"Bugün yarın çıkar" demişti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan internete düşen ses kaydıyla ilgili olarak bugün düzenlenen Diyarbakır mitinginde "bugün yarın yayınlanabilir" demişti.
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisince İstasyon Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Konuşmasına tüm Diyarbakır'a, Bağlar'a, Bismil'e, Çermik'e, Çınar'a, Çüngüş'e, Dicle'ye, Eğil'e, Ergani'ye Hani'ye, Hazro'ya, Kayapınar'a, Kocaköy'e, Kulp'a, Lice'ye, Silvan'a, Sur'a, Yenişehir'e, oralarda yaşayan herkese selam ve sevgilerini göndererek başlayan Erdoğan, Diyarbakır'ın tarih, medeniyet, ilim ve kardeşlik şehri olduğunu söyledi.
"Birilerinin" çıkıp ''Devletin imamlarının arkasından namaz kalınmaz. Gerekirse bu camileri de ele geçiririz'' dediğini anımsatan Erdoğan, ''Haddini bil, haddini. Neyi ele geçiriyorsun sen? İşte bu farklı bir çağrıdır. 12 Haziran bunlara haddini bildirme günü olacak, ama biz demokratik şekilde yapacağız. Sandıkta yapacağız, bunların yöntemleri bizim yöntemimiz değil'' dedi.
Hopa'daki olaylar: Bunlar çete, bunlar eşkıya bunlar terörist
Hopa'daki olayları anımsatan Erdoğan, ''Çocukların ellerine, gençlerin ellerine taşları verirler, kayaları verirler bunlarla saldırtırlar. Bunlar çete, bunlar eşkıya bunlar terörist, yaptıkları bu. Çocukların arkasına sığınmak suretiyle de oradan oy devşirmek isterler'' diye konuştu.
"Biz, Diyarbakır, Van, Mardin dedik, onlar Silivri.."
''Bu ülkede zulmü birlikte yaşadık, birlikte mazlum olduk, CHP'nin tek partili döneminin, CHP zulmünün, CHP baskısının faturasını hep birlikte ödedik'' diyen Erdoğan, ''Şu anda, yüzlerine maske takıp, işbirlikçilerinin desteği ile buraya gelenler, aslında burada yaşanan zulmün bizzat mimarlarıdır. Kürt meselesinin patenti, CHP'ye aittir. Kürt sorununun müsebbibi, CHP'dir. Kürt kardeşlerimin yaşadığı acının kaynağı, bizzat CHP'dir'' dedi.
Ahmedi Hani'nin Memu Zin isimli kitabını gösteren Erdoğan, ''Bu, CHP'nin Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanı İsmet İnönü tarafından onaylanarak yasaklanmıştı ama bunu biz şimdi ne yaptık, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak yayınladık. CHP nerede, biz nerede?'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''9 yıl boyunca buraya uğramadılar. Kürt meselesinin çözümü için verdiğimiz mücadelenin önünde aşılmaz bir duvar gibi durdular. Dün Diyarbakır'a gelip sizlere şirin görünmeye çalışıyorlar. CHP'nin Genel Başkanı, 8,5 yıl boyunca CHP'nin Grup Başkanvekili olarak Kürt meselesini parlamentoda bizzat inkar etti, reddetti. Daha bir kaç gün öncesine kadar 'Kürt' diyemeyen CHP Genel Başkanı, sandığa iki hafta kala Kürt meselesini hatırlayıverdi. Böyle birisi. Bunlar, zoraki demokrat; bunlar, muvakkat demokrat, geçici demokrat; bunlar, sandık demokratı. Biz, 'analar ağlamasın' dedikçe bunlar, 'tabii ki analar ağlayacak' dediler; biz, 'Kürt meselesi' dedikçe, bunlar, 'Kürt meselesi yok' dediler; biz, 'milli birlik' dedikçe, 'Kardeşlik' dedikçe, bunlar, 'ulusalcılık' dediler, zulmü savundular. Biz, 'Diyarbakır, Van, Mardin' dedik, onlar illa 'Silivri' dediler.''
CHP'nin, bunu sadece bugün değil tarihleri boyunca yaptığını dile getiren Erdoğan, ''Kürtçe plakları, kasetleri bunlar yasakladı. Kürtçeyi, Kürt kardeşimin kültürünü bunlar inkar ettiler, bunlar reddettiler. Diyarbakır Cezaevi'ndeki işkencelere, faili meçhullere, asit kuyularına, Ergenekon terör örgütüne bunlar sahip çıktılar. Hatta ne dedi; 'bana gösterin' dedi, 'gideyim ben de üye olayım' dedi'' diye konuştu.
"Bugün yarın yayınlanır"
''Bunlar hangi yüzle Diyarbakır'a geliyor? Hangi yüzle sizin huzurunuza çıkıyor?'' diye soran Erdoğan, şöyle devam etti:
''Ben size söyleyeyim şimdi CHP'ye kim sahip çıkıyor biliyor musunuz, BDP sahip çıkıyor. Dayanışma içindeler. BDP bunları kullanıyor ve bunlara kucak açıyor, Hakkari'de nasıl kucak açtıysa... Hakkari'de CHP 157 tane oy aldı ama BDP'lilerin eline CHP bayraklarını tutuşturdular ve orada Kılıçdaroğlu konuştu ama Türk Bayrağı yok. Diyarbakır'da da aynı şekilde BDP, CHP'ye kucak açıyor. BDP'nin ilgilerinden bir tanesi açıklama yapıyor. Ses kayıtları öyle zannediyorum ki bugün yarın yayınlanabilir. Ne diyor biliyor musunuz, 'Elazığ'da biz güçlü değiliz dolayısıyla MHP'yi destekleyelim' Kürt meselesinin patenti CHP'ye aittir; Kürt meselesinin istismarı da BDP'ye aittir. Benim Kürt kardeşim, CHP zulmünden kurtuldu ama maalesef bu sefer de BDP zulmüne maruz kalıyor''
CHP ile BDP'nin ''sivil faşizmde işbirliği yaptığını'' ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Mem-u Zin'i yasaklayan anlayışla, Şivan Perver'i tehdit eden anlayış arasında ne fark var? İkisi de sivil faşizm değil mi? Başörtüsünü yasaklayan anlayışla, Cizre'de İmam Hatipli çocukların yurduna molotof atıp, yüzlerini yakan anlayış arasında ne fark var soruyorum sizlere? İkisi de sivil faşizm değil mi? Ahmet Kaya'yı linç eden, vatanına hasret şekilde gözlerini yummasına sebep olan anlayışla, Şivan Perver'e Diyarbakır'da konser verdirmeyen anlayış arasında ne fark var soruyorum sizlere? İkisi de sivil faşizm değil mi? Ezanı Türkçe okutan anlayışla, 'Kürtlerin dini Zerdüştlük'tür' diyen. 'Kürtler kılıç zoruyla Müslüman olmuştur' diyen anlayış arasında ne fark var? İkisi de sivil faşizm değil mi? İmam hatiplere düşman kesilen, ikna odaları kuran, Allah'ın ayetine 'sinir bozucu' diyen anlayışla, imam katleden, cuma namazlarına nifak sokan anlayış arasında ne fark var soruyorum sizlere? AK Parti'ye oy verenlere, 'bidon kafalı' diyen, 'göbeğini kaşıyan adam' diyen, 'CHP'ye oy vermeyenlerin yüzde altmışı aptal' diyen, 'beyinsiz' diyen anlayışla; esnafa zorla kepenk kapattıran, insanların mitinge gelmesini, hatta sandığa gitmesini engelleyen, iradesine ipotek koyan anlayış arasında ne fark var? İkisi de sivil faşizm değil mi? Ah benim Kürt kardeşim. Yıllarca CHP zulmünü yaşadın. Yıllarca CHP'nin kurucusu ve müdafi olduğu resmi ideolojinin asimilasyon, inkar, ret baskısını yaşadın. Şimdi de, BDP terör örgütünün zulmünü, baskısını, özellikle de faşizmini yaşıyorsun. Bir zulümden kurtulmaya çalışırken bir başka zulme maruz kalıyorsun.''
''Peki bu BDP ne yapıyor? Belediye ne yapıyor? Şuraların, ara sokakların halini görüyorsunuz değil mi?"
Diyarbakır-Şanlıurfa arasına otoyol inşa ettiklerini anlatan Erdoğan, 30 bin kişilik şehir stadını Diyarbakır'a kazandıracaklarını, Diyarbakır'ın Süper Lig'e çıkmasını istediklerini kaydetti.
Başbakan Erdoğan, ''Peki bu BDP ne yapıyor? Belediye ne yapıyor? Şuraların, ara sokakların halini görüyorsunuz değil mi? Alt yapı diye bir şey var mı? Yok. Lütfen Diyarbakır'daki halk ve hakkaniyet sahibi her kardeşim 12 Haziran'da muhakkak sandığa gitsin, demokratik hakkını muhakkak kullansın'' diye konuştu.
Diyarbakır'a, her alanda, tarihinde görmediği kadar çok hizmet kazandırdıklarını belirten Erdoğan, eğitim, sağlık, ulaştırma, KÖYDES, doğalgaz, tarım alanında Diyarbakır'a yaptıkları hizmetler hakkında bilgi verdi.
Miting öncesi 2 bomba patladı
AKP'nin mitingi öncesi 2 bomba patladı. Alanın girişinde patlayan bombanın ardından bir ilköğretim okulunda da patlama meydana geldi.
AKP tarafından İstasyon Meydanı'nda düzenlenecek olan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılacağı miting öncesinde, alanın 2 nolu giriş kapısı olan Akkoyunlu Caddesi'ndeki ara sokaktan ses bombası atıldı. Ses bombasını atan bir kişinin eşkalinin belirlendiği bildirildi.
Kimliği açıklanmayan yaralı polis memuru, Diyarbakır Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı. İlköğretim okulunda panik Patlamanın meydana geldiği binanın yakınındaki bir ilköğretim okulunda ise patlama sonrası panik yaşanmaya başladı. AKP İl Başkanlığı taşlandı AKP Diyarbakır İl Başkanlığı binasına bir grup tarafından yapılan taşlı saldırı sonucu bir polis memuru yaralandı. İl Başkanlığına taş atan grup, güvenlik güçlerinin müdahalesi sonrası ara sokaklara kaçtı.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama