Başbakan'dan Alman vakfı açıklaması
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Güney Afrika ziyareti öncesinde havaalanında, Alman vakıflarının PKK'ye ve CHP'li belediyelere yardım ettiği yolunda basına yansıyan sözleriyle ilgili gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Alman vakıflarının PKK'ye ve bazı CHP'li belediyelere yardım ettiği yolunda basına yansıyan sözleriyle ilgili olarak, sözlerinin medya tarafından tam manasıyla aynen yansıtılmadığını, bazı cımbızlamalar yapıldığını belirterek, ''Bu söylenen vakıflar benim konuşmamla da gündeme gelmedi. Aslında Türkiye'de bu konu daha önce, medya vasıtasıyla gündeme gelmiş konulardır. Alman vakıflarının,uzun zamandır Türkiye'de ne yazık ki buna benzer bazı girişimleri olmuştur. Ana muhalefet partisi lideri, kendi belediyelerini bir araştırsın'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Güney Afrika gezisi öncesi Atatürk Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Alman vakıflarının PKK'ye ve CHP'li belediyelere yardım ettiği yolunda basına yansıyan sözleriyle ilgili olarak, sözlerinin medya tarafından tam manasıyla, aynen yansıtılmadığını belirten Başbakan Erdoğan şunları söyledi:
''Konunun aslı şu: Bu söylenen vakıflar, benim konuşmamla da gündeme gelmedi. Aslında Türkiye'de bu konu daha önce, medya vasıtasıyla gündeme gelmiş konulardır. Alman vakıflarının, uzun zamandır Türkiye'de ne yazık ki buna benzer bazı girişimleri olmuştur. Hatta ana muhalefet partisine bu şekilde yardım konusu tartışma konusu da olmuştur, tartışılmıştır, medyada bu yayımlanmıştır. Fakat tabii o gündür bugündür bu iş üzerine gidilmediği için belki belli noktada kalmıştır. Şu anda ana muhalefet partisi lideri kendi belediyelerini bir araştırsın. 'Sizin hanginiz Alman vakıflarından herhangi biriyle bir kredi görüşmesi içindesin diye bir sorsun'. Bunlar ufak belde belediyesi de değil, ilçe belediyesi de değil, bir araştırırsa, bak ben bu kadarını kenara koyuyorum. Çalışma zeminini daha da daralttım. Ama, özel bir konuda bir bilgi isterse lütfederler, kendisiyle bunu da ayrıca görüşürüz. Onu da medya aracılığıyla yapmamıza gerek yok. O zaman kendilerine çok daha farklı bir şekilde yardımcı oluruz. Kapıya koyup koyulmaması o kendi bileceği bir iştir.''
Alman vakıflarının bazı belediyelere yardımıyla ilgili olarak, bu tür şeylerin olduğunun bilinmesi gerektiğini belirten Başbakan Erdoğan, ''Türkiye'de bu tezgah yeni çalışmıyor, bu oyun yeni çalışmıyor. Benim anlattığım konu budur ve özellikle ağırlıklı BDP'li belediyelere bu söylediğim vakıflar, bu tür kredi mekanizmasını, hibe mekanizmasını çok çalıştırıyorlar onu da ayrıca burada ifade etmiş olayım'' dedi.
Akdeniz'de sondaj
Bir gazetecinin ''NATO Genel Sekreteri, PKK ile mücadelede konusunda Türkiye ile anlık istihbarat yapılacağını söyledi. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?'' sorusu üzerine Erdoğan, ''Bizim NATO ile bu tür anlık istihbarat paylaşımı gibi bu tür çalışmalarımız gerek NATO ile gerekse Amerika ile yaptığımız açıklamada söylemiştik devam ediyor. Bundan sonraki süreçte de, sayın Obama ile yaptığımız görüşmede de; 'Bundan asla taviz yok, bu kararlı bir şekilde devam edecektir' mutabakatını kendileriyle sağladık.
Bugün Rasmussen'in açıklamalarını okudunuz. Gerek Akdeniz'de bizimle mutabakatını o ifadelerde gördünüz. Bir mutabakat halinde de oradaki çalışmalarımız bizim aynen devam ediyor. Zaten NATO mensubu bir ülke olarak Türkiye'ye karşı NATO'nun takınması gereken tavır bu olmalıdır. Bunun dışında bir şey olamaz.
Buradaki süreç Türkiye'nin İsrail ile, Türkiye'nin Güney Kıbrıs ile bir sorunudur. Burada Güney Kıbrıs yanlış hareket içindedir. Bu, müzakere sürecini adeta sabote eden bir süreçtir. Burada İsrail'i seçmesi ayrı bir sabote sürecidir. Yanına farklı güçleri almak için attığı bir adımdır.''
Bir gazetecinin ''ABD Savunma Bakanı bölgeye gitmeden önce bir açıklamada bulunuyor ve 'İsrail bölgede yalnızlaşıyor, Türkiye ile ilişkilerini düzeltmeli' diyor. Bu konuda açıklamalarınız nelerdir?'' sorusu üzerine de Erdoğan, şunları kaydetti:
''İsabetli bir açıklama yapmış. Her şeyden önce Türkiye gibi bir dostunu kaybetmek suretiyle İsrail bölgede yalnızlığı tercih etmiştir. İsrail halkı olarak değil, İsrail'in mevcut yönetimi böyle bir yanlışın içine düşmüştür. Her zaman söylüyorum, bizim bu noktadaki açıklamalarımız asla İsrail halkına yönelik değildir, hele hele ülkemdeki Musevi vatandaşlarıma yönelik hiç değildir. Bütün bu açıklamaların muhatabı tamamı ile İsrail yönetimidir. İsrail yönetimi kendi içindeki sıkıntılarını, kendi içindeki çatışmasını ne yazık ki İsrail'e bir bedel olarak ödetme durumuyla, İsrail'i karşı karşıya bırakmıştır. Amerikan bakanın yaptığı açıklama isabetlidir.''
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama