Çocukluklarını yaşayamadan büyüyorlar

Çoğunluğu 0-3 yaş grubunda olan toplam 251 çocuk, çeşitli cezaevlerinde anneleriyle birlikte kalmak zorunda. Yetişkinlerin bile dayanmakta güçlük çektiği cezaevi koşullarında, çocukluklarını yaşayamadan büyüyorlar.

Çocukluklarını yaşayamadan büyüyorlar
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 10.03.2012 - 17:25

Annesine verilen cezayı çeken çocuklardan biri olan Ekin Şinar Dülekin babası da üç ay önce KCK operasyonuyla tutuklandı. Babasını cezaevinde gören Ekin Şinar, 10 aylıkken tanıştığı demir parmaklıklardan çıkamayacağını anlayınca çok ağladı.

Anne Gazal Dülek, PKK üyesi olduğu gerekçesiyle mahkûm edildiği 6 yıl 3 ay hapis cezası nedeniyle 2 Ocak 2010da Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna götürüldü. Hapse girdiğinde 10 aylık olan, anne sütüyle beslenen kızını yanında götürmek zorundaydı. Ekin Şinar, artık üç yaşında. Cezaevindeki kreşe gitmeye başladı ve günde bir saat de olsa yaşıtlarıyla arkadaşlık edebiliyor. Ekin Şinar, yaklaşık iki yıl boyunca babasıyla dışarda buluştuğunda, özgürlüğün tadını çıkarıp, çocukça zamanlar geçiriyordu. Baba Şemseddin Dülek de Ekim 2011de yapılan KCK opersyonu kapsamında örgüt üyesi olduğu gerekçesi ile tutuklanarak Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevine gönderildi. Ekin Şinarın sabırsızlıkla beklediği özgürlük günleri de böylece sona ermiş oldu. Akrabalarıyla babasını ziyarete giden Ekin Şinar, babasının da tutuklandığını anlayınca çok ağladı.

Hapiste büyüdü, \t\tannesini bekliyor

Azat Tokmak, 1996’da misafir olarak gittikleri eve yapılan operasyonda annesiyle gözaltına alındığında 2.5 yaşındaydı. Tutuklanan annesine ve akrabalarına verilmeyip, Çocuk Esirgeme Kurumuna teslim edildi. Avukat Eren Keskinin 1.5 aylık mücadelesi sonunda annesine kavuşan Azat, 5 yıl cezaevinde kaldı. İlkokula başlayınca annesinden ayrılmak zorunda kalan Azat, şimdi 17 yaşında ve hasta annesinin tahliyesini bekliyor. Avukatı Eren Keskin, Fatma Tokmakın hiçbir şekilde ilişkisinin olmadığı bir olayla ilgili, başkalarının işkenceyle verdiği ifadeler ve bir itirafçının iddiaları üzerine yargılandığını ifade ediyor. Tokmak’ın gözaltında, 2.5 yaşındaki oğluyla işkence gördüğünü anımsatan Keskin, şöyle devam ediyor:

Türkçe bilmediği için yıllarca kendisini ifade hakkından yoksun kaldı. Cezaevinde öğrendiği sınırlı Türkçeyle savunma yaptı. Hukuksuz yargılama sürerken kalp hastalığına yakalandı, tahliye edildi. Müebbet hapis kararı onanınca 2010 yılında yeniden cezaevine girdi. Sağlık sorunları da iyice ağırlaştı, ölüm riski taşıyan rahatsızlıklar yaşadı. İnfazın ertelenmesine ilişkin yaptığımız başvuru üzerine Fatma Tokmak İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevk edildi. Bir yıldan uzun bir süredir hastalığı giderek ilerliyor olmasına rağmen Adli Tıp Kurumunun raporu hâlâ açıklanmadı.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler