"Asgari ücretle geçinebilmek imkansız"

Birleşik Kamu-İş, asgari ücretle geçinmeye çalışan dört kişilik bir ailenin aldıkları ücretle sadece yiyecek harcamalarını dahi karşılayabilmelerinin imkansız olduğunu ifade etti.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.12.2010 - 10:21

Birleşik Kamu-İş, asgari ücretle geçinmeye çalışan dört kişilik bir ailenin aldıkları ücretle sadece yiyecek harcamalarını dahi karşılayabilmelerinin imkansız olduğunu ifade ederek, ayrıca yaşamsal ihtiyacın yiyecek ile sınırlı olmadığını; giyecek, eğitim, sağlık, barınma, ısınma ve ulaşım gibi ek gerekirlikleri de barındırdığını belirtti.

Birleşik Kamu-İş Sendikası Genel Başkanı Hasan Kütük yazılı bir açıklama yaparak, "Elektrikten benzine, doğalgazdan ulaşıma yapılan hesapsız zamların gölgesinde 2011 yılı için siyasi iktidarın belirlediği asgari ücret kamuoyuna duyurulmuştur" diyerek, 2011 yılı bütçesinde bu rakamın yüzde 4 artı 4 düzeyinde bir artış şeklinde gerçekleşmesini öngördüklerini ifade etti.
 

Asgari ücret devletin kendi kurumlarının belirlediği açlık sınırının dahi altında

Türkiye gerçeğinde, asgari ücretin; çalışanın, emekçinin asgari yaşam ve geçim standardı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Kütük, "Asgari ücret, devletin kendi kurumlarının açıkladığı açlık sınırının dahi altında kalmaktadır. Asgari ücretle çalışan birinin dört kişilik bir ailesinin bu ücret düzeyi ile sadece yiyecek harcamalarını dahi karşılayabilmesi imkansızdır. Ayrıca yaşamsal ihtiyacın yiyecek ile sınırlı olmadığı; giyecek, eğitim, sağlık, barınma, ısınma ve ulaşım gibi ek gerekirlikleri de barındırdığı kuşkusuzdur. Sosyal ve kültürel gerekirliklerin ise Türkiye ölçeğinde asgari yaşam standardına dahil bile edilemediği de acı bir gerçekliktir" dedi.

Siyasi iktidar tarafından bir emekçinin yaklaşık 620 TL ile; hem kendisinin hem de ailesinin yiyecek ihtiyacını karşılamasının ve aynı ücret üzerinden giyim, barınma, eğitim, sağlık, ısınma ve ulaşım gibi ihtiyaçlarını da gidermesinin beklendiğini dile getiren Kütük, "Bu açıkça kendi emekçisi ile alay eden bir zihniyetin yansımasıdır. Asgari ücret konusu ne zaman gündeme gelse, iktidara aday olan tüm siyasi partiler, iktidara geldiklerinde asgari ücretin vergi dışı bırakılacağını söylemektedirler. Ancak hiçbir siyasi iktidar asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını sağlamamıştır. Bunun nedeni de asgari ücretle çalışan kitlenin ülkemizin çalışan nüfusunun büyük bir çoğunluğu olması ve devletin kişisel gelirler üzerinden topladığı verginin çoğunun bu kitleden geliyor olmasıdır" diye konuştu.
 

Emekçi açlığın pençesinde

Emeğinin karşılığını alamayan emekçinin açlığın pençesinde olduğunu, benzinin litresinin yaklaşık 4 TL ve yüzde 70'inin de vergi olduğu bir yerde, sigaranın fiyatının yaklaşık yüzde 78'inin vergi olduğu bir ülkede, simit parasına ücret artışı olarak bakmanın, ancak kendi halkına, kendi vatandaşına, kendi emekçisine 'şaşı bakan' bir zihniyetin varlığı ile açıklanabileceğini ifade eden Kütük, "Bugünkü uygulama ile asgari ücret uygulamasının karşılığı; Türkiye'de köleleştirilmek istenen emekçinin tutsak edilmek istenen emeğidir. Yoklukla, yoksunlukla, açlıkla karşı karşıya bırakılan kitleler ekonomik, sosyal ve siyasal olarak kıskaca alınmak ve yaz sıcağında bir çuval kömürle, kış ayazında bir paket makarna ile elde edilmek istenmektedir.

Demokrasinin, insan haklarının, kişi hak ve hürriyetlerinin, adalet duygusunun, adil bir ücret dengesinin geçer akçe olarak kabul edilmediği bir ortamda; siyasetin ve siyasetçinin kısır gündelik hedefinin yoksulluk ve yoksunluğun pençesindeki kitleler olması şaşılacak bir durum değildir" dedi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler