Bilal'in vakfına 99 milyon dolar

Kemal Kılıçdaroğlu geçen hafta CHP grup toplantısında bahsettiği yolsuzluk ve rüşvet pazarlıklarıyla ilgili ses kayıtlarını dinletti. Grup toplantısını canlı yayınlayan haber kanalları yayını kesti.

Bilal'in vakfına 99 milyon dolar
Abone Ol google-news
DHA
Yayınlanma: 11.02.2014 - 13:21

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Bazı telefon dinlemelerini slayt gösterisi eşliğinde kamuoyu ile paylaşan Kılıçdaroğlu, "Bu dinlemelerin tamamı yasal. Tümü mahkeme kararıyla tespit edilmiş dinlemeler. Bunlar tümüyle mahkemenin verdiği kararlar üzerine yapılan yasal dinlemeler. Urla'daki villaların nasıl yapıldığı, iş adamının kaymakamı nasıl görevlendirdiği, valinin yasal görevini yaparken Diyarbakır'a nasıl sürüldüğünü hepimizi biliyoruz. Havuz işini gördünüz burada bir medya kuruluşun başka bir holdinge devretmek için bizzat başbakanın devreye girip Binali Yıldırım'ın işi nasıl örgütlediğini" diye konuştu.

"RECEP TAYYİP ERDOĞAN VAR BİR BİNALİ YILDIRIM VAR"

İktidarı sert bir dille eleştiren Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "İhalelerin nasıl verdiğini artık hepimiz biliyoruz. Bir Recep Tayyip Erdoğan var bir Binali Yıldırım var. Büyük ihaleleri bunlar dağıtıyor. İhaleden sonra salma salıyorlar. Şu kadar parayı bize vereceksiniz diyorlar. Verilen paranın ardından  iş adamlarına verilen paranın tutarı 87 milyar dolar. Rüşvettir arkadaşlar bu. Böyle bir Türkiye'de yaşıyoruz. Bugüne kadar ayakkabı kutusu dedik, 700 bin liralık saat dedik, yatak odasında kasalar dedik, kasalar içinde milyonlar dedik, genel müdürün evinden 4,5 milyon dolar çıktı dedik tık yok. Söylediği ne paralel devlet var dedi. Hırsızlar derseniz karşı taraftan birileri gelebilir."

'BUNLARI MİLLET DUYSA YER YERİNDEN OYNAR' DİYOR

Van'da kardan kapanan yol nedeniyle tedavi olamayarak hayatını kaybeden Muharrem'in hikayesini anlatan Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ve Muharrem'in fotoğraflarını partililere göstererek, "İki resim arasındaki farkı görüyorsunuz devlete gözdağı veriyor. Ben olduğum sürece benim oğluma kimse dokunamaz diyor. Ben devletim diyor. Sen nasıl bir devletsin sen paralel bir devletsin. Vatandaşa ayrı sana ayrı hukuk uygulanıyor. Diğer tarafta bir baba ve sırtında 1,5 yaşında çocuğunun naaşı var. Hüzün içinde götürüyor. AKP'ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum. Bu fotoğrafı sindiriyorsanız gidin oy verin. Ama hayır bu ülkenin temiz siyasete ihtiyacı var hiçbir baba çocuğunun cenazesini sırtında taşımasın diyorsanız bu iktidardan bıktık deyin. Bunun karşısında ne denilebilir ki. Birisi diyor zaten, 'bunları millet duysa yer yerinden oynar' diyor. Minik Muharrem'in ablası 'devlet zorluklar için vardır biz aradık kimse bizimle ilgilenmedi' diyor. 13 yaşındaki kızın sesini acaba Recep Tayyip Erdoğan duyacak mı? Senin vicdanın acaba duyuyor mu?

"BU PARAYI SENİN OĞLUNA PARALEL DEVLET Mİ YATIRDI?"

Başbakan Erdoğan'ı sert bir dille eleştiren Kılıçdaroğlu, "Oğluna bir vakıf kurdurmuş adı: TÜRGEV. İhale alanların rüşvet ödedikleri bir yer var adı TÜRGEV. Rakamı kuruşu kuruşuna verdim. 99 milyon 990 dolar. 100 milyon dolardan 10 dolar eksik" ifadelerine yer verdi. Türk parası ile 221 trilyon lira. Bu para geliyor onun vakıf hesabına yatıyor. Defalarca sordum bu neyin parasıdır. Tık yok. Hep söylediği paralel devlet. Bu parayı senin oğluna paralel devlet mi yatırdı? Yatırdıysa götür ÇYDD'ye ver onlar da fakir öğrencilere versin. Rüşvetten, Zarrab'tan, 700 bin liralık kol saatinden bahsediyoruz sesi çıkmıyor. AKP'ye oy veren yurttaşlarıma sesleniyorum: Hiçbir şeyi düşünmüyorsanız ayakkabı kutusunu bir düşünün. 4,5 milyon dolar bu kutuda ne arar?" diye sordu.  

"BAŞBAKAN ONU YAPARSA KADİR TOPBAŞ DA BUNU YAPAR"

Kadir Topbaş'ı da eleştiren Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "İspanya'da prenses mahkemeye gidip ifade verdi. Biz ise  mahkemeye saygılı değiliz. Hollanda'dan İstanbul'a tanesi 1,2 milyon Euro'ya otobüs alındı. Adrese teslim ihale yaptılar. Çünkü o otobüsler sadece orada üretiliyor. Hollanda'nın şartlarına göre yapılmış o otobüsler, İstanbul'a gelince hurda oldular. 65 milyon Euro ödendi o otobüslere. Bir profesör rapor veriyor almayın diye ona rağmen gidip aldılar. Dava açıldı suç duyurusunda bulunuldu, Kadir Topbaş'a çağrı yapıldı 'gel mahkemede ifade ver' diye. 2009-1014 Kadir Topbaş mahkemeye gidip ifade vermedi. Başbakan onu yaparsa Kadir Topbaş da bunu yapar. Hukuka saygılıyım diyordunuz, o halde adam gibi git ifadeni ver. İntes gibi göz bebeğimiz biri kuruluşun başındaki kişini temiz olması lazım. İntes'in başımın üzerinde yeri var ama onun yönetim kurulu başkanı gizli pazarlıklara giriyorsa ayrılmak zorundandır."

"BU DİNLEMELERE MİLYON ALİ DE TAKILMIŞTIR YANLIŞ İŞİ OLDUĞU İÇİN"

Kılıçdaroğlu, "Oradan ayrılmamasını isteyen Recep Tayyip Erdoğan'dır. Onu oraya getiren de Binali Yıldırım'dır. 'Bu milletin anasını belleyeceğiz' diyor. Sen onu söylediğinde İntes'in başında nasıl kalacaksın? Binali Yıldırım yasadışı dinlemeler ilgili CHP milletvekillerine ne demişti: Yanlış işiniz yoksa dinlemelerden korkmayın. Bu dinlemelere milyon Ali de takılmıştır yanlış işi olduğu için. Ama bu tapeler yasal dinlemelerdir" dedi.

Barış Güler'in tapelerini okudu

- Polisler İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler'le yaptığı görüşmenin kayıtlarını okudu. Barış Güler'in evi aranırken babasıyla yaptığı görüşmede para konuşması geçiyor. Muammer Güler'in 'evde kaç para var?' sorusuna Barış Güler 'Çok yok bir trilyor baba' cevabını veriyor. Muammer Güler ise 'Senin şimdi anladığım kadarıyla Rıza Zarrab ile bir rüşvet ilişkisinden bahsediyorlar' diyerek oğluna nasıl konuşacağı konusunda salık verdi.

"BU TAPELER YASA DIŞI DEĞİL"

Tapelerin yasa dışı olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Bu konuşmalar tamamen telaş sonucu söylenen laflar. Arama yapılıyor, babasını arıyor. Babası bunların hepsini biliyor. Burada AKP'ye oy vermiş vatandaşlarıma sesleniyorum:  Bu tapeler mahkeme kararıyla alınan tapelerdir. Bunlar yasadışı değil. Kimsenin kimseye darbe yaptığı yok. Eğer darbe yapıldıysa senin cebine darbe yapıldı sevgili vatandaşım senin cebine" dedi.

"TÜRKİYE'NİN YENİ BİR ÜNLÜ ŞAHSI OLDU: ALO FATİH"

Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin yeni bir ünlüsü var artık. 'Alo Fatih'  Yalçın Akdoğan biz Meclis TV'yi kapattırıyoruz siz yayınlıyorsunuz diyor arayarak. Biz yasak getirdik siz canlı veriyorsunuz diyor. TBMM'deki görüşmeler milletten neden yasaklanıyor? Hani milli iradeye saygı vardı. Vatandaş ister dinler ister dinlemez. Tabi bununla da sınırlı değil Fas'tan arıyor, daha konuşması bitmeden emredersiniz diyor. Bu tablo yasakçı bir Türkiye'yi öngören bir tablodur" diye konuştu.

"BU MİLLETİN ANASINI BELLEYECEĞİZ DEDİLER"

Kılıçdaroğlu, "Öyle bir noktaya geldi ki yandaş gazetenin genel yayın yönetmeni Halkbank genel müdürünü arayarak 'Süleyman 2 milyon gönder bunların paralarını vereceğiz' dedi. En sonunda çıkıp bu milletin anasını belleyeceğiz dediler. Buradan tüm vatandaşlarımıza sesleniyorum. Bunu sindiriyorsanız 30 Mart geliyor gidin oyunuzu verin" ifadelerine yer verdi.

"30 MART'TA ANANIZA KÜFÜR EDENE DERS VERECEKSİNİZ"

Kılıçdaroğlu, "Hayır 'benim annem çok değerlidir, benim anneme kimse söz söyleyemez' diyorsanız sizin ananıza küfür edene ders vereceksiniz. Buradan Adanalılara sesleniyorum bir vali çıktı burada söylemekten utandığım şeyler söyledi. Buna layık olmadığınız gösterin" dedi.

Kılıçdaroğlu o tapeleri dinletti - VİDEO

İşte Kılıçdaroğlu'nun kovduğu o partili! - VİDEO

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler