"Ampulü söndürüp, güneşi doğurmaya var mıyız?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''12 Haziran'da ampulü söndürüp, güneşi doğurmaya var mıyız? Bunun için yola çıktık'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 25.02.2011 - 11:52

Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar Atatürk Spor Salonu'nda partililerle buluştu. Burada yaptığı konuşmada Afyonkarahisar'ın Kurtuluş Savaşı'nın sembolü olan illerden biri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, CHP'nin gönlünde Afyon'un ayrı bir yeri ve önemi olduğunu dile getirdi. Kılıçdaroğlu, ''Eğer bir el, yere düşmüş bir asker, elinde bayrağı tutuyor ve indirmiyorsa o bayrağı tutan Afyon'un elidir. Şimdi yeni bir mücadeleyi başlatıyoruz. Bu mücadele insan hakları, özgürlükler, demokrasi mücadelesidir. Bu mücadele bir tek çocuğun bile yatağa aç girmediği Türkiye'nin mücadelesidir'' dedi.

İktidarın 8 yıldır ülkeyi yönettiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, ''İşçisi, sanayicisi, esnafı, memuru, taciri memnun mu? O zaman bu düzenden kim memnun? Bu düzenden Recep Bey ve yandaşları memnun. 12 Haziran'da ampulü söndürüp güneşi doğurmaya var mıyız? Bunun için yola çıktık. Hedefimiz, amacımız bir. Size söz veriyorum kul hakkı yiyen kim olursa olsun, hesabını sormak benim boynumun borcudur. Bizim kitabımızda önce vatandaşı düşünmek var. Vatandaş zengin olacak'' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Afyon'un her geçen gün kan kaybettiğini, işsizliğin de arttığını belirterek, Afyonlu'ların tercihini yaptığını ancak bunun karşılığını alamadığını söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
''Afyonlu, Adalet ve Kalkınma Partisi'ne milletvekili verdi. Kepçeyle verdi ama AKP Afyon'un kepçeyle vermesine karşılık bir kaşık su bile vermedi. Milletvekili sayısı 7'den 5'e düştü. Niçin? Ama hakkını yemeyelim, Recep Bey bir şey yaptı, Afyon'daki icra dairelerinin sayısı 2'den 5'e çıktı. Başbakan geldiğinde bunu bir sorun. Sizin soracağınız çok soru soru var... Ben buradan soruyorum, belki Ankara'dan beyefendinin kulakları duyar diye. Ama biliyoruz mikrofonla konuşurken duymazlar, telefonla konuşurken duyarlar. Onların kulakları büyük. Afyon'un kaymağını yedi. Afyon'u bitirdi. Recep Bey'e kaymak yok artık.''

Afyon'a bir hastane yapıldığını belirten Kılıçdaroğlu, kentin mermer zengini olmasına karşın bu hastanenin mermerlerinin Çin'den getirildiğini söyledi.

ılıçdaroğlu,Afyonlular'dan sandıkta bunun hesabını sormalarını istedi. Kılıçdaroğlu, kendisinin hesap sorması için vatandaşlardan destek isteyerek ''Destek vereceksiniz ki adam gibi hesap nasıl sorulur ben ona göstereyim'' dedi.

İktidarlarında YÖK'ü kaldıracaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, üniversiteleri bağımsız yapacaklarını söyledi.

İktidarın 'Ülkeyi iyi yönetiyoruz' dediğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Madem iyi yönetiyorsunuz, yoksul sayısı 1 yılda 818 bin kişi arttı? Bunlar mı memleketi iyi yönetiyorlar? Memleket iyi yönetilse böyle olur mu? Memleket iyi yönetilse 12 milyon 715 bin yoksul mu olur? Kendileri zenginleşti, halk yoksullaştı'' diye konuştu.

"Yoksulluğu tarihe gömeceğiz"

CHP iktidarında aile sigortası uygulamasını başlatacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, Türkiye'de yoksulluğu tarihe gömeceklerini savundu. Türkiye'de 9 milyon emekli olduğunu emeklilerin milli gelirden pay alamadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, iktidarlarında intibak yasasını çıkararak emeklilerin milli gelirden pay almalarını sağlayacaklarını söyledi.

İktidar partisi temsilcilerinin kendilerine ''kaynağı nereden bulacaksınız'' diye sorduklarını belirten Kılıçdaroğlu, ''Kendine gelince para var. Yandaşa gelince para var. Damadına gelince para var. Fakir, fukaraya gelince efendim para yok. Halkın iktidarında para olacak ve biz yoksulluğu tarihe gömeceğiz'' dedi.

Kılıçdaroğlu, hükümetin ''Biz de fakir, fukaraya yardım ediyoruz'' dediğini anımsatarak, ''Makarna veriyormuş, bulgur veriyormuş. Verdiği makarna da makarna olsa, bulgur da bulgur olsa. Verdikleri kömür kömür olsa. Kömür dağıtırken bile 1 milyarın üzerinde yolsuzluk yaptılar. İnsan bari Allah'tan korkar. Allah'tan korkmuyorsan kuldan utan bari. Yoksula yardım yapılırken 1 milyar yolsuzluk yapılır mı?'' dedi.

Kılıçdaroğlu, salondan atılan sloganlar üzerine, ''Biz de de bir 'mübarek' var. Mübarekleşiyorlar, baskı kuruyorlar toplumun üzerine. Gazeteler yazmayacak, televizyonlar söylemeyecek, kimse Recep Bey'i eleştirmeyecek, çünkü o dokunulmaz'' diye konuştu.

Geçmişte kim hangi partiye oy verirse versin tüm vatanseverleri CHP çatısı altında beklediklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, CHP Kurultayı'nda ''Ayağa kalkın korkmayın'' dediğini anımsatarak, ''Yürekli olacağız. AKP'ye karşı yürekli olacağız. Doğruluktan yana mücadelemizi sürdüreceğiz. Bunlar baskı kuruyorlar sanki biz korkacakmışız, sesimiz çıkmayacakmış gibi. Hangi baskıyı kurarlarsa kursunlar halkın iktidarını kuracağız'' ifadesini kullandı.

Afyon'da 1 milletvekilleri bulunduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, bu sayıyı artırmaları için vatandaşlardan destek istedi. Türkiye'nin sorunlarının çok olduğunu ancak bu sorunların akıl ve mantığı ön planda tutarak çözülebileceğini belirten Kılıçdaroğlu, "bu ülkenin sorunları çok ama çözmek için güç sizde destek verin'' dedi.

Güzel, huzurlu, herkesin mutlu olduğu bir Türkiye arzuladığını belirten Kılıçdaroğlu, partililerden özellikle de gençlerden CHP ve projelerini daha geniş kitlelere anlatmalarını istedi.

Kılıçdaroğlu daha sonra CHP'nin 2007 seçimlerinde oy alamadığı Küçükçobanlı Köyü'nü ziyaret ederek, kendilerine destek olmalarını talep etti. Kılıçdaroğlu, daha sonra köy konağında köylülerle bir süre sohbet etti, sorunlarını dinledi. Bir köylü tarafından ''başörtüsü sorununun'' hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, başörtüsünün problem olmaması gerektiğini, iktidar olmaları durumunda bunu gündemden çıkaracaklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Bu derdi ben bitirmeye kararlıyım" dedi.

 

"Esnafın iktidar yaptığı parti esnafın ipini çekti"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar ziyareti kapsamında ilk olarak Esnaf ve Sanatkarlar Odasını ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, esnafın bir ülkenin can damarı olduğuna dikkati çekti. Türkiye'de esnafa ilgi ve desteğin verilmediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Afyonkarahisar'a baktığımız zaman milletvekili sayısı 7'den 5'e düştü. Afyonkarahisar dışarıya göç veriyor. Madem ekonomi çok iyi neden Afyonkarahisar dışarıya göç veriyor? Burası yolların kavşağında bir il. Bir dönem hayvancılığın merkezi, siz oyunuzu verdiniz, AKP'yi iktidar yaptınız. Kararınıza saygılıyız ama sonucu gördünüz, eğer memnununuz diyorsanız eyvallah ama memnun değilseniz, o zaman hep birlikte düşüneceksiniz, Türkiye'yi seven insanları, yönetenleri isteyeceksiniz. Cebini değil, vatandaşlarını düşünen partiyi iktidar yapacaksınız. Soyulduğunuz yetmedi mi? Temiz, dürüst siyaset artık bu ülkede iktidar olmalı. Esnafın iktidar yaptığı parti, esnafın ipini çekti. Sizden isteğim; 'bu düzen devam etsin' diyorsanız götürün oyunuzu AKP'ye verin ama 'biz Türkiye'nin ayağa kalkmasını istiyoruz' diyorsanız hepinizi CHP'nin çatısı altına bekliyorum.''
 

''Değişimin ruhunu yakalayalım"

Kılıçdaroğlu, geçmişte hangi partiye oyunu verirse versin tüm vatandaşların oyuna talip olduklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, Türkiye'de temiz, düzgün, vatandaşına saygılı bir siyaseti egemen kılmaya çalıştıklarını bildirdi. Açıkladıkları projelerin toplumun bütün kesimlerine hitap ettiğini anlatan Kılıçdaroğlu, ''Artık eski kalıpları yıkalım, değişimin ruhunu yakalayalım'' dedi.

Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar'ın önemli bir mermer üretim merkezi olduğunu, ancak Türkiye'ye Çin'den mermer getirildiğini belirterek, ''Memlekete hizmet etmenin yolu önce kendi vatandaşımızın kazanmasını sağlamaktan geçer'' ifadesini kullandı.
 

Sorular

Oda çıkışında bir gazetecinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Dersim ile ilgili açıklamalarını hatırlatması üzerine, Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan daha önce yaptığı bir açıklamada Dersim ile ilgili belgeleri açıklayayım mı diye söylemişti, şantaj kokan bir ifadeyle. Şimdi ben kendisine 'hodri meydan' diyorum. Devletin başındasın, Başbakansın, devletin arşivleri senin elinde, buyur açıkla. Biz de gerçekleri öğrenmiş olalım ama Sayın Başbakan açıklayamaz, gücü yetmez, bunu söylüyorum ki açıklasın'' yorumunda bulundu.
Kemal Kılıçdaroğlu, başka bir gazetecinin, ''Önder Sav tarafının ve bazı muhaliflerin il başkanlarını sıkıştırdığı ve seçim sonunda görürsünüz şeklinde söylemleri olduğu belirtiliyor. Bununla ilgili ne söyleyeceksiniz'' sorusuna, ''Bunları geçin arkadaşlar, böyle ufak işlerle ben uğraşmam''
cevabını verdi.

Daha sonra sanayiyi ve kent merkezindeki esnafı dolaşarak vatandaşlarla bir süre sohbet eden Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası'nda meclis üyeleriyle bir araya geldi. Toplantı basına kapalı yapıldı. Kılıçdaroğlu, burada yumurta üreticileriyle de bir araya gelerek üreticilerin sorunlarını dinledi.

Ticaret ve Sanayi Odası'ndan ayrılışı sırasında vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşan Kılıçdaroğlu, parti otobüsünden vatandaşlara kısa bir konuşma yaptı.

Afyonkarahisar'ın az oy aldıkları illerden biri olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Kabahat bizde, Afyonlularda değil, buraya daha fazla geleceğiz'' diye konuştu.

Afyonkarahisar'ın sürekli göç veren, işsizliğin fazla olduğu kentlerden biri olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

''Afyon'un altında da altın var, üstünde de altın var. Afyon'un hastanesine Çin'den mermer getirenleri Afyonlular unutmasın, mermer burada Afyonlular unutmasın. Milletvekili sayısı niye 7'den 5'e düştü Afyonlular unutmasın, niye icra dairesi 2'den 5'e çıktı. Biz size söz veriyoruz, temiz, düzgün, namuslu siyaset, halka hesap vermeyi namuslu görev sayan bir siyaset anlayışını Afyon'a getireceğiz, buna emin olun Türkiye'ye de getireceğiz. Bu memleketin taşı toprağı altın. Para var adam gibi kullanırsan, para var cebinizi değil vatandaşı düşünürseniz. Biz sizi düşünüyoruz, sizinle beraber yola çıktık, benim gücüm sizsiniz bunu unutmayın.'' Kılıçdaroğlu, Türk-İş temsilciliğinde çeşitli sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi. Buradaki toplantı da basına kapalı yapıldı.

"Gizli belgeleri neden açıklamıyorsun?"

Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar'a gidişi sırasında parti otobüsünde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaşadığı Dersim arşivleri tartışmasına ilişkin Başbakan'ın, "tehdit eder gibi" Dersim'le ilgili arşivleri açıklayacağını söylediğini, buna karşın kendilerinin sakin bir şekilde arşivleri açmasını istediğini belirterek "Şantaj yapmak Başbakan'a yakışır mı? Başbakan'a yakışan nedir, ben açıklarım dediği zaman belgeleri açıklamasıdır. Açıklayabilir mi, samimi söylüyorum açıklayamaz. Çünkü onu açıklayacak yüreği yok. Söylemek kolay, yapmak zordur. Sayın Başbakan söyletdiğini yapmalı" diye konuştu. Başbakan'ın "Ergenekonu öğrenmek istiyorsanız Dersim'e bak" dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, "Biz de bakmak istiyoruz, belgeleri niye gizliyorsun, açıkla. Var olan dosyaya baktık, Hayati Yazıcı çıktı karşımıza. Ama orada kimi göreceğimizi bilmiyoruz. Açıklasın bakalım belgeleri, kimmiş bunlar" dedi. Başbakanlık Devlet Arşivi'nin açık olmadığını, bunu herkesin bildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bir tek Başbakan sözde halkı uyutacak" diye konuştu.
 

"Belli bir süre sonra açılması lazım"

Kılıçdaroğlu, "Başbakan'ın, tek parti dönemi uygulamaları üzerinden sizi eleştirmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine ise "Eleştirecek başka bir şey bulamıyor da onun için. Cumhuriyet tarihiyle hesaplaşıyor Sayın Başbakan, öyle anlaşılıyor" dedi.

Kılıçdaroğlu, Genelkurmay'ın da devletin bir parçası olduğunu ve Genelkurmay arşivlerinin de açılması gerektiğini söyledi. Plan Bütçe Komisyonu'nda görev yaptığı dönemde üzerinde gizlilik kararı olan belgelerin bir süre sonra gizliliğinin kaldırılmasını istediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, ABD ve İngiltere'de benzer örneklerin bulunduğuna işaret ederek "Devletin arşivlerinin de belli bir süre sonra açılması lazım. Kendi tarihimizi bilmek zorundayız. Daha sağlıklı tahliller için bunların olması gerekli" diye konuştu.

Bir gazetecinin "Ebediyen sır doğru değil diyorsunuz" yorumu üzerine Kılıçdaroğlu. "Onu biliyorsunuz sadece Dolmabahçe'de yaşadık. İki kişi görüştü ve görüşmeyi mezara götüreceklerini söylediler. Bu da herhalde sadece dünyada sadece bizim ülkemizde rastlanan bir olay. Demokrasisi sağlıklı çalışan bir ülkede böyle bir şey olmaz" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Başbakan hem ben açıklarım ha diyor, sanki biz suçluymuşiz. Buyur açıkla, elimizde belge yok diyor. Çocuk kandırıyor" diye konuştu.
 

"Bazı savcılar AKP savcısı gibi"

Kılıçdaroğlu, dinleme kayıtlarının yayımlanmasıyla ilgili dün yaptığı açıklamadaki "Biz de elimizdekileri mi açıklayalım?" tepkisine de açıklık getirdi. Kendilerine de çok sayıda belge ve bilgi geldiğini ancak bunları kullanmadıklarını, özel hayatın gizliliğine saygı duyduklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Buna hukuk devleti içinde önce Cumhuriyet Savcılarının uyması gerekir. Adı üstünde Cumhuriyet Savcısı. Cumhuriyet Savcısı unvanını bırakıp AKP savcılığına soyunulursa bu doğru değil. Görünen tablo, bazı savcıların iktidar savcısı, AKP savcısı olduğu gibi bir imaj çıktı ortaya. İmajın da ötesine geçti, böyle bir yapı çıktı ortaya" dedi.

 

"Yargıyı ele geçirme sürecinin göstergesi"

Kılıçdaroğlu, HSYK'nın Yargıtay ve Danıştay'a yaptığı atamaları da "Yargının ele geçirilme süreci aşama aşama devam edecek, yani siyasallaştırılacak yargı. Bu atamalar da bunun bir göstergesi, önümüzdeki süreçte bunu daha fazla göreceğiz" sözleriyle değerlendirdi. İsimler üzerinde yorum yapmak istemeyen Kılıçdaroğlu, "Bu süreç, AKP'nin yargıyı ele geçirme sürecidir. Yapılan uygulamalar bunu açıklıkla gösteriyor zaten" diye konuştu.
 

"Mütedeyyin" açılımı

CHP'nin İstanbul'un ardından son olarak Van'da gerçekleştireceği "arama konferansları"nın devamının gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, önümüzdeki süreçte Konya'da bir toplantı yapmayı düşündüklerini ancak seçim takvimiyle bu toplantı süresi arasında bir sıkışıklık olabileceği yvönünde bir kaygılarının olduğunu belirtirken toplantının teması hakkında "Bu kez mütedeyyin insanların kaygıları, onların CHP'ye bakışları, CHP'den beklentilerini öğrenmek ve o çevreyle de bir görüşmek istiyoruz" dedi.

Kılıçdaroğlu, seçim konusunda CHP'nin broşürlerinin büyük ölçüde hazırlandığını, reklam filmlerinin hazırlandığını, sinemalarda da aile sigortası ile ilgili reklamların gösterilmesi için görüşmelerin sürdüğünü bildirdi.
 

"Başbakan'ın tepkisi haklı"

Türkiye'yi ziyareti gerçekleştiren Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin açıklamalarıyla ilgili Başbakan Erdoğan'ın tepkisini değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Başbakan'ın tepkisini doğal karşılıyorum, olması gereken bir tepki. Sarkozy'nin AB'ye Türkiye'nin giriş sürecine sıcak bakmadığını, engeller çıkardığını biliyoruz. Yasal değişiklikler de yapıldı biliyorsunuz Fransa'da. Türkiye'ye Sarkozy'nin daha sıcak bakmasını isteriz. türkiye'ye gelirken de G-20'nin bir üyesi olarak geliyor ama biz daha farklı bir kimlikle Türkiye'ye gelmesini ve görüşmeler yapmasını, taraflarla görüşmesini isterdik. Yani Sayın Başbakan'ın tepkisi haklı" diye konuştu.
 

"Türkiye'ye bir sıçrama olacağını düşünmüyorum"

Kılıçdaroğlu, MGK bildirisi de anımsatılarak Ortadoğu ülkelerinde yaşanan isyanların Türkiye'ye sıçrayıp sıçramayacağıyla ilgili öngörüsünün sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Türkiye'ye bir sıçrama olacağını düşünmüyorum. Türkiye'nin konumu, Ortadoğu'daki diğer ülkelerden biraz daha farklı. Bizim demokrasi kültürümüz onlara göre bir hayli eski. Dolayısıyla baskı kurumsallaşmazsa bir sorun çıkmaz Türkiye'de" dedi.

Kılıçdaroğlu,savunma bütçesinden Aile Sigortası'na kaynak aktarılabileceği yönündeki açıklamasının anımsatılması üzenrine "Bir yerden bir kısıtlama yapılacaksa buna Milli Savunma bütçesi de dahildir" dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler