'Bulls'un play off oynamaması sürpriz olur'

Yeni sezon öncesi doğu konferansının iddialı takımlarından Chicago Bulls’u sizler için mercek altına almak istedim.

Malumunuz Jordan takımdan ayrıldığından beri bir türlü istikrarı yakalayamayan Bulls nihayet Derrick Rose önderliğinde ligin elit takımları arasına yükselmiş ve 2011 yılında konferans finali oynama başarısını göstermişti. 2011 sezonunda MVP seçilen Rose bu tarihten itibaren yaşadığı sakatlıklar sonucu geçen sezon başında takıma geri dönmüş, fakat sezon içinde yeniden sakatlanarak tüm basketbolseverleri üzmüştü. Bu sezon ise yeniden parkelere dönüş yapacak eski MVP bu kez kendini lige hazırlamak adına işi sıkı tutup kendini İspanya’da düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda test etti. Gerçi gösterdiği performans çoğu otoritenin kafasında soru işareti yaratsa da onun için önemli olan basketboldan uzak kaldığı 2,5-3 senenin ardından bir noktada yeniden basketbol oynayabildiğini kendine kanıtlayabilmesiydi.

Takımın yaz döneminde yaptığı hamleler içinde en olumlusu Boozer’ı takımdan gönderip yerine Pau Gasol’u dahil etmeleri oldu. Bu hamle dışında draftten seçtikleri Mcdermont ve 2011 yılında birinci tur 23. sırada seçilmiş Nikola Mirotic’i kadroya dahil etmeleri dikkat çeken diğer hamleleriydi. Serbest oyuncu havuzundan Aaron Brooks ve geçtiğimiz sezon takımda bulunan Nazr Muhammed ile anlaşarak kadroyu büyük ölçüde şekillendirdiler. Onlar adına en büyük kayıp Luol Deng’i Heat’e kaptırmaları oldu. Yaz döneminde birçok takım gibi Carmelo’yu takıma katmak için uğraşsalar da bunu başaramadılar.

Takımın mevcut kadrosu düşünüldüğünde bilhassa pota altında doğu konferansı standartlarının üzerinde olduklarını belirtmek yerinde olur. Ana sıkıntıları yıldızları Derrick Rose’un nasıl bir geri dönüş yapacağı. Yıldız oyuncu sakatlığından dolayı üç sezonda toplam 49 maç oynayabildi. Mevcut kadro yapısı ve dış rotasyon oyuncuları düşünüldüğünde bu takımın hala en önemli parçası konumunda. NBA genelinde en sağlam savunmalardan birine sahip takımın hücumda çektiği sıkıntılar düşünüldüğünde Rose’un performansı daha da önem kazanıyor. Ondan eskisi gibi bir patlayıcılık beklemek ne kadar doğru olur bilmiyorum fakat %100’üyle parkelere dönmesi en büyük dileğim.

Luol Deng’in yokluğunda Dunleavy ve Mcdermott ikilisinin üç numaradan oyunun her iki yönüne de katkı yapması bekleniyor. Bu ikili hücumda Deng’in performansını aratmasalar bile savunmada beklenilen performansı göstermeleri kağıt üzerinde zor gözüküyor. Takımın en büyük zafiyeti 2 ve 3 numara pozisyonunda. Yönetim bu durumun farkında olmasına ve yaz döneminde Ray Allen ve Carmelo Anthony’i transfer etmeye çabalasa da bu iki hamle bir türlü gerçekleşmedi. Jimmy Butler ne kadar iyi bir oyuncu olursa olsun sezon içinde 2 numarada takımın tüm yükünü çekmesi zor. Oyun kurucular içinde Hinrich bu pozisyona kaydırılabilecek yegane parça ama ilerleyen yaşı ve fiziği ile bilhassa savunmada aksayacağını düşünüyorum.

Takımın en güçlü olduğu bölge 4 ve 5 numara pozisyonu. Bu iki pozisyonda dört tane çok yetenekli oyuncu var. Noah ve Pau Gasol oyun bilgileri gerekse pas yetenekleriyle takımın tıkanan hücumunu açma bahsinde Rose’a yardım edeceklerdir. Taj Gibson son derece iyi bir savunmacı olmasının yanında geçtiğimiz sezon biraz da zorunluluktan hücumunu geliştirdi. Mirotic ise dış şut tehdidi olan ve sırtı dönük oyunu etkin olmasa da topla potaya gidebilen potansiyelli bir uzun. Savunmasını biraz geliştirirse istediği süreleri almaması için önünde bir engel olduğunu sanmıyorum. Hatta onun göstereceği gelişim sezon içinde Bulls’un 2 veya 3 numara pozisyonuna bir takviye yapmasına bile vesile olabilir.

Başarı hedefiyle yola çıkan Bulls’un bu kadroyla doğu konferansında play off oynamaması sürpriz olur. Hele hele Le Bron’un Heat’ten ayrıldığı, Pacers’in takım kimyasıyla alakalı ciddi sorunlar yaşadığı ve Cavaliers’in her ne kadar iddialı ama bir o kadar yeni bir takım olduğu düşünüldüğünde sağlıklı bir Rose önderliğinde başarı için önlerinde uygun şartlar oluştuğunu düşünüyorum.