'Bu milletin yakasından düşme zamanın geldi!'

Gümüşsuyu'ndan Taksim'e gelen Kılıçdaroğlu, The Marmara Oteli önünde vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. Kılıçdaroğlu, korumaların çabalarına rağmen ezilme tehlikesi geçirdi.  Taksim'deki eylemcilerin sevgi gösterileriyle karşılaşan Kılıçdaroğlu, Taksim'dek kısa bir süre katıldıktan sonra alandan ayrıldı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin,  "Genel Başkanımız bu olaya bir siyasi parti damgasını vurmak istemedi." dedi. Keskin, "Bu, bir halk hareketidir, burada değişik inançta, değişik partiye mensup yurttaşlarımız var. Halk hareketine gölge düşürmemek istemiştir. Şu an İstanbul'dadır.  Dolayısıyla buraya gelerek farklı anlayıştaki insanlarımızın rahatsız olmasına neden olacak herhangi bir olumsuz gelişmenin önüne geçmek amacıyla yürüyüşe katılmamıştır." diye konuştu.

Beşiktaş Meydanı'nda toplanan CHP'liler, Dolmabahçe üzerinden yürüyerek Taksim Meydanı'na geldi.

CHP genel başkan yardımcıları Umut Oran, Muharrem İnce, Adnan Keskin, Erdoğan Toprak ile Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil ve milletvekilleri, partililerle Taksim'e girdi.

"Arkadaşlarımız ve bütün milletvekillerimiz Taksim'de olacaklar''

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Taksim'den önce, Atatürk Havalimanı VIP Salonu'nda gazetecilere açıklama yaptı. Kadıköy Mitingi'nin bir ay önce alınan kararla planlandığını hatırlatarak, ''Ama Türkiye'de önemli gelişmeler var, önemli değişimler var. İstanbul'da, İstanbul kaynaklı, bütün Türkiye'ye etap etap yayılan bir halk direnişi var, halk hareketi var. Arkadaşlarımızla değerlendirdik. Saat 16.00'da yapacağımız mitingi iptal ettik. Arkadaşlarımız ve bütün milletvekillerimiz Taksim'de olacaklar'' diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Birisinin burnu kanarsa sorumlusu CHP olacaktır'' şeklindeki sözlerini şöyle değerlendirdi: ''Sayın Başbakan 'Birisinin burnu kanarsa sorumlusu CHP olacaktır' demiştir. Neye dayanarak bunu söylüyor? Polisine güvenerek mi söylüyor? TOMA'lara güvenerek mi bunu söylüyor? Devletin görevi yurttaşın güvenliğini sağlamaktır. Devletin görevi, eylem yapan yurttaşın hakkını korumaktır.'' 

Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylarda yurttaşların yasalardan kaynaklanan haklarını koruduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, İstanbulluların kentine, ağacına ve doğasına sahip çıktığını belirterek, ''Ama bütün bunları talan eden bir diktatör var. O diktatörün adı; Recep Tayyip Erdoğan'dır. Herkes bunu çok iyi bilsin'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'nin başını belaya soktuğunu savunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Dün gece kendisini tekrar uyardım. 'Gezi Parkı'yla ilgili olarak, yargı karar verdi. Karara uyacağını açıkla.' Birinci koşul buydu. 'Polislerini geri çek.' İkinci koşul bu. 'Halk bırak eylem yapsın, enerjisini boşaltsın.' Üçüncü koşul da bu. Hala CHP'yi suçlayarak kendisini kurtaracağını sanıyor. Sen bu ülkenin başına bela oldun Recep Tayyip Erdoğan. Bu ülkenin başına bela oldun. Bu milletin yakasından düşme zamanı geldi artık.''

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı istifaya davet eden Kılıçdaroğlu, ''Adam gibi adamsan, demokrasiden nasibini aldıysan istifa et. Demokrasilerde istifa edilir. Ağacına sahip çıkanın üzerine biber gazıyla mı gidilir? Polisle mi gidilir, panzerle mi gidilir? Recep Tayyip Erdoğan'ın bu milletin yakasından düşmesi lazım. Söyleyeceğim bu'' değerlendirmesinde bulundu.

Adnan Keskin'den açıklama

"Siyasi iktidarın, Türkiye'nin, Cumhuriyet'le kazandığı değerleri tahrip ederek, insanların haklarını, hukuklarını ayak altına aldığını, vatandaşın taleplerini dinlemediğini ve 'çoğunluk bendedir, herşeyi yaparım' anlayışıyla yola çıktığını" dile getiren Keskin, şöyle devam etti:

"İşbaşına geldiği günden bugüne bu çağdışı kalmış demokrasi anlayışını devreye sokarak, Türkiye insanına eza kaynağı olan iktidar, toplumumuzun demokrasiye ve Cumhuriyet'e sahip çıkma algısını, duygularını, bilincini dikkate almamıştır. Bugün Taksim Meydanı'ndaki yüz binlerce insan, demokrasiyi yaşatma, Cumhuriyet'in kurucu iradesine sahip çıkma, 'Aydınlanma Devrimi'ne karşı yürütülen saldırıları püskürtme kararında olduğunu bir kez daha uygulamanın mihenk taşında göstermiştir. Umuyorum, diliyorum, diktatörlük özlemleriyle yatıp kalkan, bugünkü bu eylemi bile sabote etmek için televizyonlarda açıklamalar yapıp, insanımızın koyduğu demokratik refleksleri yoksayan iktidarın başı, halkımızın ortaya koyduğu bu kararlı tutum karşısında gerekli anlayış, duyarlılık çizgisine gelir, insanlarımızın demokratik taleplerini yerine getirecek bir anlayışı takip eder."

Polisin iki gündür vatandaşlara "insanlık dışı" eylemler sergilediğini ifade eden Keskin, vatandaşların, demokrasilerde beğenmediği kararlar, uygulamalar karşısında demokratik tepki koyma hakları bulunduğunu söyledi.

Adnan Keskin, "Anlaşılıyor ki, ileri demokrasi iddiasındaki iktidarın ileri demokrasisi; hak isteyen insanların, haklarını gasp etmek, insanları meydanlarda biber gazıyla tazyikli suyla copla etkisiz kılmak anlayışına gelmiştir. Bu ışık, Türkiye'nin her tarafında yanmaktadır. Anadolu'nun değişik yerlerinde insanlar, Cumhuriyet'e ve demokrasiye sahip çıkma kararı içerisinde olduğunu açık bir şekilde ortaya koyacaklardır" diye konuştu.

Keskin, katılımcıları, her türlü saptırma girişimleri karşısında dikkatli olmaya, cana ve mala zarar verecek etkinliklerden uzak kalmaya, bu demokratik eylemine gölge düşürecek girişimler karşısında duyarlı olmaya davet etti.

Kadıköy'de toplanan grup, vapurlarla Beşiktaş'a geçtiler

 CHP'nin Kadıköy Meydanı'nda saat 16.00'da düzenlemeyi planladığı Demokrasi ve Özgürlük Mitingi için sabah saatlerinden itibaren hazırlıklar başladı. Eminönü İskelesi önünde dev bir platform kuruldu, güvenlik nedeniyle Kadıköy Meydanı'na gelen bütün yollar araç trafiğine kapatıldı. Bomba imha uzmanları, miting alanını boşaltarak bomba araması yaptı.

Bu sırada anons yapılarak mitingin iptal edildiği duyuruldu. Yetkililer, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Beşiktaş'a gideceğini belirterek, katılımcıları da Beşiktaş'a yöneltti. Anons üzerine, vatandaşlar vapurlarla Beşiktaş'a gitmeye başladı. Aşırı yolcu taşımak zorunda kalan vapurlara binemeyenlerin iskelelerindeki bekleyişleri sürüyor. CHP'liler, marş söyleyip slogan atarken, polis ekiplerinin çevrede aldıkları güvenlik önlemleri devam ediyor.

CHP'liler Taksim yürüyüşü

Kadıköy'de düzenlenmesi planlanan Demokrasi ve Özgürlük Mitingi'nin iptal edilmesi üzerine Beşiktaş Meydanı'nda toplanan CHP'liler, Dolmabahçe üzerinden Taksim Meydanı'na yürüdüler.

Beşiktaş Meydanı'na deniz ve karayolu ile gelen partililerden, Taksim'e vatandaş olarak gidileceği belirtilerek, CHP bayraklarının bırakılması istendi.

Kortej, CHP genel başkan yardımcıları Umut Oran ve Muharrem İnce ile Genel Sekretere Bihlun Tamaylıgil ve bazı yetkililerin eşliğinde Taksim'e doğru yürüyüşe geçti.

Dolmabahçe'den Taksim'e yürüyen grup, "Her yer Taksim, her yer direniş", "Bu daha başlangıç" ve "Hükümet istifa" şeklinde sloganlar atıyor. Trafikte seyir halindeki bazı sürücülerin de partililere destek verdiği görüldü.

İstanbul Valiliği'nden yürüyüş izni

İstanbul Valiliği, CHP'nin Kadıköy'de düzenlenecek Özgürlük ve Demokrasi Mitingi'ni iptal etmesi üzerine Taksim Meydanı'na yürümelerine izin verdi.