Bu ağrı toplumun yüzde 80'inde var

Selekler, yaptığı açıklamada, baş ağrısının toplumda en çok karşılaşılan rahatsızlıklardan biri olduğunu, en sık gerilim tipi baş ağrısı ve migrenle karşılaşıldığını söyledi. Gerilim tipi baş ağrısının toplumun yüzde 70-80'inde, migreninse yüzde 15-20'sinde görüldüğünü aktaran Selekler, her iki tip baş ağrısının da tetikleyicilerinin benzer olduğunu belirtti.

Baş ağrısında en başta gelen faktörlerin, fiziksel ve ruhsal yıpranmalar olduğunu ifade eden Selekler, şunları söyledi:

"Fiziksel yıpranmanın en başında az veya çok uyku, düzensiz beslenme gelir. Ruhsal yıpranma deyince ön sırada gelen faktörler, depresyon ve endişedir. Bu her iki grup risk faktörü hayatınızın bir döneminde kalıcı ve kronikleşen baş ağrılarınıza neden olmakla kalmaz birçok sistemler üzerinde de olumsuz etkiler yaratacaktır. Dolayısıyla baş ağrısının altında yatan kök neden, mutlaka tespit edilip, ona karşı önlemler alınmalıdır."

"Alınacak ilk önlem korunma"

Selekler, her iki tip baş ağrısı için de alınacak ilk önlemin "korunma" olduğunu vurgulayarak, baş ağrılı kişilerin özel ve iş yaşantılarında kendilerine bir özen göstermeleri gerektiğini kaydetti. Yaşam tarzında değişiklik yapılarak bu rahatsızlığın önlenebileceğini bildiren Selekler, baş ağrısı çeken kişinin, işine iyi konsantre olamayacağını, aile yaşantısının aksayabileceğini, kendine ve hobilerine vakit ayırmasının zorlaşacağını belirtti. Doğru tanı ve tedaviyle yüzde 100 başarı sağlamanın mümkün olduğunun altını çizen Selekler, şöyle devam etti:

"Baş ağrısı tedavisinde kilit nokta, hasta-doktor iletişimidir. Her hastanın kendi bünyesine özgün baş ağrısı tetikleyicileri bulunur. Bu nedenle hasta kendi tetikleyicilerini tanımalıdır. Baş ağrısı tedavisinde çok sayıda ve yüksek dozda ilaç kullanmak doktorun tercih ettiği bir yöntem değildir. Bu nedenle, hasta elinden geldiğince tetikleyicilerden sakınmalı, ilaçlara olan ihtiyacını azaltarak doktoruna yardımcı olmalıdır.
Kronik baş ağrılarının tedavisinde izlenen yol, hastaya koruyucu tedavi başlamak ve ağrı sıklığını ayda 1-2'ye kadar indirmektir."