"Bu kafayla daha çok yanağımız okşanır"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Obama'nın Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili sözlerine "El bebek gül bebek okşanacak, aldatılacak ülke değiliz" sözlerine tepki gösterdi. Bahçeli, "Bu kafa ile gidilmesi halinde daha çok yanaklar okşanacak, daha çok sırtlar sıvazlanarak, daha çok tıpışlanarak, daha nice pozitif enerjiler yüklenerek milli meselelerde yeni hezimetler karşımıza çıkacaktır" diye konuştu.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.04.2009 - 08:05

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Obama'nın Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili sözlerine "El bebek gül bebek okşanacak, aldatılacak ülke değiliz" sözlerine tepki gösterdi. Bahçeli, "Bu kafa ile gidilmesi halinde daha çok yanaklar okşanacak, daha çok sırtlar sıvazlanarak, daha çok tıpışlanarak, daha nice pozitif enerjiler yüklenerek milli meselelerde yeni hezimetler karşımıza çıkacaktır" diye konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında Ermenistan'la ilişkiler ve ABD Başkanı Barack Obama'nın 24 Nisan'daki 'soykırım' iddialarıyla ilgili sözlerini değerlendirdi. Konuşmasına dün İstanbul'da yaşanan operasyonda yaşamını yitiren polis memurunun ailesine başsağlığı dileyerek başlayan Bahçeli, geçen hafta yapılan 23 Nisan törenlerinin milletvekillerinden yeterli ilgiyi görmemesini de eleştirdi. Bahçeli, 23 Nisan 2009 günü sabahın erken saatlerinden itibaren yapılan toplantı, tören ve kutlamaların milletimizin vekilleri tarafından önemsenmemiş olması, 89 yıl önceki kurucu iradenin bugün şuur ve vicdanlarda ne kadar anlam bulduğunun sorgulanmasına neden olmuştur" dedi.
 

DTP ve Pervin Buldan'a eleştiri

Geçen hafta DTP'nin Meclis Genel Kurulu'nda yaptığı oturma eylemini de hatırlatan Bahçeli, "Bu vahim olayın bu noktaya gelmesinde, bölücü ve ayrılıkçı heves ve tahrikler kadar AKP hükümetinin sergilediği gafletin büyük sorumluluk payı vardır. Başbakan Erdoğan'ın ayrımcı ve kimlikleri okşayan siyaseti meyvelerini vermeye, TBMM üyesi sıfatını taşıyanlar tarafından bile bölünme, ayrılma, federasyon çağrıları alenen yapılmaya başlanmıştır. Son olarak Türkiyemizin bir bölgesindeki seçim sonuçlarından ayrı bir devletin sınırlarını tanımlama çabası ihanetin hangi boyutlara ulaştığını, hükümet eliyle hangi noktalara gelindiğini göstermesi bakımından ibret verici olmuştur" diye konuştu.

"Başbakan ne yaptığını bilmiyor"

Grup toplantısının büyük bölümünü Ermenistan'la ilişkiler ve Obama'nın 24 Nisan'daki sözlerine ayıran Bahçeli, gelişmelerle ilgili TBMM ve Türk milletinin el yordamıyla ne olduğunu anlamaya çalıştığını kaydetti. Gelişmelerle ilgili TBMM'ye bilgi verilmemesini eleştiren Bahçeli, Erdoğan'ın açıklamaları ile Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamalarının birbiriyle çelişkili ifadeler içerdiğini kaydederek "Başbakan Erdoğan bu konuda ayaküstü yaptığı çelişkili açıklamalar dışında tutarlı bir duruş ortaya koyamamış, zihin bulanıklığı içinde ne yaptığını bilmeyen bir Başbakan portresi çizmiştir" dedi.
 

"Gölge Dışişleri Bakanı'nın konumu ve rolü ne"

Yapılan açıklamalarla Başbakan ve hükümetinin kamuoyu önünde bağlayıcı yükümlülük altına girdiğini vurgulayan Bahçeli, şunları söyledi:
"Başbakan'ın bu tutarsız beyanlarının kendi Dışişleri Bakanlığı ve Ermenistan Cumhurbaşkanı tarafından yalanlanması ve buna karşılık Başbakan'ın sessizliğini koruması normal ve kabul edilebilir bir durum değildir. Bu durumun köklü devlet gelenekleriyle devlet sorumluluğu ve ciddiyetiyle bağdaşmadığı inkar edilemez bir gerçektir. Bu keşmekeş ortamında kamuoyunun cevabını bulamadığı diğer bir garabet de bu işin sahibinin ve siyasi sahibinin ve siyasi sorumlusunun kim olduğudur. Ermenistan'la yürütülen gizli müzakere sürecini Sayın Cumhurbaşkanı mı Sayın Başbakan mı yönlendirmektedir? Kamuoyunun önüne pek çıkmayan gölge Dışişleri Bakanı'nın bu süreçteki konumu ve rolü nedir? Sayın Başbakanın yapması gereken milli iradenin yegane temsilcisi ve tecelli ettiği organ olan TBMM'ye bu sürecin karanlıkta kalan tüm yönleri hakkında bir an önce tatmin edici bilgi vermesi ve bu yolla kamuoyunu aydınlatarak, giderek derinleşen endişe ve tedirginlikleri gidermesidir."
 

"Misak-ı milli sınırlarını yeniden müzakere edeceksiniz"

Bahçeli konuşmasında, Başbakan Erdoğan'a "Ermenistan kara sınırını belirleyen 1921 Kars anlaşmasını açıkça tanımadan ve bunu resmi kayda geçirmeden; Türkiye'nin toprak bütünlüğünü sorgulayan iddialarını ve Ağrı Dağını devlet amblemi olarak kabul eden yasal düzenlemelerini geri almadan Ermenistan'la diplomatik ilişki kurup kara sınırını açmayı düşünüyor musunuz?" diye sordu. Erdoğan'a "1923 Lozan anlaşması ile tescil edilen Misak-ı Milli sınırlarını tartışmaya açıp yeniden müzakere mi edeceksiniz?"sorusunu da yönelten Bahçeli, AKP hükümetinin son Erivan açılımının odağında sözde soykırım iddialarıyla ilgili Ortak Tarih Komisyonu kurulmasına ikna etmek olduğunu söyledi. Erdoğan'a "Dağlık Karabağ sorunu uluslararası hukuka göre Azerbaycan'ın kabul edebileceği bir çözüme kavuşturulmadan Ermenistan'la ilişkileri daha da ilerletmeyi düşünüyor musunuz?" diye de soran Bahçeli, "Sayın Başbakan'ın bu sorulara vereceği cevaplar Ermenistan'la sonuçlandırılan çerçeve anlaşmasının gerçek niteliğini, Türkiye'nin çıkarlarına ne derece uygun olduğunu ve Azerbaycan'ın bu süreçte dışlanıp dışlanmadığını ortaya koyacaktır. Bunu yapmayıp sis perdesini sürdürmek isterse, bu durumda AKP hükümetinin tam anlamıyla bir gaflet yoluna girdiği sonucuna varılması kaçınılmaz olacaktır" diye konuştu.
 

"El bebek gül bebek" tepkisi

Bahçeli grup toplantısında ABD Başkanı Barack Obama'nın 24 Nisan'daki sözde soykırım iddialarıyla ilgili sözlerini de eleştirdi. Obama'nın sözlerinin kabul edilemez olduğunu ifade eden Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın yaptığı "Türkiye el bebek gül bebek okşanacak, aldatılacak bir ülke değildir" sözlerine de tepki gösterdi. Bahçeli, "Bir yabancı devlet başkanının ağzından çıkmış bu sözleri doğru okumaktan ısrarla kaçarak, bunun siyaseten söylenmiş seçim vaadleri olarak yorumlanması ve kendince tevil ve mazur görme ve gösterme arayışı Başbakan'ın aczini örtememiştir. Bu kafa ile gidilmesi halinde daha çok yanaklar okşanacak, daha çok sırtlar sıvazlanarak daha çok tıpışlanarak, daha nice pozitif enerjiler yüklenerek milli meselelerde yeni hezimetler karşımıza çıkacaktır." diye konuştu.
 

"İstanbul'u gezdireceğinize Iğdır'a götürseydiniz"

Cumhurbaşkanı Gül'ün Obama'nın açıklamalarına ilişkin 'katılmadığım yerler var' dediğini de hatırlatan Bahçeli, "Obama'nın bu mesajındaki hangi görüşlere katılınmakta, hangileri paylaşılmaktadır?" diye sordu. Obama'nın tarihi gerçekleri bilmediğinin iddia edildiğini kaydeden Bahçeli, hükümete "Madem ki tarihi gerçekleri bilmediğini iddia ediyorsunuz, tarihin hakemliğini ortaya koyuyorsunuz, o halde Obama'yı İstanbul'da gezdireceğinize, Iğdır'a kadar götürüp Ermeniler tarafından katledilmiş millet evlatlarının anısına yapılmış anıtı ve toplu katliamların acılarını gösteren müzeyi gösterseydiniz, Obama'nın yanında belki siz de acı gerçeklerle uyanırdınız:" diye seslendi.
 

"Türkiye karar arefesinde"

Bahçeli, yaşanan gelişmelerin ardından Türkiye'nin bir karar arefesinde olduğunu da belirterek şöyle konuştu:
"Türkiye'nin her yıl '24 Nisan sendromu' yaşamaya mahkum ve mecbur bir ülke olması düşünülemeyecektir. Bu duruma bir son verilmesinin artık zamanı gelmiştir. Obama'nın son açıklaması, bu sendromun prangasından kurtulmak için bir dönüm noktası olarak görülmelidir. Bu durumda hükümetin yapması gereken 24 Nisan öncesi Ermenistan'la ilişkiler konusunda giriştiği manevraların bir sonuç vermediğini görmesi ve Ermenistan politikasını Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda gözden geçirmesidir."

Türkiye'nin tarihi üzerinden artık ödeyeceği bir bedel kalmadığını, 'soykırım' suçu işlemiş ezik, lekeli ve yaralı bir millet konumuna düşürmeye hiç kimsenin gücünün yetmeyeceğini ifade eden Bahçeli, AKP hükümetinin bu basireti ve dirayeti göstermesi halinde MHP'nin destek olacağını söyledi.
 

"Başbakan'ın hiddetinden Azerbaycan da nasibini aldı"

Bahçeli, Türkiye'nin Ermenistan'la yakınlaşması karşısında Azerbaycan'ın haklı endişe duyduğunu ve yalnızlık duygusuna kapıldığını belirten Bahçeli, Erdoğan'ın Azerbaycanlı milletvekillerine yönelik eleştirilerine de tepki gösterdi.

Bahçeli "Son dönemde Başbakan Erdoğan ciddi bir üslup sorunu yaşamakta, kontrolsüz bir şekilde siyasi terbiye ve nezakete sığmayan sözlerle herkese çatmaktadır. Gaflet yoluna sapanların bunu yüzlerine vuranları ucuz klişelerle suçlamaya hakları yoktur. Bu yolla kendilerini aklamaları da mümkün değildir. Başbakan'ın hiddetinden muhalefetin yanı sıra Azerbaycan'ın da nasibini almış olması alışılagelmiş bir durum sayılmaz. Muhalefet milletvekillerini kendisine biat eden kadrolu memurlar gibi gören, asgari siyasi nezaket dışına çıkarak Azerbaycanlı bayan milletvekillerini 'yalan-yanlış konuşarak ortalığı karıştıran fitne unsurları' olarak suçlayan bu kafa yapısının sağlıklı bir hali yansıtmayacağı ortadadır. Erdoğan terbiye, nezaket ve hakkaniyetin Türk kültürünün ve üslubunun temeli olduğunu bu vesileyle hatırlamalı ve Türk terbiyesi ve aziz milletimizin üslubuyla uyum sağlamaya çalışmalıdır" diye konuştu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler