Bir Saklı Çizer; Polat Nahabaş

Bir Saklı Çizer; Polat Nahabaş

Bir Saklı Çizer; Polat Nahabaş
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 03.01.2016 - 18:41

Karikatürcüler Derneği’nin 44 numaralı üyesi olan Polat Nahabaş, 16 Nisan 1936 tarihinde babasının görevi nedeniyle bulundukları Sivas’ta doğdu. İki yaşındayken aile Erzincan’a gidiyor ve 1939 büyük Erzincan depremini yaşıyorlar, babaları Ali Nahabaş göçük altında kalan aileyi çıkarmayı başarıyor ve 33 bin insanın hayatını kaybettiği, yüzbinlercesinin yaralandığı bu depremden aile kayıpsız olarak kurtuluyor. Daha sonra Nahabaş ailesi İstanbul’a geliyor Suadiye’ye yerleşiyorlar. Polat İstanbul’da Gazetecilik Lisesi’nden mezun oldu. Tanıştığımız günden itibaren her biraraya gelişimizde onun yaşam boyu yaptığı işlerin çeşitliğine şaşarak ve o işlerle ilgili anlattığı inanılmaz hikâyelere gülerek zaman geçirdik. Babasına Polat’ın tüm arkadaşları, bizler hayrandık, adeta bir film kahramanıydı. 1917’de Rusya’da Ekim Devrimi olunca Bolşeviklerden kaçıp İstanbul’a gelmiş müthiş şeyler anlatan, dans eden, at binen bir roman kahramanı gibiydi bizim için…

Polat Nahabaş babasının Batman Petrollerindeki görevi nedeniyle bulundukları Batman’da gece yarısı uykudan uyandırılıp kil kamyonlarını tartan bir kantarda çalıştığını, yine Batman’da gazozculuk yaptığını, simit sattığını, İstanbul’a geldiklerinde Şile tarafında Ağaçlı’da bulunan madende idare amiri olarak çalıştığını, meteoroloji memurluğu yaptığını, , Karaköy’de yetmişli yıllarda bulunan bir İsviçre bankasında memurluk yaptığını, en son 1967-1980’e kadar İstanbul Fındıklı’da bulunan Siemens firmasının muhasebe bölümünden emekli olması Polat’ın bugün hatırlayabildiğim yaptığı işlerden sadece bir kaçı olarak hatırıma geliyor.

İlk çizgisi Ustura dergisinin 22 sayısında 21970 yılında yayınlanmış olmalı. Cumhuriyet Gazetesi’nde ekonomi üzerine çizimleri yayınlanırdı,1980 darbesi sırasında bu çizgiler son buldu. 1975 yılında Cumhuriyet Gazetesi Yunus Nadi Ödülleri’nde Karikatür Dalında özel ödüle değer görülmüştü.

27 Aralık 2013’de kaybettiğimiz yakın dostum, arkadaşım Polat Nahabaş’ın kaybından sonra eşi Nur’un verdiği iki dosya dolusu çizimi ise bu yıllar içinde hiç görmemiştim. O yüzden bugün onu ‘saklı çizer’ olarak anmak çok yerinde oldu. Şimdi düşünüyorum da ne ünle, ne çok görünmekle, bilinmekle hiç ilgilenmedi Polat Nahabaş hatta bunlarla inceden hep dalgasını geçti.

Karikatürcüler Derneği’nde başkanlık yaptığım yıllarda Polat derneğin en zor zamanlarında uzun yıllar sayman olarak görev üstlenmişti. Alçak gönüllü ve rint kişiliği ile çok sevilen ve sayılan bir çizerdi. Dünyanın saçma ciddiyetine gizli bir istihfafla bakarken dalgasını geçermiş gibiydi. Dostluğu; hayatı rahatlatan özellikler taşırdı. Son Yıllarını eşi Nur’la, kitapları ve kedileri ile birlikte Yalova Güneyköy’deki evlerinin küçük bahçesi ile ilgilenerek ve çok kitap okuyarak geçiriyordu. Genç çizerleri de yakından izliyor Yiğit Özgür’ün albümlerini hep kendi gülerek hem de bize anlatarak keyfini çıkarıyordu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler