'Bu millet, tezgaha gelmedi'

Başbakan Erdoğan, Erzincan'da Kızılay Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış törenindeki konuşmasında, 2006'da hayatını kaybeden Erzincanlı halk ozanı Ali Ekber Çiçek'in sazıyla, sözüyle, nefesiyle, her zaman birliğin, beraberliğin, dayanışmanın türkülerini söylediğini bildirdi.

Bugün Erzincan'a yeni yollar, yeni bir havaalanı terminali kazandırdıklarını ve bunun açılışını yaptıklarını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
''Havaalanının terminalini gördünüz değil mi? Eskiden neydi? Kulübe. Şimdi modern bir terminal binası, tamamen çelik konstrüksiyondan. Niye böyle yaptık? Burası deprem bölgesi. İstedik ki bundan etkilenmeyen bir havaalanı terminal binasına sahip olalım. Bunu yaptık.
Bununla kalmadı. Şimdi ben Erzincanlı kardeşlerime sesleniyorum. Çevreyolu güzergahında, şehre girerken kentsel dönüşüm değişim kapsamında oralardaki mahalleler var. İşimizi kolaylaştırın. Bir an önce onları yıkalım. Gayet güzel, toplu konut idaremizle buralara modern binaları inşa edelim. Size yakışanı inşa edelim. Orada yine siz oturacaksınız. Başkası değil. Çünkü size yakışan bu. Ama bunları biz size yakıştıramıyoruz. Bunu istiyoruz.''

Erdoğan, şöyle devam etti:
''Erzincan'da bir hususun özellikle altını çizmek istiyorum... On yıllardır, Türkiye'nin kalkınmasını, ilerlemesini, büyümesini engellemek için, bizi oyalamak için çeşitli kirli senaryolar, kirli oyunlar devreye sokuldu. Bin yıllardır birbirine kenetlenmiş, birbirine dost olmuş, akraba olmuş, hatta kardeş olmuş bu milleti birbirine düşürmek için çok kirli tezgahlar devreye sokuldu. Allah'a hamdolsun... Bu millet, engin ferasetiyle bu oyunlara gelmedi, bu tezgaha gelmedi, bu tuzaklara düşmedi... Alevilik–Sünnilik üzerinden aramıza nifak sokmaya çalıştılar. Kürtlük-Türklük üzerinden aramıza nifak sokmaya çalıştılar. Gerici-ilerici dediler, aramıza fitne sokmaya çalıştılar. Hiç birisine eyvallah demedik, hiç birisine boyun eğmedik. Bütün o kirli tahriklere, kirli provokasyonlara rağmen biz her zaman bir olduk, iri olduk, diri olduk. Şunu asla unutmayın; biz birbirimize ne kadar kenetlenirsek, ne kadar bir olursak, işte Hacı Bektaş Veli'nin de dediği gibi o kadar iri olur, o kadar diri olur, o kadar güçlü oluruz. Yapay tartışmaları, nifak ve fitne oyunlarını bozduğumuz müddetçe Allah'ın izniyle bizi hiç kimse tutamaz...
Onun için etnik milliyetçilik yapmayacağız, dinsel milliyetçilik yapmayacağız, bölgesel milliyetçilik yapmayacağız. Hep birlikte Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı çatısı altında toplanacağız. 780 bin kilometre karelik vatan toprakları için, her şey Türkiye için diyeceğiz. Herkes inancını özgürce yaşayacak. Çünkü demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin gereği budur.''

Türkiye'nin son 8 yılda 3 kat büyüme kaydettiğini belirten Başbakan Erdoğan, milli geliri 230 milyar dolardan aldıklarını, geçen yıl sonu itibarıyla 730 milyar dolara çıkardıklarını anlattı. İhracatı 36 milyar dolardan 114 milyar dolara çıkardıklarını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

''Dün şubat ayı ihracatı açıklandı; geçen yılın aynı ayına göre yüzde 24'lük artışla 10 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik. Bu bir aylık. Yine dün Şubat ayı enflasyon oranları açıklandı. Enflasyon artışı aylık 0,7 ve yıllık yüzde 4,16 oldu, nerelerden nerelere geldik. Bu ülke 3 haneli enflasyonu gördü. Yüzde 100'ün üzerinde enflasyonu gördü. Biz geldiğimizde 8 yıl önce yüzde 30. Ama şimdi 4,18. Bakınız nereden nereye... Bu ne demek biliyor musunuz? Son 41 yılın en düşük enflasyon oranlarını yakalamış bulunuyoruz. Bir tarafta küresel finans krizi, işte bir tarafta Türkiye. Kendi kaynaklarımızla, IMF ile değil. Bizden önce iktidarda kimler vardı biliyorsunuz. MHP vardı, DSP vardı, ANAP vardı. 30 milyar dolar IMF'den borç aldılar. Bize 23,5 milyar dolar borç da bıraktılar. Biz ödedik, ödedik şu anda 5,5 milyar dolar borcumuz var IMF'ye. Onlar borçlandı biz ödedik. Milli banka, Merkez Bankası'nın kasasında ne vardı biliyor musunuz, 27,5 milyar dolar. O Merkez Bankası'nın kasasında şimdi ne var biliyor musunuz? 82 milyar dolar var. Bir tarafta milliyetçiyim diye hava atacaksın, ondan sonra kasalardan ses gelecek tın tın diye. IMF'nin kapısında kim sıraya girdi, siz. Kim borç temizliyor, biz. Farkımız bu. Bunlar aynı hiç bir birinden farkı yok. CHP'si de aynı MHP'si de aynı. Bir birinden farkı yok. Ben şimdi diyorum ki, MHP'ye, CHP'ye gönül veren kardeşim. Bak gerçekler ortada, bu oyunu hep beraber bozalım.''

Türkiye'nin yeni bir döneme girdiğinin altını çizen Erdoğan, ''12 Haziran'la yeni bir dönem. Bak biz 4 yılı konuşmayacağız, biz 2023'ü konuşacağız. Cumhuriyetimizin 100. yılını konuşacağız ve Cumhuriyetimizin 100. yılında artık dünyanın ilk 10 ekonomisi içerisinde yer alan bir Türkiye'yi konuşacağız. Bu olur mu, olur. Biz lafla konuşmuyoruz. Göreve geldik Türkiye 26. sıradaydı dünya ekonomileri arasında. Şimdi 17. sırada. 26'dan 17'ye 8 yılda çıkardık. Ne demek bu 9 basamağı birden atlattık. 8 yılda önümüzde 12 yıl var. Evvelallah 12 yılda da biz 7 basamağı aşarız. Bu işi bitiririz'' dedi.
Tüm bunları, istikrarla, güvenle başardıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, bundan sonra da aynı kararlılıkla yola devam edeceklerini kaydetti.

Başbakan Erdoğan, ''Eğer birbirimize daha fazla güvenirsek, bu itimatınızı bize daha da fazlasıyla artırırsanız, bilesiniz ki Türkiye bunun daha fazlasını gerçekleştirecek güç ve kapasitededir'' diye konuştu.

 

''Tunceli'ye siz üniversite kuramazsınız diyenler vardı''

Erzincanlılar'ın kendilerinden üniversite istediğini anımsatan Başbakan Erdoğan, kendilerinin de 2006'da Erzincan'a üniversiteyi getirdiklerini söyledi.
Erzincan Üniversitesini her geçen gün güçlendirdiklerini belirten Erdoğan, üniversitenin 7 fakülte ve meslek okulları ile bölgede her geçen gün güç kazandığını bildirdi.
Erzincan'ın çocuklarının artık Erzincan'ın dışına gitmeyeceğini dile getiren Başbakan Erdoğan, anne ve babaların da evlat özlemi çekmeyeceğini kaydetti.

Buralara kolay gelmediklerini belirten Başbakan Erdoğan, ''Bize, Tunceli'ye siz üniversite kurmazsınız diyenler vardı bu parlamentoda. Peki Tunceli'ye üniversite kurmazsınız diyenlere sesleniyorum. Tunceli'ye üniversiteyi kurduğumuz zaman bunlar kalkıp da, 'teşekkür ederiz' bile diyemediler. Çünkü onların zihniyetinde, onların yapısında böyle bir şey yok. Onlar sadece beyaza kara derler. Karaya beyaz derler. Varsın öyle desinler'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Erzincan'a 8 yılda kazandırdıkları hizmetler hakkında da bilgi verdi.
2002'de 2 bin 220 olan yurt yatak kapasitesini 3 bin 246'ya çıkardıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, bu yılın yatırım programında yer alan 500 yatak kapasiteli yeni bir yurdu da 2011- 2012 eğitim öğretim yılında hizmete açacaklarını bildirdi.

Üniversite öğrencilerinin kredi ve burs miktarını da artırdıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, ''Biz gelmeden önce ne alıyorlardı? Üniversite öğrencisi 45 lira alıyordu. Şimdi ne alıyor, 240 lira alıyor. Kredi yurtlarda kalıyorsa da 150 lira beslenme yardımı veriyoruz, 390 lira. Master öğrencisi ise aylık 480 lira, doktora öğrencisi ise 720 lira alıyor. Kim müracaat ediyorsa etsin hepsine veriyoruz, kapıdan geri çevirmek yok. Yolsuzlukların egemen olduğu bir Türkiye'de bunları yapamazsınız. Bizden önce yolsuzluklar vardı yapamıyorlardı ama şimdi bunlar aşıldı'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, Erzincan'da Ocak 2010 itibarıyla aile hekimliğine geçtiklerini belirtti. Erdoğan, Erzincan'da sağlık hizmetleri için 74 milyon lira harcama yaptıklarını bildirdi.
Başbakan Erdoğan, yaptığı konuşmanın ardından eski başbakanlardan Yıldırım Akbulut, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem, milletvekilleri ve diğer yetkililerle birlikte, aralarında Erzincan Havaalanı Terminal Binası, MOBESE Kent Güvenlik Yönetim Merkezi, okullar, yollar, spor, sağlık, telekomünikasyon ve belediye yatırımlarının toplu açılışını kurdele keserek gerçekleştirdi.