"Andımızı değiştirmeye kimsenin gücü yetmez"

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Türk Eğitim-Sen 3 No'lu Şubesi yeni hizmet binasının açılış törenine katıldı.

Açılışın ardından sendika binasında basın toplantısı düzenleyen İsmail Koncuk, Türk Eğitim-Sen'in Türkiye'nin en büyük sendikası olduğunu söyledi.

Koncuk, ''Geçen yıl üye sayımız 146 bindi. Bu yıl arkadaşlarımızın gayretiyle üye sayımızı 155 bine çıkararak yine Türkiye'nin yetkili sendikası olmayı başardık. Bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum'' diye konuştu.

Türkiye'nin en büyük sendikası olmanın ciddi bir başarı olduğunu ifade eden Koncuk, şunları kaydetti:

''İktidarlara yakın durarak sendikacılık yapmadık. Çünkü sendikal faaliyetlerin temel esprisi muhalif duruş sergilemek, doğruları söylemek, üyelerin haklı menfaatlerini gündeme getirmek ve iktidarların yaptığı yanlışları kamuoyu gündemine taşımaktır. 'İktidar ile beraber sendikacılık yapıyorum' demek sendikacılık değildir, onun adı sarı sendikacılıktır. Biz sarı sendikacılık da yapmayarak, doğruları da söyleyerek, Türkiye'de yetkili olmayı başardık.''

Bir gazetecinin ''Andımızın kaldırılması söz konusu mu?'' sorusuna Koncuk, ''Okullarımızda andımızın kaldırılması söz konusu değil. Sadece Sayın Nimet Çubukçu, 'Türkiye'de her şey tartışılabilmeli' düşüncesinden hareketle maalesef andımızı da tartışmaya açtı'' dedi.

Koncuk, milli eğitim bakanlarının görevlerinin öncelikle ülkenin birlik ve bütünlüğüne hizmet etmek olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

''Türkiye'de andımızı değiştirmeye kimsenin gücü yetmez. Biz 'Türküm' demekten rahatsızlık duymuyoruz. 'Türküm' demekten rahatsız olanlar varsa bu onların sonudur. Türklüğü bir ırk adı olarak değerlendirmiyoruz. Anayasal vatandaşlıkla Türkiye Cumhuriyeti devletine bağlı olan etnik kökeni, mezhebi ne olursa olsun her vatandaşımız Türktür. Etnik kökeni farklı olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına 'Türküm, doğruyum' diye söz söyletmenin, andımızı okutmanın hiçbir mahzuru yok. Andımızdan rahatsız olan çevreler Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne bir şekilde diş bileyen bölücü çevrelerdir. Aksi halde normal vatandaşlarımızın etnik kökeni ne olursa andımızın söylenmesinden rahatsızlık duyması söz konusu değil.''