"CHP, Atatürk'e sahip çıkacaktır"

CHP'nin Anayasa Hazırlık Komisyonunda yer alan isimlerden milletvekili adayı Toprak, CHP PM üyesi Gülseren Onanç ve Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Bertil Emrah Oder, ''CHP'nin Özgürlükçü Anayasa Vizyonu'' başlıklı toplantıda, sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle partinin Anayasa Raporu'nu tartıştı.

Fulya People Event Center'da düzenlenen ve köşe yazarları Yavuz Baydar, Kadri Gürsel, Mehmet Altan, Fehmi Koru, Nilgün Cerrahoğlu, Ahmet İnsel, Melih Aşık ve Ali Bayramoğlu'nun da katıldığı toplantıda konuşan Doç. Dr. Oder, Anayasa Raporu'nu ana hatlarıyla anlattı.

Hazırladıkları raporda, tasada ve kıvançta ortaklık ve özellikle yurttaşlık olgularına dikkat çekildiğini belirten Oder, bir arada yaşama esasına dayalı ulus anlayışının vurgulandığını anlattı.

Cumhuriyetin niteliklerini oluşturan 3 maddenin özünü koruyarak tartışmaya açıldığını vurgulayan Oder, ayrıca insan haklarına ''saygılı'' değil, ''dayalı'' devlet vurgusunun yapıldığını, laiklik konusunda, din ve vicdan özgürlüğü bağlamında yeni düzenlemeler ve din kültür ve ahlak bilgisi dersinin zorunlu olmaktan çıkarılmasının önerildiğini söyledi.

Raporun, akademik anlamda da en güçlü taraflarından birinin, toplumsal cinsiyet eşitliği ve özgürlükler sorununun kadın korumacı önlemleri en alt sınırda tutacak, ama kadınların toplumsal yaşama katılımına yönelik doğrudan ya da dolaylı dışlanmalarını önleyecek düzenlemelerin öngörüldüğünü anlatan Oder, düşünceyi açıklama, bilişim özgürlüğü ve geniş kapsamlı bir medya özgürlüğünün çerçevesinin anayasada oluşturulmasının önerildiğini anlattı.

Anadilde eğitim

Prof. Dr. Binnaz Toprak da özerklik konusuna ilişkin, Avrupa Komisyonu'nun Özerklik Şartı'nın Türkiye tarafından çekinceler belirtilmesine rağmen halihazırda imzalanmış olduğunu hatırlattı. Toprak, yerel yönetimlere daha fazla yetki verilmesine ilişkin çekincelerin de tartışılabileceğini söyledi.

CHP'nin, fizik, kimya gibi derslerin Kürtçe öğretilmesini içeren ana dilde öğretime karşı olduğunu, ama bir dilin edebiyatı dahil, en geniş anlamda öğrenilmesini içeren ana dilde eğitimi desteklediğini belirten Toprak, yeni anayasada Atatürk'ün ne şekilde yer alması gerektiğine de değinerek, O'nun kurucu ve önder rolünün, çağdaşlaşma hedefi ve barışçı dış politikasının vurgulanabileceğini söyledi.

Toprak, ''Anayasada Atatürk'ün adının geçmesinin ne faydası var, getirisi nedir?'' şeklindeki soruyu da şöyle yanıtladı:
''CHP, Atatürk'ün kurmuş olduğu bir partidir. Dolayısıyla tabii ki Atatürk'e sahip çıkacaktır. Atatürk'e 12 Eylül mantığıyla sahip çıkabilirsiniz ya da daha baskıcı şekilde. Atatürk, 1920'lerin dünyasında paramparça olmuş bir imparatorluktan yeni bir devlet kurmaya çalışmış ve nesiller boyunca çok sevilen, hala sevilmeye devam eden biridir. Ama bu demek değildir ki Atatürk ilkeleri, günün şartlarına göre yeniden yorumlanamaz. Buradaki problem, Atatürk ilkelerini 1920'lerde dondurmak olmuştur. Hiçbir ülkede o ülkenin cumhuriyetinin kurucusu olan bir insanın bu kadar tartışıldığını görmedim. Ben size aynı soruyu tersten sorayım, Atatürk'ün isminin yeni anayasada bulunmasının ne sakıncası var?''