CHP, seçim harcamalarını mercek altına aldı

CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seçim harcamalarını sordu.

CHP, seçim harcamalarını mercek altına aldı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 02.08.2011 - 11:28

CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, TBMM Başkanlığı'na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
 

İzmir'de yapılan harcamaları sordu

2011 genel seçimleri sırasında yapılan harcamaları merak eden Oyan, "İzmir'de AKP 1. Bölge milletvekili adayı, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile 2. Bölge milletvekili adayı Ulaştırma (eski) Bakanı Binali Yıldırım kendi bölgelerinde tüm seçmenlere 2 milyon 905 bin 922 adet mektup göndermişlerdir" dedi.

'Partinizin İzmir'deki bu siyasi girişiminin gerçek mali boyutu nedir?'

Oyan, Başbakan'dan şu sorulara yanıt istedi: "Partinizin İzmir'deki bu siyasi girişiminin gerçek mali boyutu ne olmuştur? Maliye Bakanlığı'nın kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına yönelik olarak 5,5 milyon kişiye göndereceği uyarı mektuplarının sadece posta masrafının 5 milyon TL'yi bulması üzerine PTT'den indirim talep etmesi basına haber olduğuna göre (Vatan Gazetesi, 7 Mart 2011), söz konusu 3 milyon civarındaki mektubun, baskı ve zarflama giderleri hariç olmak üzere toplam postalama bedelinin 2,5-3 milyon Türk Lirasını bulacağına dair tahminler konusundaki gerçeklik nedir? Bu aşırı yüksek seçim masrafının kaynağı nedir? Bu bedel adayların seçime giren partisi tarafından mı karşılanmıştır? Parti, tarafından karşılandı ise partinin gider hesabı içerisinde gösterilmiş midir? Yoksa adayların hükümeti temsil eden statülerine bağlı olarak acaba kamu kaynaklarından mı karşılanmıştır? Durum böyleyse bu konuda bir teftiş başlatmayı düşünür müsünüz? Eğer bu bedelin bizzat adaylar tarafından karşılandığı iddia ediliyorsa, bu durumda adayların seçim bütçelerinin sınırlarını aşması beklenecek bu tutar kadar bir servetleri olup olmadığı ve eğer varsa, servetlerinde eşdeğer miktarda bir azalışın ortaya çıkıp çıkmadığını kamuoyuna açıklamayı 'seçimlerin saydamlığı' ilkesi adına bir görev sayar mısınız? Yoksa bu bedel herhangi bir partili veya partililerce mi karşılanmıştır? Eğer öyleyse, partilere bağış sınırını aşan bir durum söz konusu olacağından bununla ilgili Başbakanlık adına bir teftiş başlatmayı düşünür müsünüz? Partili veya partililerce karşılanma söz konusu ise, söz konusu bedel partinin gelir hesabında bağış olarak gösterilmiş midir? Eğer, diğer bir olasılıkla, PTT'ye bu büyük iş yükü karşılığında hiçbir ödeme yapılmamışsa, PTT adına doğan kamu zararının yasal sorumluluğu araştırılacak mıdır? Söz konusu posta giderleri bütün bu seçenekler dışında bilmediğimiz veya öngörmediğimiz başka kaynaklarca karşılanmışsa bunun ayrıntılarını kamuoyuyla paylaşmayı bir siyasal saydamlık sorumluluğu olarak görecek misiniz? Posta İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nden bu kapsamlı mektup gönderme işi için bir indirim sağlanmışsa bunun miktar ve oran olarak düzeyi nedir? İki adayın ve dolayısıyla partilerinin seçim kampanyalarına öncelik verilmesi için PTT'nin bütün olağan dağıtım işlemlerini belirli bir zaman dilimi içinde bakan baskısıyla erteleyen ve aksatan bu siyasi baskı hakkında herhangi bir idari işlem başlatılmış mıdır? Bu uygulama nedeniyle geciken dağıtım işlemleri dolayısıyla maddi ve manevi mağduriyete uğrayan özel ve tüzel kişilerin hakları nasıl korunacaktır? Benzeri olayların tekrarlanmaması için ne gibi önlemler düşünülmektedir?"


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler