Artık sporcunun da sendikası var
Teknik direktör, futbolcu, malzemeci, temizlik işçisi olarak spora hizmet veren 7 kişi bir araya gelerek Spor Emekçileri Sendikasını (Spor-Sen) kurdu.
Sendikanın kurucularından eski futbolcu Metin Kurt, sporda çeşitli kademelerde görev yapan arkadaşlarıyla 12 Eylül Askeri Müdahalesi öncesinde Amatör Sporcular Derneği olarak başlattıkları örgütlenme çalışmasının müdahaleyle birlikte sonlandırıldığını söyledi.
O dönem çeşitli branşlarda bir çok üyeleri olduğunu anlatan Kurt, müdahalenin spor emekçilerinin örgütlenme çabalarını 30 yıl gerilettiğini ifade etti.
''Günümüzde spor bir oyun, sporcular da bir oyuncu değil. Spordaki hakim anlayış sporu metalaştırıp sporcuyu spor işçisi durumuna getirdi'' diyen Kurt, günümüzde sporun bir sektör haline gelip devasa bir hal aldığını vurguladı. Kurt, sektördeki aktörlerin de oluşan dev pastadan kendilerine düşen payı artırmaya çalıştıklarını dile getirdi.
Yaşanan bu köklü değişime rağmen Türkiye'de sporun hala bir yasası bulunmadığına işaret eden Kurt, şöyle konuştu:
''Bu işin içerisindeki sporcunun yöneticinin statüsü belli değil. Bütün bu gerçekler düşünüldüğünde sporda da bir demokrasi mücadelesi verilmesi gerekiyor. Çünkü sporcu-yönetici ilişkisi köle-efendi biçiminde gerçekleşiyor. Örneğin son olarak Fenerbahçeli Semih'in konumu. Yönetim istediği gibi futbolcuya bile sorma ihtiyacı duymadan tek taraflı olarak mukavelesini uzatabiliyor. Futbolcu buna tepki gösterdiğinde eleştiriliyor, hedef tahtasına konuluyor. Bu gerçekler ışığında Spor Emekçileri Sendikası sadece futbolcuları değil, değişik branşlardaki tüm sporcuları, her türü spor organizasyonlarında çalıştırılan tüm kesimleri örgütleyecek. Sporcuların güvencesini sağlamak için de Spor İş Yasası'nı çıkartmak için tabandan aldığı güçle var gücüyle çalışacak.''
"Örgütlenme alanında en az 500 bin kişi var"
Sendikayı 7 kişilik bir ekiple kurduklarını ifade eden Kurt, bu kişiler arasında teknik direktör, futbolcu, malzemeci ve temizlik işçi olarak çalışan spor emekçileri bulunduğunu söyledi.
Kurt, örgütlenme alanında çeşitli kademe ve branşlarda spor yapan ya da hizmet veren en az 500 bin kişi olduğunu belirtti.
Örgütlenme çalışmalarının sadece profesyonel sporcularla sınırlı olmayacağını, özellikle amatör sporcuları örgütlemeye özel önem vereceklerini vurgulayan Kurt, şunları kaydetti:
''Sporcunun amatörü ve profesyoneli var ama ikisi de aynı işi yapıyor. Profesyonelle aynı işi yapan amatörlerin bazı haklardan yoksun bırakılması Anayasa'nın 'eşit işe eşit ücret' ilkesine karşısında büyük bir haksızlık.
Bütün sporcular ayrımsız bir şekilde sosyal güvenlik sisteminde olmalı. Tabandan tavana bir örgütlenmeyi seçtiğimizden öncelikle şu anda amatör görünenlerin sorunlarına eğilip onları sosyal güvenceye kavuşturmak istiyoruz. Şu anda amatör olarak spor yaptırılan gençler, müsabaka yaptırılan alanlarda bile sağlık hizmetlerinden yoksun bırakılıyor. Gençler müsabaka esnasında herhangi bir sakatlığa maruz kaldıklarında futbolcuların sağlık hizmeti alabilmesi yöneticilerin insafına bırakılmış.
Kulüpler 'yetiştirme bedeli' adı altında sporcudan paralar talep etmekte. 12 yaşında lisans çıkartılan bir sporcu 18'ine geldiğinde gerçekte hiçbir eğitim verilmemesine karşın, çünkü bizde sporcular eğitilmez yarıştırılır, bu paralar istenmekte. Oysa sporcu kendi yeteneği ile bir yerlere gelmiştir. İstenen bedelleri vermeyen bir sporcu bir başka kulüpte spor yapamamaktadır. Bu uygulama bize göre antidemokratiktir. Sendika olarak bu uygulamanın ortadan kaldırılması için çalışacağız.''
"Amatör sporcu en azından asgari ücret almalı"
Metin Kurt, alt yapılarda sporculara belli bir söz verildiğini, ancak bunların çoğunun sözde kaldığını vurgulayarak, ''Bugün birinci amatör kümede bir sporcunun en azından asgari ücret alması gerekmektedir. Yöneticiler de zaten bu sözü vermekte ama bunun gereğini yapmaktan kaçınmaktalar. Çoğu sporcu, bu ve benzeri şekilde kendilerine verilen sözlerin karşılığını alamamakta'' diye konuştu.
En kısa zamanda kapsamlı bir örgütlenmeyle sporda Spor-Sen olarak bir taraf olacaklarını ifade eden Kurt, ''Sendikamızın tabanı vardır. Tabanı, 12 Eylül'de kapatılan Amatör Sporcular Derneği'dir. Aynı kadro yola yeniden çıkmıştır. Kitle örgütleri ve özellikle DİSK, Spor-Sen'in yanındadır. Aynı zamanda sporun kirlenmesini içine sindiremeyen sporseverler de Spor-Sen'i desteklemektedir. Özellikle taraftar grupları, genç spor yazarları Spor-Sen'in yanındadır. Geniş kamuoyu desteği ile Spor-Sen, Spor İş Yasası'nı çıkartacaktır ve spordaki kirlenmeyi de bir ölçüde temizleyecektir. Türkiye'de sporun öncelikli sorununun yasal boşluk olduğunu düşünüyoruz işe bu yasayı çıkartmakla başlamayı hedefliyoruz'' dedi.
"Spor bir sektör, sporcu da bir spor işçisi"
Metin Kurt, hemen her ülkede spor yasaları, bu alanda örgütlenmeler bulunduğuna işaret ederek, diğer ülkelerdekinden farklı olarak sadece profesyonellere ya da sadece branşlara dayalı örgütlenme yerine, herhangi bir ayrım olmaksızın sporun içerisinde emeğiyle geçinen herkesi aynı çatı altında toplayıp, haklarını birlikte aramalarını sağlamak istediklerini söyledi.
Kurt, ''Bu eksikliği gidermek gerekiyor. Bunu başaracağız. Spor bir sektör, sporcu da bir spor işçisi. Bizim için amatör-profesyonel ya da herhangi bir branş fark etmiyor'' diye konuştu.
Sendikalı olmanın sporculara bir çok şey kazandıracağını anlatan Kurt, şunları söyledi:
''Çalışan kesim örgütlenmezse bir güç değildir, ancak örgütlüyse bir güç haline gelir. Sporcuların şikayetleri sosyal güvencesizliktir. Başına bir şey geldiğinde durumu bellidir, bir kenara atılıp bir başına bırakılmaktadır. Sporcular bugün yöneticiler ile birebir mücadele etmek durumunda ve sporcunun kaderi yöneticinin iki dudağının arasında. Yönetici istediğini atar, istediğini satar, istediğini kenarda bekletir. Sporcunun kendisini koruyacak bir örgütü yoktur. İşte şimdi sporcunun başı darda kaldığında başvuracağı ve kendisini güvencede hissedeceği bir örgütü kurulmuştur. Bundan sonra Spor-Sen üyesi sporcular antidemokratik uygulamalarla karşılaşmayacaklardır. Çünkü artık sporcuların da kendilerini savunacak örgütü var.''
Değişik branşlardan sendikalarına başvuran, görüştükleri sporcuların tabanda böyle bir örgütlenme ihtiyacı olduğunu çok açık olarak gösterdiğini dile getiren Kurt, ''Spor-Sen önceliği sayıları 300-500'ü geçmeyecek kamuoyu önündeki sporculara değil tabandaki sporcularda verecektir. Tabandaki sporcular da Spor-Sen'i desteklemektedir'' dedi.
Kadın, genç ve çocuk spor işçilerine özel önem
Spor-Sen'in temel ilkelerinden bazıları şöyle:
''-Spor-Sen, işsizliğin önlenmesi ve iş güvencesinin sağlanması, işçilerin ekonomik ve sosyal hakları ve çalışma koşullarının geliştirilmesi, sosyal güvenlik sisteminin iyileştirilmesi, işsizliğin önlenmesi ve iş güvencesinin sağlanması uğruna mücadele etmeyi temel amaçları olarak kabul eder.
-Sporcu kesinlikle oyuncu değildir. Spor, sporcunun ekmek parasını kazandığı ya da kazanabileceği varsayımıyla tüm gününü spora adamak zorunda bırakıldığı bir eylem biçimidir.
-Günümüzde sporcu, spor kurumlarında lisanslı spor yaptırılan veya bu iş yerlerinde çalıştırılan spor iş kolundaki işçilerdir. İster amatör, ister profesyonel olsun tüm sporcular aynı işi yapmaktadır. Bu nedenle tüm sporcuların sosyal güvenlik hakları vardır, tüm sporcular acilen sosyal güvenlik sistemi içine alınmalıdır.
-Spor-Sen, özel olarak kadın, genç ve çocuk spor işçilerinin sorunlarıyla ilgili bilimsel araştırmalar yapar, araştırmaların sonuçlarına göre gerekli çözümler üretir.
-Sendika, özellikle kadın sporcuların sendikal mücadelede yer almaları için gerekli her türlü düzenlemeleri ve kolaylığı kadın sporculara sağlar.
-Spor-Sen, yasanın öngördüğü koşullar gözetilerek üyelerin işsizlik, evlenme, doğum, hastalık, sakatlık, yaşlılık, emeklilik ve ölümlerinde olması gereken dayanışmayı sağlar, eğitimlerine destek verir.
-Sendika, üyelerinin sosyal güvenliklerinin temini için kolaylıklar sağlar. Eğitim, sağlık, kreş tesislerinin kurulması için çalışır.
-Spor-Sen, ayrıca yazılı ve görsel medyada spor emekçilerinin ekonomik, demokratik haklarını savunmak ve güvence altına alınmasına yönelik çalışmalarda bulunur.''
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması