'Bu hukuk sistemi Türkiye'ye dar geliyor'

AKP Grup Başkanvekili Suat Kılıç, Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu'nca (TŞOF) Canik ilçesi Meşe Tesisleri'nde düzenlenen kahvaltıda şoför esnafıyla bir araya geldi. Federasyonun başında Fevzi Apaydın'ın bulunması nedeniyle şoför esnafının şanslı olduğunu ifade eden Kılıç, yaşanan sıkıntıların giderilmesi noktasında Apaydın ile birçok kez bir araya geldiklerini ve söz konusu sıkıntıların giderildiğini kaydetti.

Küresel ekonomik krize işaret eden Kılıç, şunları söyledi: ''Bir yol tutturduğunuz zaman siyaset de o yoldan gidiyor, hukuk ve demokrasi de o yoldan gidiyor, Türkiye ekonomisi de o yoldan gidiyor. Dünyanın ekonomik krizle boğuştuğu bir dönemde Türkiye bu ekonomik krizden en önde çıkan ülke oldu. Dünya, IMF'nin kapısında kredi talep ediyor. Dünya küresel krizle sarsılırken biz Türkiye Hükümeti olarak IMF'yi gönderdik. IMF'ye 24 milyar dolar olan borcu da 7.5 milyar dolara indirdik. Bu kadar kuvvetli, bu kadar sistemli bir yapıyla hareket ediyoruz.''

Türkiye'nin enerji açığı

Konuşmasında Türkiye'nin enerji açığına da işaret eden Kılıç, ''Türkiye'de 2010 yılı temmuz ayında elektrik tüketimi 2009'un temmuz ayına göre yüzde 13 artış gösterdi. Hava sıcak, sanayide üretim artıyor, klimalar çalışıyor. Türkiye'nin inanılmaz derecede bir elektrik ihtiyacı var'' dedi. Elektrik açığı nedeniyle zaman zaman kesintiler yaşandığına dikkat çeken Kılıç, şöyle devam etti: ''4 sene önce Mardin'in Dargeçit ilçesinde sayın Başbakan Erdoğan, Ilısu Barajı'nın temelini attı. Keban Barajı'ndan sonra Türkiye'nin en büyük hidroelektrik santrali olacak bir proje. Maliyeti 5 milyar dolar. 4 yıl önce temelini attığımız bu barajı bitirebildik mi? Hayır. Temel, attığımız vaziyette duruyor. Nedeni ise idare mahkemesi, kamulaştırma işlemlerinin yürütmesini durdurdu. Bir söz vardı hani 'Su akar Türk bakar', bizim tüm gayemiz o sözü tersine çevirmek oldu; 'Su akar Türk bakmaz'. Türk baraj yapar, santral kurar elektrik üretir. Ama idare mahkemesi yürütmeyi durdurdu. Baraj için şu an bir çivi dahi çakamıyoruz. Komşumuz olan bütün ülkelerde nükleer santraller var. Allah korusun bir nükleer santral kazası olsa ha Mersin'deki santral, ha Çernobil'deki santral. Aynı şekilde etkiliyor.''

'Eğer Anayasa Mahkemesi bu kanunu iptal ederse geçmiş olsun'

Hükümet olarak 2 nükleer santral kurma kararı verdiklerini belirten Kılıç, ''Türkiye'nin 50 yıllık rüyası. Kanunu çıkardık. CHP bu kanunu iptal ettirmek için Anayasa Mahkemesine başvurdu. Bekliyoruz. Eğer Anayasa Mahkemesi bu kanunu iptal ederse geçmiş olsun'' diye konuştu. Türkiye'nin yabancı sermayeye ihtiyacı olduğunu da söyleyen Kılıç, ''Yabancılar, parasını getirecek yatırım yapacak. Biz onlara hammadde satacağız, gençlerimiz burada çalışacak, üretilen malın dışarıya ihracında vergi alacağız. Yani her adımında para kazanacağız. Yabancı sermayenin gelmesi lazım. Kendi yağınla kavrul dönemi bitti. Komşunun yağına ihtiyaç var. 2001'de biz iktidara gelmeden önceki sene Türkiye'ye gelen yabancı sermaye miktarı 1 milyar dolar. Devede kulak. 2008'e kadar biz çalışmalarımızla bu rakamı 22 milyar dolara çıkarttık'' dedi.
 

'Bu Anayasa'nın içinde daha fazla büyüyemiyoruz'

Hizmet etmeye gayret ettiklerini belirten Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yapılan hizmetleri siz biz fark edemiyoruz. Yabancı ülkelerden tatil için Türkiye'ye gelen gurbetçi vatandaşlar fark ediyor. Türkiye gelişiyor, Türkiye büyüyor ve bu hukuk sistemi Türkiye'ye dar geliyor. Bu Anayasa'nın içinde daha fazla gelişemiyor, büyüyemiyoruz. Ayakkabı ayağını sıkıyorsa başın da ağrır, böbreğin de ağrır, her yerin ağrır. Biz Anayasa'nın değiştirilemez hükümlerine dokunmuyoruz. Bu Anayasa'nın değişmesi gereken, toplumun ihtiyaçlarına cevap verir hale gelmesi gereken hükümlerinden hareket ediyoruz.'' Kılıç, katılımcılara Anayasa değişikliği paketinde yer alan maddeleri tek tek anlatırken, herkesin 12 Eylül'de sandığa giderek oy kullanmasını istedi.