CHP'den düşürülen uçakla ilgili açıklama

CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, partisinin Kadıköy İlçe Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalar yaptı. Yeniden bir seçim atmosferine girdiklerini belirten Tekin, 7 Haziran seçimlerinden sonra koalisyon görüşmeleri sırasında yaşananlara değindi. Tekin, "CHP'nin sorumlu, bilinçli, birinci önceliği Türkiye'nin sorunları olan bir siyasi partinin Genel Başkanı ve yöneticileri olarak AKP ile bir koalisyon yapmanın zorluklarını bile bile sadece Türkiye'nin geleceği ve iç barışı için elimizi, kolumuzu, gövdemizi bu taşın altına koymaya razı olduğumuzu ifade ettik. Aslında koalisyon görüşmeleri öncesinde sayın Erdoğan'ın görüşleri çok netti; sayın Davutoğlu'na hitaben 'intihar mı etsin' demişti. Sayın Davutoğlu'da siyasi intiharı göze alamadı. Türkiye'de yaşanan sorunların temel sebebi de sayın Davutoğlu olduğunu paylaşmak istiyorum" dedi.

ANKARA'DA YAŞANAN TERÖR SALDIRISI

Gürsel Tekin, geçtiğimiz hafta Cumartesi günü Ankara'da yaşanan terör saldırısıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Ankara'daki saldırıdan 1 buçuk yıl önce CHP olarak IŞİD terör örgütünün Türkiye coğrafyasında çok ciddi sorunlar yaratabileceği konusunda hükümeti defalarca uyardıklarını hatırlatan Tekin, bu uyarılara rağmen hükümetin bu konuda kayıtsız kalmasının kafalarında ciddi soru işaretleri bıraktığını ifade etti.

EBU SEYYAF KİMDİR? TÜRKİYE'DEKİ TİCARİ BAĞLANTILARI KİMLERDİR? KİMİNLE PETROL TİCARETİ YAPIYOR?

Tekin, "1 yıl önce birçok milletvekili arkadaşımız IŞİD terör örgütünün finansörü olan bir zat-ı muhteremi, Ebu Seyyaf'ı sormuşlar. Ebu Seyyaf kimdir? Türkiye'deki ticari bağlantıları kimlerdir? Kiminle petrol ticareti yapıyor? Bu konuda arkadaşlarımızın bu sorularına maalesef halen cevap verilebilmiş değildir. Israrlı sorularımıza rağmen yanıt alamadık. Peki ne zaman yanıt aldık; 27 Haziran günü Amerikalılar operasyon yaptı ve bu şahsı öldürünce üzerindeki belgeler ele geçti. Bu belgelerde çeşitli Türklerin, çeşitli işadamlarının ilişkilerinin olduğu ortaya çıktı. Ancak halen kamuoyuyla paylaşılmadı. Siz sadece belli illeri, belli çay ocaklarını tarif ederek bu terör örgütüyle mücadele etmeniz mümkün değildir. Bunların varlık sebebini ortaya çıkaramazsanız, finansmanını sağlayan kişileri ortaya çıkaramazsanız bu şu demektir; Suruç'ta olduğu gibi, Diyarbakır'da Ankara'da olduğu gibi yarın nerede neyin patlayacağını görmekte mümkün olmayacak" diye konuştu.

'BU FİNANSÖR İLE BU İLİŞKİLER VAR MI YOK MU? BUNLAR DETAYLI BİR ŞEKİLDE ORTAYA ÇIKACAKTIR'

"Sayın Davutoğlu'nun '30 canlı bombayı tespit ettik, biliyoruz. Ama hukuken hiçbir şey yapamıyoruz' dediği şahıslarla ilgili ciddi bir raporun hükümete gittiğinin duyumlarını alıyoruz" diyen Tekin, konuşmasına şöyle devam etti: "Kayseri'de parkta oturan iki genci AKP'yi ve sarayı eleştirdiği için 2 saat içinde gözaltına alıp hesap sormasını biliyorsunuz. Gazetecileri, siyasetçileri, işadamlarını yakınen takipte olduğunu, olası herhangi bir hükümet ya da sarayla ilgili bir cümle kullandığında 24 saat içinde bunlara hukuku işletebiliyorsunuz. Bütün bunlara rağmen bir ülkenin başbakanı 'biz 30 tane canlı bombayı biliyorduk ama hukuken birşey yapamıyorduk' demesi, başlı başına büyük bir olaydır. Bunun detaylı bir şekilde soruşturulması lazım. Acaba sayın başbakanın kullanmış olduğu bu cümleler biraz önce tarif etmiş olduğum bu finansör ile bu ilişkiler var mı, yok mu? Önümüzdeki günlerde bunlar detaylı bir şekilde ortaya çıkacaktır."

SORULARI YANITLADI, DIŞ POLİTİKAYI ELEŞTİRDİ

Gürsel Tekin açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, dün Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Suriye sınırında bir İnsansız Hava Aracı'nın düşürülmesini sorması üzerine Tekin, iktidarın dış politikasını eleştirdi.

Süleyman Şah Türbesi'nin taşınması ve 2012 Haziran'ında TSK'ya ait bir uçağının düşürülmesi ve 2 pilotun şehit olmasıyla sonuçlanan olayları anlatan Tekin, "Bizim uçağımız neden hava sahasını ihlal etti? Kimin talimatıyla ihlal etti? Uçağımızı kim düşürdü. 2 pilotumuzun şehit olmasına kim sebep oldu? Üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen halen bunlara yanıt alabilmiş değilim. Dosyaya gizlilik konuldu. İşin kolayını bulmuşlar, çaresiz kalınca gizlilik koyuyorlar. Hangi gizliliği koyarsanız koyun, CHP olarak bunları ihlal edeceğiz. Bizim uçağımızı düşürenlerden hesap soracağız dediler, niye soramadınız? Şimdi ben soruyorum size niye soramadınız? Soramazsınız çünkü bu kadar kirliliğe bulaşırsanız soramazsınız. Geçen hafta Rusya'ya gittiler, dönüşte Putin ile böyle ilişkilerimiz iyi, dostluklarımız şöyle böyle...Aradan 5 gün geçti Rusya bir sağdan bir soldan vurdu. Bizimkiler çaresiz kaldı. Bu çaresizlik içerisinde faili meçhul bir şey düşürmüşler. Ne olduğu belli değil. Daha hiç kimse üstüne almadı. Orada da bir soru işareti var. Bilgilerimiz var, inşallah öyle değildir. Eğer öyleyse başka maskaralık ki bunun altından da kalkmak mümkün değil. Türkiye bunların hiçbirini hak etmiyor" diye konuştu.