Ankara BM’de mektup savaşında

MICT Başkanı Theodor Meron’ın yargıç Aydın Sefa Akay’ı serbest bırakmaya çağıran ve Türkiye’yi Ruanda soykırımında adaleti geciktirmeyle suçlayan çağrı ve şikâyetlerine ilk defa yanıt geldi. Türkiye’nin BM Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, BM Güvenlik Konseyi Başkanlığı’na 10 Mart’ta gönderdiği resmi yanıtta, Meron’ın Akay’ın bırakılması talebini “yok hükmünde” ilan etti.

‘Dokunulmazlığı yok’

Akay’ın 15 Temmuz’un arkasındaki FETÖ’nün üyesi olduğu iddiasıyla tutuklandığını, Türkiye’de işlenen tüm suçlarda Türk yargısı tarafından cezalandırmanın mümkün olduğunu vurgulayan Sinirlioğlu, suçlamaların MICT’deki yargıçlıkla ilgili olmadığını, MICT dışındaki faaliyetlerinin dokunulmazlık kapsamında olmadığını, “dokunulmazlığın” Akay için “cezasızlık veya yargının işleyişine engel oluşturamayacağını” aktardı. Buna karşın Meron’ın 25 Temmuz 2016’da Akay’ı eski Ruanda Planlama Bakanı Augustin Ngirabatware davasına atadığına ve Türk hükümetinden Akay’la ilgili tüm yargılamaları durdurma ve Akay’ı bırakma talep ettiğine dikkat çeken Sinirlioğlu, “Mahkemenin böyle bir talimat verme yetkisi yoktur” dedi. Mahkemenin ancak kendi yetki alanında talimat verebileceğini söyledi.

‘Yargımıza müdahale’

Sinirlioğlu BM’ye gönderdiği mektupta şu ifadelere yer verdi: “MICT, Güvenlik Konseyi’ne ilettiği böylesi bir talimatla görev tanımını aşmıştır. Bu talimat pervasızca ve endişe verici şekilde bir üye ülkenin bağımsız yargı mekanizmasına müdahaledir. Devletler, Mahkeme ile Tüzük ve Konsey kararı gereği işbirliği yapma yükümlülüğünde olsa da görev tanımındaki yetkisini aştığı zaman bağlayıcı olamaz. Mahkeme’nin görevini suiistimal ettiği durumda, Türkiye’nin bu talimata uyması beklenemez.”