Çağman ve Derme savunma yaptı

Ergenekon davasının bugünkü duruşmasında tutuksuz sanıklar Zeki Yurdakul Çağman ve Tuğrul Derme'nin savunmaları alındı. Sanıklar haklarındaki iddiaları reddetti. Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, ifade vermek üzere çağırılan tutuksuz sanıklar gelmediği için duruşma yarına ertelendi.

Çağman ve Derme savunma yaptı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 14.05.2009 - 07:20

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda görülen bugünkü duruşmada, savunmasını yapan Zeki Yurdakul Çağman, hakkındaki ''terör örgütüne üye olmak'' suçlamasını kabul etmedi ve herhangi bir siyasi partiye, derneğe bile üye olmadığını söyledi. Çağman, daha önceki ifadelerinin doğru olduğunu ve herhangi bir savunmaya ihtiyaç duymadığını kaydetti.

Çapraz sorgusu da yapılan Çağman, cumhuriyet savcıları ile mahkeme heyetinin yönelttiği soruları cevaplandırdı.

Danıştay saldırısının ardından tutuklu sanıklardan Muzaffer Tekin'in arandığını bilmediğini ileri süren Çağman, Tekin'i, Mahmut Öztürk'ün Çavuşbaşı'ndaki evine kendisinin götürdüğünü, yanında da Mehmet Zekeriya Öztürk'ün bulunduğunu anlattı.

Çağman, Tekin'in intihara teşebbüs ettiğini Mahmut Öztürk'ün söylediğini ifade ederek, şöyle konuştu:

''Ben de Zekeriya Öztürk'e haber verip ambulans çağırmasını istedim. Daha önce hiç böyle bir şey yaşamadığım için panik oldum. Ambulans çağırmak aklıma gelmedi. Muzaffer Tekin'in bilinci açıktı. 'Kendisine yediremediğini, Danıştay olayına isminin karıştığını, bu leke ile yaşayamayacağını' söylüyordu. Zekeriya Öztürk'e yolu tarif ettiğim için gelmesi bir saati buldu. Muzaffer Tekin'i hastaneye götürmemiz ise 40 dakika sürdü. Muzaffer Tekin hastaneye gitmek istemiyordu. Ölmek istediğini söylüyordu. Hastaneye götürürken yolda paniklemiştik. Arabada iyi olduğunu belirterek bizi sakinleştirdi. Hastanede acile teslim ettik.''

Zeki Yurdakul Çağman, ''Suikastta bulunacağı yönünde emniyetin yaptığı bir çalışma olduğu''na ilişkin bir soru üzerine, ''Ben buna inanamıyorum. İnsanın hiç tanımadığı iki kişi ile tim kurması bana saçma geliyor'' dedi.

Yaptığı telefon konuşmasında, ''Mahmut Öztürk'e 'Aydınlandı mı her şey' dediği, Öztürk'ün de 'Bize kadar aydınlandı. Bizden yukarısı daha belli değil' şeklinde cevap verdiğinin'' hatırlatılması üzerine Çağman, ''Burada kullanılan 'aydınlandı' kelimesiyle 'Danıştay olayıyla bizim alakamızın olmadığı ortaya çıktı mı?' diyoruz. Bu konuşmada bir art niyet yok'' görüşünü savundu.

Çağman, Alparslan Arslan ile de hiç tanışıklığı olmadığını ileri sürdü.
 

Ergenekon'un hacker'ı iddiası

Tuğrul Derme de savunmasında, duruşmaya katılanları tanımadığını söyledi.
Derme, lise mezunu olduğunu, bu dava nedeniyle üniversiteyi bırakmak zorunda kaldığını anlatarak, ''Benim böyle bir şey yapacak durumum yok. Dava nedeniyle psikolojik rahatsızlıklar geçirdim. İlk defa polis karakoluna girdim. İlk defa sert insanlar gördüm. Samimi bir şekilde ifademi verdim'' diye konuştu.

Daha sonra çapraz sorgusu yapılan Derme, Kuvayi Milliye Derneğiyle ilgili bir e-postanın sorulması üzerine, derneğe daha önce üye olmak istediğini, ancak sonra vazgeçtiğini belirterek, ''Bu olaydan sonra da e-posta adresimi kapattım zaten. Ne bilgisayar, ne telefon hiçbir şey kullanmıyorum artık'' dedi.

İnternette hazırladığı ''Genç Türk Açılımı'' adlı web sitesindeki bilgilerin ve yazıların çoğunun hayal gücünün ürünü olduğunu ve kimseyle bağlantısı bulunmadığını iddia eden Derme, ''Ergenlik çağının verdiği ruh haliyle yarattığım bir şey. Derin devletle ilgili bir senaryo yazıyordum. Ondan parçalar da var sitede. Yazı yazmayı seviyorum. Hayal gücüyle yazdım hepsini. Herhangi bir örgüt yok'' diye konuştu.

Tuğrul Derme, Ümit Sayın'la Kuvayi Milliye Derneğine üye olmayı düşündüğü dönemde 2 kez telefonla görüştüğünü, yüz yüze tanışmadıklarını, derneğe de üye olmadığını anlattı.
Hayal ürünü olduğunu söylediği ''Genç Türk Açılımı'' adlı çalışmasını Türk Silahlı Kuvvetlerine göndermek istemesinin nedeninin sorulması üzerine Derme, ''Ümit Sayın'ın beni ciddiye alması için telefonda bunu ona söyledim. Bizzat TSK'ya göndereceğimden değil'' dedi.


Duruşma yarına ertelendi

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, mahkeme heyetine başkanlık eden üye Hakim Hasan Hüseyin Özefe, ifade vermek üzere tutuksuz sanıkların gelmediğini belirtti. Başkan Özefe, bu nedenle duruşmanın yarın saat 09.30'a ertelendiğini bildirdi.

Mahkeme ayrıca, daha önceden ifadesi alınmak üzere davetiye çıkarılan ancak adresi değiştiği için tebligat eline ulaşmayan tutuksuz sanıklardan Saıpır Debzlelvidze hakkında da, mahkemede hazır edilmesi için yakalama emri çıkarttı.

Yarın ki oturum için de tutuksuz sanıklar İbrahim Benli, Mahir Çayan Güngör ve Yusuf Beşirik'e davetiye çıkartıldı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler