Bilet farklı Çiçek'in çıktı
Türk Hava Yollarından (THY) ''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' davasının görüldüğü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen yazıda, 2 Mart 2009'da Erzurum-Ankara bileti alan Dursun Çiçek'in kimlik numarasının davanın sanığı olan Dursun Çiçek'in numarasından farklı olduğu bildirildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, tutuklu sanıklar Albay Dursun Çiçek, avukat Serdar Öztürk ve Mehmet Deniz Yıldırım ile tutuksuz yargılanan Ufuk Akkaya katıldı. Tutuksuz sanıklar İlhami Ümit Handan ve Özel Yılmaz ile hakkında yakalama kararı bulunan Bedrettin Dalan ise duruşmaya gelmedi.
Duruşmada söz alan Dursun Çiçek, Öğretmenler Günü'nü kutlayarak, ilkokul öğretmeninin ''iyi insan olun'' şeklindeki sözlerinin kulağından eksik olmadığını, öğretmeninin hak, hakkaniyet ve adaleti öğretmeye çalıştığını söyledi.
Spor yaparken ayak bileğinde oluşan sorun nedeniyle geçen duruşmaya koltuk değnekleriyle katıldığını anımsatan Çiçek, alçının bu hafta çıkarıldığını ifade ederek, ''Şuna çok üzüldüm. Geçmiş olsun dileğini bana çok gördünüz. Bir gram suçu olmayan sanık olarak karşınızdayım. Bayramda annemin elini öpemedim, bayramı ailemle geçiremedim. Bunun hukuki ve vicdani sorumluluğu beni tutuklayan iki değerli yargıcımıza aittir'' dedi.
Çiçek, 21 ay takip edildiğini, hakkında 18 aydır soruşturma yürütüldüğünü ve 7 aydır da tutuklu olduğunu ifade ederek, tutuklandığından bu yana yaptıkları 170 talepten 12'sinin kabul edildiğini, savcının ise 73 talebinin işleme konulduğunu dile getirdi.
''Türkiye'de bir Dursun Çiçek avı başlatıldı'' diyen Çiçek, havayollarının uçuş kayıtlarının incelendiğini, bir Dursun Çiçek'in Erzincan'da, diğerinin de Ankara'da olduğunu söyledi.
Duruşmada söz alan tutuklu sanık Mehmet Deniz Yıldırım, dava dosyasında bulunan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince görevlendirilen bilirkişi heyetinin raporuna göre, Aydınlık Dergisi'ne ait diz üstü bilgisayarda hem de İşçi Partisi ile dergiye ulaşan flaş diskte yapılan incelemede, suçlamaya esas olduğu değerlendirilen herhangi bir kayda rastlanmadığının tespit edildiğini söyledi.
Yıldırım, iddianamede kendisiyle ilgili asıl suçlamanın ses kayıtları üzerinden yapıldığını ifade ederek, tutuklama ve bunun devamı kararlarının bu delilsiz suçlamalar üzerinden verildiğini savundu.
Bilirkişi raporuna göre hakkındaki iddiaların geçerliliğini yitirdiğini belirten Yıldırım, bir yıldır süren tutukluluk halinin bitirilmesini, hakkında tahliye kararı verilmesini talep etti.
Tutuklu sanık Serdar Öztürk de mahkemenin kendisine ait olduğu için dökümlerini istediği telefon numarasının başka bir Serdar Öztürk'e ait olduğunu söyledi.
Öztürk, kendisine ait olduğu iddia edilen İstanbul Anadolu yakasına kayıtlı telefonun abone kimlik bilgilerinin mahkemenin yazısı üzerine gönderildiğini belirterek, buna göre, kendisine ait olduğu iddia edilen telefonun Üsküdar Bağlarbaşı'nda ikamet eden ve tabelacılık yapan Serdar Öztürk'e ait olduğunu ifade etti.
Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de ara kararlar doğrultusunda dosyaya konulan evrakı okudu.
Buna göre, THY'den gelen yazıda, 2 Mart 2009'da Dursun Çiçek adlı kişinin internetten Erzurum-Ankara uçak bileti aldığı ve seyahat ettiği belirtildi. Yazıda, bu kişinin TC kimlik numarasının davanın sanığı olan Dursun Çiçek'in kimlik numarasından farklı olduğu ifade edildi. Devlet Hava Meydanları İşletmesinden gelen yazıda da Erzurum'daki havalimanının kamera kayıtlarının 30 gün sonra otomatik olarak silindiği ve yeni kayıt yapıldığı bildirildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, verilen aranın ardından heyet tarafından alınan ara kararlar, üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu tarafından açıklandı.
Buna göre, Dursun Çiçek ve avukatının talepleriyle ilgili olarak, mahkeme kararıyla telefonu dinlenen 18397003382 TC kimlik numaralı Dursun Çiçek'in nüfus kaydının ilgili merciden istenmesine karar veren mahkeme heyeti, ayrıca bu kişinin bilgilerine nasıl ulaşıldığı konusunda araştırma yapılmasını kararlaştırdı.
Mahkeme Heyeti, 12 Haziran 2009'da görevli olan Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Genelkurmay İkinci Başkanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Genelkurmay Başkanlığı İçgüvenlik Harekatı Daire Başkanı olan Tümgeneral Mustafa Bakıcı ve Albay Sedat Özüer'in dinlenilmesi taleplerinin ise tanıkların dinlenilmesi aşamasında değerlendirilmesini karara bağladı.
Dava konusu belgenin hazırlanmasıyla ilgili yayınlanan bir ses kaydı olduğu iddia edilen Kurmay Albay Ünal Atabay'ın 2009'da Genelkurmay Karargahı'nda görevli olup olmadığının Genelkurmay Başkanlığından sorulmasına karar veren mahkeme heyeti, bu ses kaydına ilişkin yayınlanan haberin de CD içerisinde temin edilmesi için güvenlik şube müdürlüğüne yazı yazılmasına hükmetti.
Davanın Yargıtay 11. Ceza Dairesi'ndeki dosya ile birleştirilmesi taleplerinin ise dosya aslının Yargıtay Ceza Genel Kurulu'ndan geldiğinde değerlendirilmesini kararlaştıran mahkeme heyeti, kağıt üzerine yazılan bir yazı ve imzanın mürekkep yaşının tespit edilip edilmediği konusunda TÜBİTAK Başkanlığı, ODTÜ ve İTÜ Rektörlüğüne ayrı ayrı yazı yazılmasına karar verdi.
Sabri Uzun'un ifadeleri istendi
Mahkeme heyeti, Emniyet Müdürü Sabri Uzun'un, gerek Emniyet Müdürlüğü, gerekse İçişleri Bakanlığı nezdinde müfettişlere ve diğer makamlara verdiği tüm ifade örneklerinin de istenilmesini kararlaştırdı.
Genelkurmay Başkanlığı yazısında belirtilen 55 adet harddiskin mevcut haliyle, üzerinde silme işlemi yapılmadan gönderilmesine karar veren mahkeme heyeti, firari sanık Bedrettin Dalan adına kayıtlı olduğu anlaşılan biri cep ikisi sabit olan telefonların 2000-2009 tarihleri arasındaki HTS raporlarının istenmesini hükme bağladı.
Genelkurmay Başkanlığına müzekkere yazılarak hayhaytr.yahoo.com adresiyle ilgili olarak dosyaya yansıyan konulara ilişkin idari soruşturma yapılıp yapılmadığının sorulmasına karar veren mahkeme heyeti, dosya aslının Yargıtay Ceza Genel Kurulu'ndan dönüşünün ve bu kurulun kararının beklenmesine hükmetti.
Mahkeme heyeti, Dursun Çiçek, Serdar Öztürk ve Mehmet Deniz Yıldırım'ın tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 12 Ocak 2011'e erteledi.
Bu arada Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün bu sanıkların tahliye edilmesi yönünde oy kullandığı görüldü.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev