'ANNESİ NEDEN GÖTÜRÜLMEDİ?"
Bebeğin annesinin tedavi sırasında hastanede mutlaka olması gerektiğini belirten Yarkadaş, şöyle konuştu:
"Öğrendiğime göre, Gebze'deki devlet hastanesinde çocuğa serum takılmış. Ne annesine ne de babasına hastalığa ilişkin herhangi bir bilgi verilmemiş. Bebeğin iyileşmesi için hangi ilaçlar kullanılacak? Neye dikkat edilecek? Bunlara ilişkin hiçbir bilgi yok. Ağır bir insan hakkı ihlali yaşanıyor; yaşam hakkı gasp ediliyor. Dokuz aylık bir bebekten adeta intikam alınıyor. Bunları anlatırken bile vicdanımız isyan ediyor.''
Yarkadaş, sözlerine şöyle devam etti:
"AKP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş'ın FETÖ sanığı damadı Ömer Kavurmacı, yasalara aykırı bir biçimde özel hastane raporuyla tahliye ediliyor. Dokuz aylık bir bebek ise ağır koşullar altında yaşamaya mahkum ediliyor. El üstünde tutulması ve incitilmemesi gereken bir bebeğe karşı hoyratça davranılıyor. Buna da 'AKP Tipi Adalet' deniliyor! Adaletiniz batsın! Miraz bebeğin haklarının korunması için, Kadir Topbaş'ın torunu olması mı gerekiyor? Miraz bebek, Topbaş'ın torunu olsaydı, bunların hiçbirini yaşamazdı. O zaman adli makamlar tüm sorunları çabucak ortadan kaldırırdı.''
'MAHKEMELER ÇALIŞMIYOR'
Miraz bebeğin yaşadıklarının bunlarla sınırlı olmadığını belirten Yarkadaş, "Mahkemeler, aylardır vasi tayin etmediği için ailesi yapılanlar karşısında suç duyurusunda bile bulunamıyor. Adli mekanizma tamamen çökmüş ve iş yapamaz bir hale gelmiş'' dedi.
'CUMHURİYETÇİLERİN RAPORLARI İŞLEME KONULMUYOR'
Adalet Bakanlığı'nın verilerine göre, cezaevlerinde 1041 hasta tutuklunun tahliye için rapor sunduğunu ancak buna rağmen hiçbirinin serbest bırakılmadığını belirten Yarkadaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Adli mekanizma, Miraz bebeğe gelince işlemiyor... Ancak aynı mekanizma, AKP'li Kavurmacı'yı alel acele serbest bırakabiliyor. Sadece Miraz bebek değil; tam 201 gündür Silivri Cezaevi'nde hukuksuzca tutulan Cumhuriyet Gazetesi yazarlarının dördü de hasta olduklarına dair rapor sundular. Kavurmacı'ya işleyen adalet, sıra Cumhuriyet çalışanlarına ve sıradan yurttaşlara gelince ne hikmetse duruyor!"
Yarkadaş sözlerine şöyle devam etti:
"Topbaş'ın damadı yasalara aykırı bir biçimde özel hastane raporuyla tahliye edilirken, 201 gündür tutuklu olan Cumhuriyet çalışanlarının serbest kalması için devlet hastanesinin hasta olduklarına dair raporu bile yetmiyor. Miraz bebek de Cumhuriyetçiler de AKP'ye yakın olmamanın bedelini ödüyor."
APAR TOPAR VERİLEN RAPOR
Yarkadaş, birkaç gün önce gündeme getirdiği Wernice Korsakoff hastası tutuklu Bülent Özdemir'e ilişkin yeni bilgileri de paylaştı. Yarkadaş, "Tekirdağ F Tipi Cezaevi'ndeki Bülent Özdemir'in durumunu kamuoyuna duyurduktan sonra apar topar hastaneye götürüp 'Sağlamdır' raporu vermişler. Oysa ki; Özdemir ağrılarından dolayı uyuyamadığını anlatıyor ailesine... O raporu kim neye dayanarak verdi; anlaşılır gibi değil'' dedi.
CHP'li vekil, Bülent Özdemir'in ağrılarını dindirmek için gerekli ilaçları temin edemediğine ilişkin şikayetleri ailesine aktardığını da dile getirdi.
BAKAN BOZDAĞ'A DA ANLATACAK
Miraz bebek, Bülent Özdemir ve Cumhuriyet Gazetesi çalışanlarının yaşadıklarını Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a ileteceğini ve konuyu Meclis gündemine taşıdığını belirten Yarkadaş, "Adalet herkes için işlemeli... Adalet mekanizması birilerini kayırma üzerine kuruluyorsa, o ülkenin çökmesi kaçınılmazdır' ifadesini kullandı. Yarkadaş, Türkiye'nin dört bir yanındaki cezaevlerinden insan hakları ihlallerine ilişkin şikayetler geldiğini de sözlerine ekledi.?