"Basın ve ifade özgürlüğüne vurulmuş bir darbe"

Sendika açıklamasında, "Bu durum, siyasi iktidarın basın ve ifade özgürlüğü üzerinde uyguladığı sansür ve baskıların son ve en önemli örneğini teşkil etmiştir" dedi. Tekgıda-İş Sendikası yazılı bir basın açıklaması yaparak, Bekir Coşkun'un işine son verilmesini kınadıklarını belirtti.

Sendika açıklamasında, "İktidar partisi işçilerden sivil toplum örgütlerine sendikalardan meslek birliklerine, öğrencilerden gazetecilere; kendisine muhalif addettiği her kesime direkt ya da dolaylı olarak müdahale etmekte ülkenin her tarafında korku dağları yaratarak kendisinden olmayana adeta yaşam hakkı tanımamaktadır. Demokratik sistemin araçlarını kullanarak düşünce ve ifade özgürlüğü söylemiyle iktidar olan hükümetin geliştirdiği bu yönetim tarzına karşı tepkiler büyümektedir" denildi.

"Referandumun hemen ardından kovuldu"

Bekir Coşkun'un 12 Eylül referandumunun hemen ardından dolaylı bahanelerle işine son verildiğini savunan Sendika, halk tarafından sevilen, izlenen ve düşünceleri benimsenen bir kalemin bu şekilde susturulmasının basın ve ifade özgürlüğüne vurulmuş bir darbe olduğunu ifade etti.

Sendika, Habertürk gazetesinin aldığı kararı tekrar gözden geçirmesi gerektiğini ifade ederek, "Duyarlı yazıları ve mizahi tarzıyla daha önce defalarca işçilere sahip çıkarak sorunlarını gündeme taşımış olan Sayın Coşkun'a geçmiş olsun dileklerimizi sunuyor, ilgili sürecin takipçisi olacağımızı vurgulayarak bu anti-demokratik müdahaleye araç olan Habertürk Gazetesi'ni bu kararını gözden geçirmeye davet ediyoruz" dedi.