Cemevi başvurusuna TBMM'den ret

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün, TBMM bünyesinde cemevininin açılmasına dair başvurusunu reddetti.

Cemevi başvurusuna TBMM'den ret
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.07.2012 - 08:13

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün, TBMM bünyesinde cemevininin açılmasına dair başvurusunu, "Diyanet İşleri Başkanlığına göre Alevilik ayrı bir din olmayıp 'İslam içi bir oluşum, İslam'ın tarihi süreçte ortaya çıkmış bir zenginliği'dir ve İslam dininin ibadet yerleri camilerdir" yanıtını vererek reddetti.

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, 7 Mayıs 2012 tarihinde yaptığı başvurusunda, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'ten, Meclis bünyesinde cemevinin hizmete açılması için gerekli işlemlerin başlatılmasını istedi.

TBMM Başkanı Cemil Ciçek, Aygün'ün başvurusuna şu yanıtı verdi:

"Konu daha önce de gündeme gelmiş olup Anayasa'nın 136'ncı maddesine göre Diyanet İşleri Başkanlığı, 'laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir.' 22/6/1965 tarihli ve 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un 1'inci maddesinde ise Başkanlık; 'İslam Dininin inançları, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek'le görevli kılınmaktadır.

Diyanet İşleri Başkanlığına göre Alevilik ayrı bir din olmayıp 'İslam içi bir oluşum, İslam'ın tarihi süreçte ortaya çıkmış bir zenginliği'dir ve İslam dininin ibadet yerleri camilerdir."


CHP'den yanıt

TBMM Başkanı'nın yanıtına yazılı açıklama ile yanıt veren Aygün, "Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı, Alevi inancına sahip kişilerin ibadet yapabilmesi amacıyla TBMM bünyesinde yer tahsisi ve cemevi açılmasına dair 7 Mayıs 2012 tarihli başvurumuza ilişkin ret kararı vermiştir. TBMM Başkanı Çiçek talebimizi alır almaz Diyanet İşleri Başkanlığı'na havale etmiştir. Bir devlet kurumunun, devletin memurları ve atanmış bir başkandan oluşan Diyanet İşleri Başkanlığının, kendisini din alanında otorite ve referans mercii olarak dayatması başta milli iradeyi temsil eden TBMM olmak üzere devletin diğer tüm kurumları üzerinde hakimiyetini (vesayetini) devam ettirmesi çıplak bir gerçek olarak yeniden gözler önüne serilmiştir. TBMM Başkanı Çiçek talebimize ilişkin kararını verirken Diyanet'ten gelecek 'fetvayı' tam iki ay beklemiş ve neticede olumsuz bir karar vermiştir" dedi.

"Türkiye'de yaşayan Alevilerin inançlarının referans merkezi Diyanet değildir" diyen Aygün, "Diyanet, Alevileri asimile etmeye çalışan, gerici-çağdışı ve kaldırılması gereken bir kurumdur. Yüzbinlerce çalışanı içinde bir tek Alevi yoktur. Diyanet'in vereceği 'fetvalar' Alevileri ilgilendirmemektedir. TBMM'nin Alevilik ile ilgili bir konuyu Diyanet'e sorması 'kuzunun kurda teslim edilmesi' anlamına gelmektedir" dedi. Aygün, şöyle devam etti:

"Türkiye'yi TBMM mi, Diyanet mi yönetiyor? TBMM kararlarının kaynağı din mi, milletin belli bir bölümünün ihtiyaçlar mı? TBMM üyesi bir milletvekilinin haklı talebinin karşılığı gerici ve çağdışı Diyanet fetvası mıdır? Bu milletvekili sizin fetvanızı tanımıyorsa ne olacak?

Siz Aleviliği inkar edip yüzyıllardır asimile etme çabasında olsanız da milyonlarca Alevi sizin gericiliğinize karşı dün olduğu gibi bugün de mücadele edecektir. Unutmayın, Alevilik dindir, ibadeti cemdir, ibadethanesi cemevidir"


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler