"Çay getirir misin deyip, DVD'yi odaya koydular"

İkinci ''Ergenekon'' davasının 105. duruşmasında savunmasına devam eden sanık emekli Albay Levent Göktaş, suçlanmasına konu olan 51 No'lu DVD'nin bulunduğu iddia edilen bürosundaki odanın polis tarafından yapılan arama görüntüsünü izletti.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 22.02.2011 - 09:30

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, gazeteci Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay'ın da aralarında bulunduğu 19 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklardan İlyas Çınar katıldı. Tutuklu sanıklar eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, İbrahim Özcan, Hasan Atilla Uğur, Oğuz Bulut, Mehmet Koral ve Servet Kaynak ise duruşmaya gelmedi.

Duruşmada, dün başladığı savunmasına devam eden tutuklu sanık emekli Albay avukat Mustafa Levent Göktaş, suçlanmasına konu olan ve içinde bazı yargı mensuplarının kişisel yaşamlarıyla ilgili bilgilerin yer aldığı 51 No'lu DVD'nin bulunduğu iddia edilen bürosunda yapılan arama görüntülerini izletti. Yanında çalışan avukat Özge Evci'ye ait olan odanın görüntülerini çeken 2 polisin hiç kimse yokken buraya girdiklerini, daha sonradan Evci'yi çağırdıklarını ifade eden Göktaş, ''Özge çok iyi bir kız. Çay istemişler, getirmiş. Odayı boş bırakmış'' dedi.

Odada direkt masanın üzerindeki mahkeme dosyasına yönelen kırmızı kazaklı başkomiserin sanki kendi eliyle koymuş gibi DVD'yi hemen bulduğunu belirten Göktaş, dosyayı açan polisin hiç düşünmeden DVD'yi aldığının görüldüğünü anlattı. Bu başkomiserin yine odadaki arama sırasında 2'şer dakika arayla 3 kez telefonla arandığını ve kendisine odada CD ve DVD olup olmadığının sorulduğunu iddia eden Göktaş, aramaya dışarıdan müdahale yapıldığını ileri sürdü. Göktaş, DVD'ye 51 numarası vererek polislerin kendilerine göre şifreleme yaptıklarını ifade ederek, sanıklardan İlyas Çınar'da bulunan DVD'ye de 51 numarasının verildiğini kaydetti.

'Oda, DVD koymak için uygun bir yerde'

Yine bu odada bulunan 53 No'lu mikro CD'nin de 51 No'lu DVD gibi polisler tarafından yerleştirildiğini ileri süren Göktaş, ''Büroda 7 tane oda var. Kızın odası öyle bir yerdeki, büroya girince hemen karşı karşıyasınız. Ayaküstü bir oda. Koyulabilecek bir yerdi. Bu oda hep boş kaldı'' şeklinde konuştu. ''Kıyametler kopartan DVD'yi, illaki bulsunlar diye saklayıp, dosyanın üzerine koymuşuz'' diyen Göktaş, DVD'nin üzerinde de 7 adet parmak izinin olduğunu, dış temaslarla birlikte yaklaşık 10 adet parmak izinin bulunduğunu kaydetti.

Göktaş, ancak kendi talebi üzerine mahkeme tarafından Silivri İlçe Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Grup Amirliğine yaptırtılan inceleme sonucunda ise DVD'de parmak izinin bulunmadığının bildirildiğini ifade ederek, ''DVD adli emanetten getirtildiğinde de kırık çıktı. Tertemiz silinmiş. DVD'deki parmak izlerinin silinmesinin ne anlamı vardır. Takdir mahkemenindir. Bu rapor, kendi parmak izi üzerinde çıkmasından korkan kişilerce DVD'nin temizlendiğini göstermektedir'' diye konuştu. Duruşma, Göktaş'ın savunmasıyla sürüyor.

 

DVD'nin incelenmesi

Göktaş, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nün orijinali kırılmış, imajı birebir alınmamış DVD'nin bir kopyasını mahkemeye göndermesinin ardından bilirkişi incelemesinin yapıldığını söyledi. Bilirkişinin raporuna göre, 51 numaralı DVD'nin emniyetten yollanan kopyasının 31 Aralık 2008'de saat 17.40'da ''Nero Burning Rom'' adlı programla oluşturulduğunun belirtildiğini hatırlatan Göktaş, kendi bürosunda ise 7 Ocak 2009'da arama yapıldığını ve DVD'nin bulunduğunu kaydetti. Bilirkişi raporunun bu kopyanın orijinal DVD'nin ortaya çıkmasından 1 hafta önce üretildiğini gösterdiğini ifade eden Göktaş, ''Bu durum, 51 numaralı DVD'nin bana ait olmadığı, bunun kötü niyetli kişi ya da kişilerce sırf hakkımda suç yaratmak, delil üretmek ve beni tutuklatmak maksadıyla büromuza konulduğuyla ilgili savunmalarımın doğru olduğuna delalet etmektedir'' dedi.

DVD'nin içeriğinde yer aldığı iddia edilen ve hiç görmediği dokümanları da kabul etmesinin ve bu konularda açıklama yapmasının mümkün olmadığını belirten Göktaş, şöyle devam etti: ''Ancak 07 Ocak 2009'dan bugüne kadar bu DVD ile ilgili olarak gerek ben ve benim üzerimden kahraman Özel Kuvvetler Komutanlığı ile kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerini, gerekse çok kıymetli eşim ve onun üzerinden kahraman yargıyı ve kahraman hakim ve savcıları hedef alan, yanlı basın ve yanlı TV kanallarının seviyesiz, ahlaksız, yalan, yanlış, habercilikten çok karalamaya yönelik yazı ve haberleri, beni, ailemi, silah arkadaşlarımı, gazi arkadaşlarımı, şehit arkadaşlarımı ve ailelerini, komutanlarımı, hakim ve savcı arkadaşlarımı, Yargıtayı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığını fazlasıyla üzdüğü için polise ait bu kopya DVD içeriğinde yer aldığı iddia edilen bazı dokümanlarla ilgili açıklamalarda bulunmak istiyorum.''

Göktaş, telefon ses kayıtları ve baz verileri ile emniyetin kopyasını gönderdiği DVD'de yer alan dosyaların oluşturulma tarihleri ve saatlerini karşılaştırdı. Bu kopya içindeki ''Yargıtay.doc'' isimli dosyanın en son gözden geçirildiği ve DVD'nin oluşturulduğu 31 Aralık 2008 saat 16.14'ün yılbaşı akşamı olduğunu ifade eden Göktaş, telefon görüşme ses kayıtları ve baz istasyonu verilerine göre o tarihte arkadaşının Ankara'da Çetin Emeç Bulvarı'ndaki bürosunda verdiği yılbaşı davetine katılmak üzere yolda seyir halinde olduğunu söyledi.

Kopya DVD'nin oluşturulma saati olan saat 17.40 ve civarında bir yandan yılbaşı davetine icabet ettiğini, diğer yandan da avukatlığını yaptığı inşaat firmasının sorunuyla ilgili telefon görüşmesi yaptığını belirten Göktaş, ''Yargıtay doc'' adlı dokümanın oluşturulma tarihi olan 28 Aralık 2008 saat 18.10'da da kendisinin eşiyle birlikte Ankara Zirvekent'te bulunan bir alışveriş merkezinde olduğunu kaydetti.

''İkinci Paket İnsansız Hava Aracı Projesi'' isimli dokümanın oluşturulma tarihinde de İzmir'de havaalanında Ankara'ya gidecek uçağa binmek üzere bekleme yerinde olduğunu söyleyen Göktaş, ''İstihbarat Sınıfına Müracaat Eden Personelden Seçilen İsimler'' adlı dokümanın oluşturulma tarih ve saatte ise Ankara-Kayseri yolunda Pınarbaşı Açık Cezaevine gitmek üzere yolda seyir halinde bulunduğunu bildirdi.
 

Iğsız'ın oğluyla ilgili resimler

Yine DVD'ye ait bilirkişi raporunun 509. sayfasında yer alan ''Orgeneral Hasan Iğsız'ın oğlu Hakan Iğsız ve dostunun internette dolaşan resimleri'' isimli dokümanın oluşturulma tarihinin 10 Aralık 2008 ve saat 08.54 olduğunu ifade eden Göktaş, bu tarih ve saat grubunun Kurban Bayramı'nın 3. gününe denk geldiğini söyledi.

Göktaş, eşiyle yaptığı telefon görüşme kayıtlarına göre, bu dokümanın oluşturulma saatinde Kayseri-Pınarbaşı Açık Cezaevinden gelen Hasan Haydar isimli müvekkili ve ailesiyle görüşme halinde olduğunu, yine aynı saat grubunda şehit mezarıyla ilgili olarak şehit eşiyle görüşme yaptığını kaydederek, ''Kurban Bayramı'nın 3. günü hem müvekkil ve ailesiyle yüz yüze görüşme yaparken hem de şehit eşiyle şehit kabriyle ilgili konuştuğum saat grubunda böyle çok kıymetli bir komutanımızın oğluyla ilgili ahlaksız içerikli bir dokümanı oluşturmuş olup olamayacağımın takdiri sayın mahkemenizdedir'' diye konuştu.

''Kürt, Medya TV, MİT-Emniyet Mesajları, PKK Dosyaları ve PKK'ya Dış Destekler'' adı altında kayıtlı klasörlerin de Genelkurmay Başkanlığına ait ve 1999 ve 2000 yıllarında oluşturulup güncellendiğini ifade eden Göktaş, bu dokümanın oluşturulduğu ve güncellendiği tarihlerde kendisinin bilgisayar ve internetin kullanımda olmadığı Suriye'de Türkiye'yi temsilen görevli olduğunu söyledi.

 

"Türk Silahlı Kuvvetlerine gözdağı vermeye çalışmışlardır"

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını sürdüren tutuklu sanık emekli albay Mustafa Levent Göktaş, 51 No'lu DVD'de yer aldığı belirtilen, bazı hakim ve savcılar hakkında özel bilgiler topladığı iddialarına değindi.

Eşinin hakim, kendisinin avukat olduğunu hatırlatan Göktaş, yargı mensuplarıyla ilgili fişleme ya da bilgi elde etme gibi bir davranış içinde olmadığını kaydetti.

Göktaş, şöyle devam etti:
''Benim ve ailemin böyle bir yaşam tarzı içerisinde, aynı lojmanda oturduğumuz, her sabah birbirimizi 'Günaydın' diyerek selamladığımız, eşimle aynı meşakkatli mesleğe sahip, aynı yerde çalışan hakim ve savcılar hakkında hiçbir koşulda edinmeyeceğim ve asla edinmek de istemeyeceğim birtakım bilgileri alıp bir DVD içine yükleyip bulundurmam, hem hayatın olağan akışına aykırı hem de hainliktir. Hayatı boyunca hainlerle ve terörle mücadele etmiş bir insana 'hainlik ettin' demek, ölmekle eşdeğerdir. Bu DVD'yi büromuza koyan kişiler, benim üzerimden yargı mensuplarına ve Türk Silahlı Kuvvetlerine gözdağı vermeye çalışmışlardır.''

Duruşma 24 Şubat Perşembe gününe ertelendi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler