşmaya başlasın. Dolayısıyla bizim 2007'deki çalışmayı masaya götürme gibi herhangi bir planımız ya da siyasi tutumumuz yok" yanıtını verdi.

"Bütün kesimler kapsanacak"

Çelik, yeni Anayasa hazırlama çalışmalarını sürdüreceklerini ifade ederek, "Şimdi, biz bu çalışmayı sürdüreceğiz. Aslında biz normal çalışmamızı sürdürüyoruz. Ak Parti'nin biliyorsunuz ülkedeki çeşitli gündemlerle ilgili kendi görevini yürütmek üzere her zaman çeşitli komisyonları vardır. Bunlar kesintisiz çalışırlar. Bu da öyle bir komisyon, şimdi burada toplumda yoğun bir özgürlük talebi var. Çeşitli toplumsal kimliklerin kendini ifade etme talebi var. Çok uzun zamandır mevcut anayasanın bütün bu rehabilitasyonlara rağmen toplumsal yeni talepleri karşılamakta zorlandığı, Türkiye'ye dar geldiğine dair hemen her kesimin yorumları var. Burada söylediğimiz şudur. Büyük Türkiye'nin anayasası olsun. Türkiye'nin toplumsal taleplerine hiçbir kesimi dışlamadan, bütün kesimleri kapsayacak şekilde, ama evrensel hukuk normlarıyla, evrensel temel siyasi ilkelerle uyumlu bir şekilde bu gerçekleşsin. Dolayısıyla bir metin bir ön şart söz konusu olmaksızın Türkiye 2023'e giderken ekonomisi büyüyor. Dış politikası büyüyor, demokrasisi büyüyor, buna bağlı olarak yeni toplumsal talepler çıkıyor. Toplumumuz çok dinamik. Yepyeni gelişmelerle karşılaşıyoruz. Bunların hepsini kapsayacak şekilde hepsinin bir manzumesi olacak şekilde ilkesel bir metin ortaya çıkmalı ve bu metin Türkiye'yi geleceğe taşımalı diye düşünüyoruz" dedi.

Meclis'teki partilerin kapısı çalınacak

Çelik, bir başka gazetecinin "Meclis içi partiler ziyaret edilecek mi?" sorusuna ise, "Onların ziyaretlerinde herhalde bir sorun olmaz. Bu tip durumda ne kadar geniş mutabakat olursa, bu mutabakat, bizim açımızdan olumlu olur. Sivil toplum örgütleri de dahil buna, ama bizim ziyaretimiz bu iradeyi ortaya koymak üzerinedir. Ama metni oluşturma iradesi uzlaşma komisyonunun işidir. Bu ikisini ayırt etmek lazım" yanıtını verdi