Boğaz'ın temizliği için ''engel'' tanımadı

Deniz Temiz TURMEPA Derneği'nin ''Her kulaç denize bir nefes'' projesi kapsamanında, Bahçeşehir Üniversitesi'nin önünden boğaza giren Kemal Özdemir, yaklaşık 2 kilometrelik mesafeyi 55 dakikada yüzerek Ortaköy'e çıktı.

Proje kapsamında Türkiye'nin 5 ayrı bölgesinde yüzecek olan Özdemir, 9 yaşında geçirdiği trafik kazası sonucu sol kolunu kaybetti. Buna rağmen hayata küsmeyen ve spor ile yaşama tutunan 51 yaşındaki Özdemir, İstanbul Boğazı'nda güçlü akıntıya karşı yüzerek hem sosyal bir projeye destek verdi hem de bütün engelli yurttaşlara su sporlarına yönelmeleri için teşvik etti.

Maratonda dünya şampiyonluğu bulunan, 2008 Pekin Paralimpik Oyunları'nda mücadele eden ve triatlon sporunda da 2016 Olimpiyatları'na katılmayı hedefleyen Özdemir, böyle bir projede yer aldığı için çok mutlu olduğunu söyleyerek, denize girdiğine inanılmaz kötü bir kokuyla karşılaştığını belirtti. Yüzerken nefes almakta zorlandığını dile getiren Özdemir, ''Yüzerken, bazı yerlerde oksijen alıp veremedim. Nefes almadan yüzmeye çalıştım. Başım yukarda yüzdüğüm için çok yoruldum. Boğazın ortasında kulaç atarken pet şişeler ve naylonlarla da uğraştım. Burada balık yaşamaz. Burada hiçbir şey yaşamaz. Deniz boğuluyor ve oksijensiz kalıyor. Buna müsaade etmemeliyiz'' dedi.

"Yüzerken denizde nefes almak imkansız''

Ormanları korunduğu gibi denizlerin de korunması gerektiğini aktaran Özdemir, Karadeniz, Çanakkale ve Antalya'da da bu proje kapsamında yüzeceğini ifade ederek, ''Herkese bu projeyi anlatmak zorundayız. Denizler çöp değil bizim evimizdir. Ailemize sahip çıktığımız gibi denizlere sahip çıkmamız lazım. Çünkü oksijen yetersizliğinde boğuluyor deniz. 44 yıldır sporun içindeyim, beni en çok zorlayan bu oldu. Yüzerken denizde nefes almak imkansız'' diye konuştu.

Türkiye'de engellilere bakış açısının iyi olmadığını vurgulayan Kemal Özdemir, engellilere sorun çıkartılmadığı taktirde neler yapabileceklerini gösterdiklerini belirterek şunları söyledi:
''Engelli diye bir şey yoktur. Engeli ortadan kaldıracak sebepler yok olduğunda, engellilerin neler yapabileceği ortadadır. İşte en büyük örnek benim. Koşuyorum, yüzüyorum, bisiklete biniyorum. Benden çok daha yetenekli çocuklar var ama maalesef evden çıkmıyorlar. Türkiye sanırım engelsiz olan bir ülke. Sokakta hiç görmüyorum engelli vatandaşları. Avrupa'da sokakta engelliler var ve rahatça spor yapıyorlar. Demek ki biz çok sağlıklı bir toplumuz.''
 

''İnsanların engelli bakışı bizi engelliyor''

''Koşan adam'' lakaplı Kemal Özdemir, engellileri sıradan insanlardan farkının olmadığını sadece kişilerin kendilerine bakış açılarının değişik olduğunu dile getirerek, ''İnsanların engelli bakışı bizi engelliyor. Down sendromlu bir çocuk (Caner Ekin) çıkıp boğazı yüzerek geçebiliyorsa, demek ki bizde çok yetenek var demektir. Bu yeteneği ortaya çıkarmak yasalarla olmaz, sadece sevgiyle olur'' şeklinde konuştu.

Ailelere de seslenen milli sporcu, ''Sınırlar koyarsanız sınırların içinde kalırsınız. Aileler sınırlı olmamalı. Ne isterseniz başarabilirsiniz. Çocuklarınıza sınır koymayın'' diyerek sözlerini tamamladı.