CHP, Kilis Cumhuriyet Savcısı hakkındaki soruşturmayı sordu

CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, TBMM Başkanlığı'na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.

Başbakanlık Müsteşarının başvurusu müşteki sıfatıyla kabul görerek, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nca Kilis Cumhuriyet Savcısı Mustafa Seymen hakkında "Kamu görevinin verdiği yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle kişisel verileri ele geçirmek" suçlamasıyla soruşturma başlatıldığını belirten Tarhan, şöyle dedi:
"Kilis Cumhuriyet Savcısı Sayın Mustafa Seymen; 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Yasası'nın (HSY'nın) 102. maddesi gereği olarak, yargıç ve Cumhuriyet savcılarına ödenen maaşların hesabına 'kıstas aylık' olarak dayanak alınan, 'en yüksek devlet memuru' kabul edilen 'Başbakanlık Müsteşarı'na, malî haklar kapsamında fiilen yapılan her türlü ödemenin bürüt toplamının tespiti' talebiyle, 10 Şubat 2011 Tarihinde Kilis Sulh Hukuk Mahkemesi'ne tespit davası, bu talep mahkemece yerinde görülerek, 'Başbakanlık Müsteşarı'na, fiilen yapılan her türlü ödemenin tespiti' amacıyla ilgili kurumlara müzekkereler yazılmıştır.Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, sözü edilen tespit davasından haberdar olan Başbakanlık Hukuk Müşavirliği yetkilileri, ilgili davaya bakan mahkeme yargıcını telefonla aramış, davayla ilgili görüşme yapmış; ve daha sonra Başbakanlık Müsteşarı Vekili tarafından itiraz başvurusunda bulunulması sonrasında da, daha önce Mustafa Seymen'in talebinin kabulü yönünde sürdürülen işlemler durdurularak, ani bir kararla tespit davası reddedilmiştir."
 

Gerekçeyi sordu

CHP Grup Başkanvekili Tarhan, Başbakan'a şu soruları yöneltti:
"2006 yılı Temmuz ayından bu yana yasa gereği, yargıç ve Cumhuriyet savcılarının aylıklarının hesaplanmasında ölçüt olan, 'en yüksek devlet memuru kabul edilen Başbakanlık Müsteşarına, mali haklar kapsamında fiilen yapılmakta olan aylık her türlü ödemeler toplamının brüt tutarı' 15 Ocak 2012 tarihi itibariyle hangi kalemlerden oluşmaktadır, bu kalemlerin her biri için tam olarak kaç liradır?

Kilis Cumhuriyet Savcısı Mustafa Seymen'in ve birçok kamu görevlisinin maaşının hesaplanmasında yasal olarak 'kıstas aylık' kabul edilen Başbakanlık Müsteşarı'nın aylık her türlü geliri, hangi gerekçeyle 'kişisel veri' sayılmaktadır?

Başbakanlık Müsteşarı'nın aylık her türlü gelirinin 'kişisel veri' bahanesiyle gizli tutulması, maaşları yasal olarak bu gelir kıstas alınarak hesaplanan kamu görevlilerinin maaşlarında keyfi uygulama yapıldığının göstergesi midir?

Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala'nın, sadece Anayasal bir hak olan 'hak arama özgürlüğünü' kullandığı için Kilis Cumhuriyet Savcısı Mustafa Seymen hakkında HSYK'ya şikayetçi olmasında, Başbakan olarak bilginiz ve dahliniz olmuş mudur?

Hükümetinizce, Anayasal bir hak olan 'hak arama özgürlüğünün' soruşturma ve cezalandırma tehdidiyle engellenmek istenmesi, 'evrensel hukuk' ilkelerine ne kadar bağlı olduğunuzun ve ne kadar 'bağımsız yargı' istediğinizin bir göstergesi midir?

Başbakanlık Müsteşarı'na yapılan (aylık) her türlü ödemelerin kapsamına hangi gelirlerin, tahsisatların, huzur haklarının ve benzeri kalemlerin girdiği gibi bilgilerin kamuoyunca bilinmesinden duyulan rahatsızlığın nedeni nedir?

Bu rahatsızlığın nedeni, Başbakanlık Müsteşarı'na yapılan bu ödemeler içinde haksız, hukuka aykırı, fiilen ifa edilmeyen görevlere ait veya utanılacak tahakkuklar olması mıdır, yoksa bu ödemelerin toplamının, kamuoyunda hayret ve infiale yol açacak kadar yüksek miktarlara ulaşması mıdır?

Başta hakim ve savcılar olmak üzere birçok kamu görevlisinin maaşlarının hesaplanmasında 'yasal' olarak kıstas kabul edilen 'en yüksek devlet memuruna, mali haklar kapsamında fiilen yapılmakta olan aylık her türlü ödemeler toplamının brüt tutarı'nı gizli tutarak, yasaya da karşı gelmiş ve keyfi davranmış olmuyor musunuz?"