AKP'nin skandal önergesine Ankara Baro'sundan tepki: Kimi korumak istiyorsunuz?
Ankara Barosu, yaptığı yazılı açıklamayla Türk Ceza Kanunu'nda cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi halinde fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya cezanın ertelenmesine imkan veren düzenlemeye tepki gösterdi.
Meclis Genel Kurulu'ndaki görüşmeleri sırasında, tartışmalara neden olan, Türk Ceza Kanunu'nda cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi halinde fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya cezanın ertelenmesine imkan veren düzenlemeye, Ankara Barosu yaptığı yazılı açıklama ile tepki gösterdi.
Barodan yapılan yazılı açıklamada, Anayasası'nın 41'inci maddesi hatırlatılarak, "Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır" denildi. Söz konusu düzenlemenin, bugün tekrar kim ya da kimler için gündeme getirildiğinin merak edildiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Amacı çocukların cinsel sömürüsü ve istismarının engellenmesi ve bunlarla mücadele etmek, çocuk mağdurun haklarını korumak, istismara karşı ulusal ve uluslararası işbirliğini geliştirmek olan Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismarına Karşı Korunması Sözleşmesi'ni onaylayan 2011/2060 sayılı Karar, 10.09.2011 tarih ve 28050 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Bu sözleşmeyi onayan Türkiye Büyük Millet Meclisi, 'cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın işlenen cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi durumunda fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına veya cezanın infazının ertelenmesine imkan veren düzenleme yapılması gerekçesiyle; 'Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın 16/11/2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi durumunda Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesindeki koşullara bakılmaksızın hükmün açıklanmasının geri bıkılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilmesini' tartışır hale gelmiştir. Türk Ceza Kanunu'nda önceden var olan ve 2005 yılında kaldırılan 'utanç verici' bu düzenlemenin bugün tekrar kim ya kimler için gündeme getirildiğini merak ediyoruz"
KİMİ KORUMAK İSTİYORSUNUZ?
Ankara Barosu'ndan yapılan açıklamada, düzenlemeyle ilgili sorular da sorularak, şöyle denildi: "Bu düzenlemeyi kim ya da kimler için gündeme getirdiniz? Kimi korumak istiyorsunuz. Anayasa'nın devlete yüklediği 'her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alma' görevini böyle mi yerine getiriyorsunuz? Meclis Genel Kurulu'nda tasarıyı savunurken dile getirdiğiniz 'Medeni Kanun anlamında olmayan evlenmenin' tanımı nedir? Çocuk yaşta bir kızın düğününe giderek 'hediye takan' ve işlem yapmayan hakim, savcı, kaymakam, karakol komutanı kimlerdir? Niyetiniz dini nikahı meşrulaştırmak mıdır? Kamu düzenine aykırı olan ve varlığını 'kültür' olarak savunduğunuz düzeni meşrulaştırmaya çalışmak neden? Çocuğa tecavüz edeni, ailesine para vererek çocukla evleneni, çocuğu satın alan tecavüzcüyü korumaya çalışmak neden? Utanç verici bu düzenleme sapıklığa meşru kılıf bulma çabasıdır. Biliniz ki istismar edilen çocuklar ve ailelerinin bireysel mücadelesinde her daim varız ve var olmaya devam edeceğiz"
"Amacı çocukların cinsel sömürüsü ve istismarının engellenmesi ve bunlarla mücadele etmek, çocuk mağdurun haklarını korumak, istismara karşı ulusal ve uluslararası işbirliğini geliştirmek olan Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismarına Karşı Korunması Sözleşmesi'ni onaylayan 2011/2060 sayılı Karar, 10.09.2011 tarih ve 28050 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Bu sözleşmeyi onayan Türkiye Büyük Millet Meclisi, 'cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın işlenen cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi durumunda fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına veya cezanın infazının ertelenmesine imkan veren düzenleme yapılması gerekçesiyle; 'Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın 16/11/2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi durumunda Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesindeki koşullara bakılmaksızın hükmün açıklanmasının geri bıkılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilmesini' tartışır hale gelmiştir. Türk Ceza Kanunu'nda önceden var olan ve 2005 yılında kaldırılan 'utanç verici' bu düzenlemenin bugün tekrar kim ya kimler için gündeme getirildiğini merak ediyoruz"
KİMİ KORUMAK İSTİYORSUNUZ?
Ankara Barosu'ndan yapılan açıklamada, düzenlemeyle ilgili sorular da sorularak, şöyle denildi: "Bu düzenlemeyi kim ya da kimler için gündeme getirdiniz? Kimi korumak istiyorsunuz. Anayasa'nın devlete yüklediği 'her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alma' görevini böyle mi yerine getiriyorsunuz? Meclis Genel Kurulu'nda tasarıyı savunurken dile getirdiğiniz 'Medeni Kanun anlamında olmayan evlenmenin' tanımı nedir? Çocuk yaşta bir kızın düğününe giderek 'hediye takan' ve işlem yapmayan hakim, savcı, kaymakam, karakol komutanı kimlerdir? Niyetiniz dini nikahı meşrulaştırmak mıdır? Kamu düzenine aykırı olan ve varlığını 'kültür' olarak savunduğunuz düzeni meşrulaştırmaya çalışmak neden? Çocuğa tecavüz edeni, ailesine para vererek çocukla evleneni, çocuğu satın alan tecavüzcüyü korumaya çalışmak neden? Utanç verici bu düzenleme sapıklığa meşru kılıf bulma çabasıdır. Biliniz ki istismar edilen çocuklar ve ailelerinin bireysel mücadelesinde her daim varız ve var olmaya devam edeceğiz"
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza