Başarı için başarısızlık

Kas grubu, yüzme havuzu, koşu pisti ya da bisiklet antrenmanlarındaki sınırlarınızı, şu anki fitness seviyemiz, güç ve kondisyon parametrelerine göre belirleriz.  Kondisyon, dayanıklılık ve fitness seviyenizi bir sonraki aşamaya yükseltmeniz için korku ve limitlerden uzak durmalısınız. Vücudumuzun istenilen başarıya ulaşmasının en büyük etkeni egzersiz yoğunluğundan dolayı başarısız olmasıdır. Bu başarısızlık egzersizi yapma yoğunluğunuz ve pes etmemeniz sebebi ile artık bir adet yada 1 sn daha bu egzersizi yapamayacağınız anamına gelir. Buna Amerika daki terimi <failure> dır. Örneğin 20’şer setlerle şınav çekerken setin sonunda 20 ye ulaştık diye bırakanlar yerine 25 yapabileceğini düşünerek bunu zorlayanlar ve de başarısızlığı göze alıp potansiyellerinin tamamını kullanmamak adına çabalayanlar başarılı olurlar ve hedeflerinde rütbe atlarlar.
Vücudumuzu değiştirme hızımız ilk ve en çok olarak zihin mekanizması tarafından kontrol edilmektedir. Düşünme gücümüz başarı ve istenen hızı beraberinde getirir.

İlk olarak zihninizi odaklayın. Sonra, hiçbir pişmanlık duymadan serbest ağırlık, yüzme havuzu ya da hangi aktiviteyi yapıyorsanız her şeyi orada bırakın! Bunu yaptığınız zaman oradan gururlu bir şekilde ve kaydettiğiniz aşamadan mutlu olarak uzaklaşabilirsiniz. Her gün sahip olduğunuz her şeyi verin (buna mutfağınız da dâhil). Bunu yaparak Fitness hayallerinizi gerçeğe dönüştürebilirsiniz. Değişen bir vücut kan, ter ve gözyaşının doruk noktasıdır. Vücudunuzu zorlarken başarısızlık <failure> sizin arkadaşınızdır. Bu nerede olduğunun ve daha önce nerede bulunduğunun bildiri kartıdır. Egzersizde başarısızlık sizi gelişme ile ödüllendirir! Zaten benimde sizlere çoğu film ve ya yazımda verdiğim mesaj bunu tecrübe edinip bu felsefeyi, yani başarı için başarısızlığı göze almayı harici hayattaki hedefleriniz dede kullanmanız.

Hedeflerinize ulaşma yolunda herkes hedefinden vazgeçebilir ve birçok insan da vazgeçer. Bunu yapmalarının sebebi, işler zorlaşmaya başladığında en kolay yolu seçmeleridir. Fakat herkesin şayet bırakırsan seni anlayabileceği noktada sevgili arkadaşım, başaranların yaptığı şey daha farklıdır. Hepimiz bahaneleri duyduk, hatta bunları kendimize de söyledik: “Çok yorgunum, ağrım var, egzersiz yapmak için çok sıcak, işte çok zor bir gündü, gerçekten televizyon dizimi kaçırmak istemiyorum, yarın başlayacağım… Söz!” Tanıdık geldi mi? Benim için geldiği kesin. Bu, ben başarısızlıkta başarıyı bulmadan önceydi. Bu benim DEVAM ETMEYE karar verdiğim zamandı. Bu küçük ‘başarısızlıklar’ beni başarı ve egzersizde kendimle yarışmaya yönlendirdi.

Bir dergi kapağı çekimi gibi önemli bir şey için hazırlık planı oluşturmak ve antrenman yapmak KOLAY DEĞİL! Size tersini söyleyen yalan söyler. Sihirli haplar, iksirler, 1 haftada 5 kg ver diyen diyetler ya da 5 dakikalık egzersizler diye bir şey yok! Eğer olsaydı, inanın bana, çoktan onları önce ben bulmuş olurdum! Gerçek ise sağlığa, formda olmaya ve istediğiniz vücuda ulaşmaya giden yol oldukça uzun! Bu yol, gerileme, ağrılar ve hatta bazen incinmeler ile dolu bir yol. Fakat bunun sırrı hareket etmeye ve ısrarla devam etmekte. Gözlerinizi her ne olursa olsun yolun sonunda hissedeceğiniz başarı duygusu ve gururda tutun! Sahip olmaya değen her şey uğrunda savaşmaya da değerdir!
Sonuç şu ki, vücudunuzun erişebileceği en iyi formda olmayı hak ediyorsunuz. Hepimiz zaferi hak ediyoruz! Bu, sıkı çalışmanın ve değişimin devam eden yolculuğudur. Bu, istediklerimize ulaşabilmemiz için dayanmamız gereken bir yoldur.