Bir zamanlar sanat...

SALT Galata'daki "O Zamanlar Konuşuyorduk" sergisinde 90'lı yıllarda Türkiye'de düzenlenen üç serginin hikâyesi değerlendiriliyor.

Bir zamanlar sanat...
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.02.2012 - 08:57

SALT Galata, O Zamanlar Konuşuyordukadlı ikinci Açık Arşivprojesinde, 90lı yılların ilk yarısında Türkiyede düzenlenen Elli Numara/Anı Bellek II, GARve Küreselleşme- Devlet, Sefalet, Şiddetsergilerinin hikâyeleri, dönemin belgeleri aracılığıyla yeniden değerlendiriliyor. Sezin Rominin proje sorumluluğunu üstlendiği sergi, dönemin sanatçılarının işbirliği ve fikir paylaşımı ile başlattığı, kurumsallaşmamış, beklentisiz sanat ortamını günümüze taşıyor.

O Zamanlar Konuşuyorduksergisi, adından da anlaşılacağı gibi sanatın bir konuşma biçimiolduğunun altını çiziyor. Buradan yola çıkarak bugünün sanat ortamına eleştirel bir bakış getirilmesi ise söz konusu değil, Zamanın ruhudiyor Sezin Romi, o zamanlar öyleydi.

Sezin Romi, Elli Numara/Anı Bellek IIsergisinin hikâyesini anlatarak başlıyor:

1993 yılında, Vasıf Kortun küratörlüğünde Akaretler 50 numaralı binada düzenlenen sergi, Atatürk portresi, kara tahta gibi Cumhuriyet mitlerini ele alıyordu. Emre Zeytinoğlu, Eliza Proctor gibi isimlerin, sanat ile siyaset ilişkisini ele aldığı serginin afişinin üzerine, Demok-rat Partililerce, 14 Mayıs Demokrasi Bayramında partinin afişi asılması nedeniyle sergi, düzenleyiciler ve sanatçıları tarafından sergi planlanandan önce kapatılmıştı.”

Garsergisi ise Ankara Garında ulusal ve uluslararası sanatçıları bir araya getiren kurumsal ve kamusal alanda yapılan işlerin ilk örneklerinden biri olma özelliği taşıyor. 1995 yılında Türkiyede Görsel Sanatları Destekleme Derneğinin Tabular ve Sanat Sempozyumuçerçevesinde Selim Birsel, Vahap Avşar, Claude Leon ve Füsun Okutanın girişimiyle düzenlenen sergideki Kurşun Uykusuve Son Damlaadlı işlerin ölen askerleri andırdığı vetoplumun moralini bozduğugerekçesiyle sergi açılışının ertesi günü, gar yönetimi tarafından toplatıldığını söylüyor Romi.

Küreselleşme-Devlet, Sefalet, Şiddetsergisi ise yine 1995te Beyoğlu Devlet Handa açılıyor. Prof. Ali Akayın küratörlüğünde açılan bu sergi, devletin bireylere uyguladığı şiddeti konu alıyordu. İsmet Doğan, Emre Zeytinoğlu, Ahmet Müderrisoğlunun aralarında bulunduğu sanatçıların çalışmaları yer alıyordu. Diğer iki sergi gibi kapatılması an meselesiydi, ancak 4. İstanbul Bienaline denk gelmesi nedeniyle kapatılmadı, bu durum serginin şansı oldudiyor Romi.

Peki, bu üç sergiyi bir araya getiren nedir, yalnızca kapatılmaları ya da kapatılmak üzere olmaları mı? Hayır elbette. Küratöryel yaklaşımda farklılık oluşturan bu üç sergi, galeri ve kültür merkezi gibi alışılagelmiş sergi mekânları ve tarihi yapılarda konumlandırılmadıkları gibi, içinde yer aldıkları mekânlarla bir müzakereye girişmiş. İçerik açısından da muhalif izler taşımaları ve tabii ticari olmayan kolektif girişimlere toplu bir bakış sağlamaları da, onları bir araya getiren temel nedenler.

O Zamanlar Konuşuyorduksergisinin en dikkat çekici çalışmalarından biri de, Ahmet Müderrisoğlunun İsimsizi. 1980-1995 yılları arasında, Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan haber ve fotoğraflardan derlenerek hazırlanan bu kolaj çalışması, devletin birey üzerinde uyguladığı şiddeti çarpıcı bir biçimde yansıtıyor. Bu anlamda, o zamanların vermek istediği mesajı en açık şekilde izleyiciye taşıyan çalışmalardan biri olarak karşımıza çıkıyor.

O Zamanlar Konuşuyorduk sergisi, 22 Nisan 2012 tarihine kadar SALT Galatada görülebilir.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler