Birçok kronik hastalığın sebebi hareketsizlik
Fethiye Ölü Deniz'de başlayan Likya Yolu Ultra Maratonu için düzenlenen basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Damcı, Türkiye'de ilk kez bir ultra maraton koşulacağını söyledi.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Taner Damcı, birçok kronik hastalığın, başta kalp ve şeker gibi hastalıkların hareketsizlik nedeniyle ortaya çıktığını belirterek, ''Bu maraton insan doğasına uygun bir şey aslında. O yüzden yapılamaz bir şey değil. Doğru antrenmanla, doğru strateji ile ultra maraton dahi koşulabilir'' dedi.
Kendisinin de çeşitli ultra maratonlar koştuğunu ifade eden Prof. Dr. Damcı, maratondan sonraki hayatının değiştiğini belirtti. Prof. Dr. Damcı, şöyle konuştu:
''Hem spor hayatım değişti, hem de dünyaya bakışım değişti. O yüzden bu aktivite, 'ülkemizde neden yapılmasın' diye bir soru aklıma geldi. Likya Yolu ilk aklıma gelen yerdi. Çünkü burası olağanüstü bir doğaya sahip. Hem de tarihi açıdan üzerinde antik şehirler olduğunu, Likyalılar'ın bu antik şehirlerde seyahat ettiğini biliyordum. Maratoncuların burada koşarken kendilerini tarihten bir kişi olarak hissetmelerini istedim. Doğa koşulları açısından da ileri derecede fiziki zorluk taşıyan bir maraton olacağı fikri ortaya çıktı.''
Prof. Dr. Damcı, günümüzde insanların teknolojik gelişmeler nedeniyle bedenlerini tanımadıklarına ve doğru şekilde kullanmadıklarına dikkati çekerek, ''Ama tarihte böyle değildi. İnsanlar bedenleriyle yaşıyordu. Bu yüzden birçok kronik hastalık, kalp ve şeker gibi hastalıklar hareketsizlikten dolayı ortaya çıkıyor. Bu maraton insan doğasına uygun bir şey aslında. O yüzden yapılamaz bir şey değil. Doğru antrenmanla, doğru strateji ile ultra maraton dahi koşulabilir'' dedi.
''Bir kilometreyi zor yürüyen insan, 40-50 kilometre koşuyor"
Ultra maratonda, sporcuların maraton öncesinde sağlık kontrollerini yapmak ve maraton sırasında olası durumlara müdahale etmek için sağlık personeli ve ekipmanlarıyla ultra maratona destek verdiklerini dile getiren Memorial Hastanesi Kardiyoloji uzmanı Uzman Dr. Deniz Şener de, bu maratonun iki ayağı olduğunu belirtti.
Şener, maratonun ülke tanıtımı için çok önemli olduğunu dile getirerek, ''Çok güzel bir tarihi yolda bunun yapılması ve insan sınırlarını zorlayan ve çok nadir insanın başarabildiği böylesine zorlu bir maratonun gerçekleşmesi bizim için de çok önemliydi'' diye konuştu. İnsan vücudunun adaptasyon yeteneği olan bir organizma olduğunu kaydeden Şener, günde bir kilometreyi zor yürüyen insanların zaman içerisinde çalışarak, günde 40-50 kilometre koşabilir hale geldiğini bildirdi.
Tip1 diyabet hastası Lilleoere
Ultra maratonda koşacak Tip1 diyabet hastası Soeren Kruse Lilleoere, ikinci kez ultra maraton koşacağını ve bundan önce 39 maraton tamamladığını söyledi.
Lilleoere, 22 yaşından bu yana Tip1 diyabet hastası olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
''Benim buradaki amacım bütün tip1 hastalarına model olmak. Ben sadece diyabet hastası olarak sadece normal bir hayatı sürdürmek zorunda değildim. Aynı zamanda bunların yanında sosyal bir hayatı, bir üniversite öğrencisi olarak sürdürmem gereken hayatı da devam ettirmek zorundaydım. Burada Tip1 diyabet ile beraber hayatımı esnek bir şekilde sürdürmem ve bu ikisini birlikte yürütmem gerekiyordu. Esnek bir şekilde insülin tedavisini gerçekleştirmek hayatı kolay ve şeker hedeflerini de mümkün kılıyor. Bu maratondaki zorluklarla, ancak şimdiye kadar yaptığım şeylerden öğrendiklerimle başa çıkabileceğim. 39 maratondan elde ettiğim tecrübeyle 40'ıncıyı koşacağım.
Amacım diyabetin farkındalığını artırmak, aktif ve salıklı bir yaşama tarzıyla diyabetin yönetilebilir bir hastalık olduğunu topluma göstermek. Yarışları başarı ile tamamlayarak insanların diyabet algılarını değiştirmek ve kendim gibi diyabet hastalarına ilham kaynağı olmak en büyük isteğimdir.''
''Tip1 günümüzde 10'lu yaşlara kadar düştü"
Ultra maratona destek veren Novo Nordisk'in Türkiye Genel Müdürü Dr. Şebnem Avşar Tuna da, amaçlarının diyabete dikkat çekmek olduğunu söyledi. Tuna, diyabetin, ulusların kendi sağlık politikalarında yer vermesi gereken kronik bir hastalık halini aldığını ifade ederek, şöyle devam etti:
''Bugün Birleşmiş Milletler, diyabeti kendi ajandaları içerisine, 'dikkat edilmesi ve uluslara özel çağrı yaparak, kendi tedavi politikalarının üretilmesi gereken bir hastalık' olarak kaydetti. Bugün diyabet hastalığını en önde gelen sebebi, günün hayat standartlarıdır. Beslenme şekli, sürekli evde oturmak, bilgisayar başında çok fazla vakit harcamak gibi. Artık ileri yaşta görülen Tip1 günümüzde 10'lu yaşlara kadar düştü. Halbuki egzersizle hem bunun önüne geçmek ve bunu bir basamak olarak kullanmak mümkün.''
Ultra maraton 240 kilometre sürecek
Kültür ve Turizm Bakanlığının destek verdiği ultra maratona, 15 koşucu katılıyor. Yaklaşık 240 kilometreyi bulması planlanan maratonun parkurları, maratoncuların güç sınırlarını zorlamaya odaklanarak düzenlendi. Belirlenen rota, deniz seviyesi ile 800 metrelik dağlık bölge arasında iniş ve çıkışlar içeriyor.
Kumsal, toprak yol, kayalık patikalar, iğne yapraklarının kayganlaştırdığı ormanlık arazi ve dik yamaçlar gibi farklı zemin koşulları ile tarih zenginlikleri ile gerçekleşecek maratonun zorluk düzeyi oldukça yüksek. Maratoncular, 240 kilometre boyunca çantalarında tüm ekipmanlarını taşıyacaklar. Ancak herhangi bir olumsuzluğa karşı, yaklaşık olarak her 10 kilometrede bir sağlık ekibi konuşlanarak, olası sağlık durumlarına müdahale edilebilecek. Ultra maraton, 17 Ekim Pazar günü tamamlanacak.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?