'BDP bu eylemin tam merkezinde yer almaktadır'
BDP Grup Başkanvekili Baluken "BDP bu eylemin tam merkezinde yer almaktadır. Gelişen demokratik sol tepkilere açıkça destek verdiğimiziifade ettik. Ancak bir süre sonra bu haklı çıkışın arka plana çekilerek, AKP Hükümeti ile Kemalist statüko arasında bir rövanşa çekilmesine itiraz ettik" dedi.
BDP'li Baluken, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, hasta tutuklarının tahliye olmalarına imkan tanıyan, bugün TBMM Başkanlığı'na sundukları kanun teklifleri hakkında bilgi verdi.
Bu konuyla ilgili olarak daha önce Adalet Bakanlığı ile defalarca görüşmeler yaptıklarını ancak sonuç alamadıklarını belirten Baluken, "Ağır hastlalıkla boğuşan, ölümün soluğunu hisseden hasta tutukluların durumu halkın vicdanını rahatsız etmeye devam ediyor, hasta tutuklular cezaevinde ölüm cezası ile cezalandırılmaya çalışılıyor" diye konuştu.
Baluken, Hükümet'in, son günlerde halktan yükselen itirazlar için acilen bu konunun da içinde olduğu reform paketi açıklaması gerektiğini savundu. Bunun hem çözüm sürecine katkıda bulunacağını hem de sokaktan yükselen öfkenin bir nebze de olsa azalmasına neden olacağını vurgulayan Baluken, bilimsel olması gerekirken siyasi kararlar veren Adli Tıp Kurumu'nu da eleştirdi.
Adli Tıp Kurumu yerine, devlet ve üniversite hastanelerinin verdiği raporların geçerli olmasını isteyen Baluken, cezavindeki milletvekillerinin tahliye edilmesini sağlayacak bir düzenlemenin sokaktaki tansiyonu düşüreceğini kaydetti.
Baluken, "TDK'nın çapulcunun anlamını değiştirmesi ile ilgili" soru üzerine, "Öyle bir düzenleme yapılıp yapılmadığından haberim yok ama yapılmışsa tam bir skandal, trajikomik bir olaydır. TDK, Başbakan'ın talimatıyla çapulcunun anlamını değiştirmişse bunu kelimelerle izah edemeyiz, bu yapılmışsa TDK'ya siyasi darbe olur. Başbakan'ın, kullandığı dili ve üslubu ile halktan özür dilemesi gerekirken, şimdi iki misli ile özür dilemesi gerekiyor" diye konuştu.
"BDP eylemin neresinde?"
"Siz bu eylemlerin neresindesiniz?' sorusuna Baluken, şu yanıtı verdi:
"Biz bu eylemlerin tam içindeyiz. Hem başlamasında hem büyümesinde hem de şiddet ortamı olmadan demokratik bir şekilde bu taleplerin yerine getirilmesinde, BDP bu eylemin tam merkezinde yer almaktadır. Gelişen demokratik sol tepkilere açıkça destek verdiğimizi, onlarla yanyana olduğumuzu ifade ettik. Ancak bir süre sonra bu haklı çıkış, tarihi itirazın arka plana çekilerek, AKP Hükümeti ile Kemalist statüko arasında bir rövanşa çekilmesine itiraz ettik. Başlangıçta haklı olan bu duruşun içini boşaltmaya yönelik bu girişimlerin karşısında olduğumuzu söyledik. Ne AKP ne de Kemalist statükonun bu eylemin haklı gerekçelerini ortadan kaldırmasına müsaade etmeyeceğimizi, bunun karşısında olacağımızı belirttik."
Baluken, "Rize'de yaşanan olayların sorulması" üzerine, linç kültürünün uzun süredir Türkiye'ye kaygı veren bir durum olduğunu söyledi.
Daha önce Kürtlere, Alevilere ve muhaliflere, hatta miletvekillerine yönelik linç girişimleri olduğunu iddia eden Baluken, bu girişimler karşısında Hükümetin hiç bir şey yapmamasının linç kültürünü cesaretlendirdiğini belirtti. Baluken, devletin olayda sorumluluğu olan kamu yöneticileri hakkında soruşturma açması gerektiğini ifade etti. Baluken, "Linç girişimini kınıyoruz. Görevlilerin açığı alınması gerekiyor. Vali bize esnaf olduğunu söyledi ancak bunun doğru olmadığını biliyoruz. Rize'de can kaybı yaşansaydı bugün sokakta var olan gerilim artarak, belki de iç savaşa doğru gidecek bir kapı aralanacaktı" dedi.
İdrris Baluken, twitterden atıkları mesajlar dolayısıyla gözaltına alınanların da derhal serbest bırakılması gerektiğini ifade etti.
"Demokrasi trenini harekete geçirmezseniz içinde yaşadığımız tepkiler katlanarak büyüyecektir"
BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, da "Tencere tava, kafa yine aynı kafa. Demokrasi trenini harekete geçirmezseniz içinde yaşadığımız tepkiler katlanarak büyüyecektir" dedi. Tan, düzenlediği basın toplantısında, çözüm süreci başlayalı 5 ay olduğunu belirterek, hükümete "Neyi bekliyorsunuz?" diye sordu. Beş aydır bir tek insanın burnu kanamadığını ifade eden Tan, şunları söyledi:
"PKK verdiği bütün sözlerde durdu. Önce silahlar sustu sonra silahlı güçler Türkiye dışına çıkmaya başladı, bu da büyük oranda gerçekleştirildi. Peki hükümet olarak siz neyi bekliyorsunuz? Tren mi otobüs mü metrobüs mü? Hala içeride 10 bin siyasi tutuklu var. En ufak, ciddi bir adım atılmış değil. Seçim barajı konusunda bile bir şey söylenmiş değil. Türkiye demokratikleşme için neyi bekliyor? En küçük adımları bile atamayacaksak, bu meselenin bir şekilde bir yerinden başlayamazsak, neyi çözeceğiz? Türkiye'nin önündeki bütün sorunların çözümünün önünü açacak olan; yeni, ileri demokratik kriterlere uygun bir anayasadır. Neden top çeviriyorsunuz? Tencere tava, kafa yine aynı kafa. Demokrasi trenini harekete geçirmezseniz içinde yaşadığımız tepkiler katlanarak büyüyecektir."
Tan, BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in, Gezi Parkı eylemlerine katıldığı için yeni İmralı heyetinden çıkarıldığına ilişkin haberler üzerine, "Ben bile heyetten niye çıkarıldığımı bilmiyorum. Doğru ise bu daha vahim bir hadisedir. Başbakan'ın içtiği ayranı içmeyenler heyetten çıkarılacaksa vay halimize" dedi.
En Çok Okunan Haberler
- 'Esad ve ailesi Moskova'ya vardı'
- 'Yüzde 90 oy alsanız ne olur?'
- 15 yıllık birikimini yarım saatte kaybetti
- Askeri helikopter düştü: 6 asker şehit!
- 'Direnişle karşılaşmadan...'
- 'Suriyelilerin dönmesi ekonomiyi nasıl etkiler?'
- 'Suriye halkı tarihi bir fırsatla karşı karşıya'
- Putin-Esad bir araya gelecek mi?
- Nazan Öncel'den kötü haber
- Özel'den ilk Suriye açıklaması