"Cumhuriyet tarihi boyunca yaşanılan en yüz kızartıcı olay"

Bilim ve Ütopya Kooperatifi Başkanı Prof. Dr. Semih Koray, aralarında Prof. Dr. Sina Akşin, Prof. Dr. Alpaslan Işıklı gibi bilim adamlarının da yer aldığı çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile birlikte Attila İlhan Kültür Merkezi'nde basın açıklaması yaptı. Prof. Dr. Koray, Charles Darwin'in doğumunun 200. yıldönümünde Tübitak'ın Darwin'i sansürlemesine tepki göstererek, "Bu, ülkemiz adına ve bilim topluluğumuz açısından Cumhuriyet tarihimiz boyunca yaşadığımız en yüz kızartıcı olaylardan biridir" dedi. Tübitak'ın bilimin geliştirilmesi ile görevli ve temel görevinin de gençler arasında bilimsel düşüncenin yaygınlaştırılması olduğunu vurgulayan Koray, şunları söyledi:
"Ortaçağ'a özgürlük tanımak için bilim yasaklanıyor. Bu tutum, bütün bilim insanlarımızı, Vatikan'ın bile 'Darwin' toplantısı düzenleme noktasına geldiği bir dönemde, uluslararası ortamlarda kendi meslektaşlarının karşısında hiç hak etmedikleri bir biçimde boynu eğik bırakacak bir tutumdur. Bundan daha da yüz kızartıcı olacak tek şey bu durumun kabullenilerek Tübitak yönetiminin görevine devam etmesi olacaktır. Bizim Cumhuriyetimiz, bilimi kendine temel alarak kurulmuş bir cumhuriyettir. Tübitak, Atatürk döneminin bilimsel atılımının 1960'lar sonrasında sürdürülmesinde bir köprü işlevi görmüştür. Bugün böyle bir geçmişe sahip bu bilim kuruluşumuzda bilimden vazgeçmek demek, Cumhuriyetimizi toptan Ortaçağ'a teslim etmek demektir. ABD içindeki odaklardan dünyaya yayılan Darwin sansürünün, ülkemizde bilimi teslim ettiği Ortaçağ ise aslında Vatikan'ın Ortaçağı'dır"

"Olay tamamen dogmatik ve bilim karşıtı bir dünya görüşü"

Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği'nden yapılan yazılı açıklamada, UNESCO tarafından Darwin yılı olarak ilan edilen 2009 yılında TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi'nin Mart ayı sayısı için hazırlanan Darwin özel dosyasının ''kurum yönetimi tarafından sansürlendiği'' belirtildi.

Açıklamada, bu durumun bilim ve bilimsel araştırmaları yaygınlaştırmak ve benimsetmekle sorumlu bir kurum için son derece ''kaygı verici'' ve ''kabul edilemez'' olduğu kaydedildi.

Herhangi bir bilim dalındaki son gelişmeleri öğrenme gibi, evrimdeki gelişmeleri öğrenmenin de vazgeçilmez bir insan hakkı ve demokrasinin olmazsa olmazı olduğuna işaret edilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
'''Türlerin Kökeni' adlı başyapıtın yayımlanmasından 150 yıl sonra, tıptan tarıma, bilişimden iktisata kadar pek çok alanda ve günlük yaşamımızda uygulaması olan Darwin'in Evrim Kuramına karşı takınılan bu tavır, Türkiye'de bilim dünyasına karşı sindirme politikası izleyen iktidarın ülkemizi sürüklemeye çalıştığı noktayı göstermesi açısından önemlidir. Bu olay, tamamen dogmatik ve bilim karşıtı bir dünya görüşünün TÜBİTAK yönetimine egemen olmaya başladığını kanıtlamıştır.
Bilimsel kuramların halka duyurulmasına bile tahammül gösteremeyen bu zihniyeti şiddetle kınıyor ve bu müdahalenin sorumluları olan Ömer Cebeci ve Nüket Yetiş'in istifalarını talep ediyoruz.''

"İktidar bilimsel çalışmalar yapan kurumları kontrol altına almaktan vazgeçmeli''

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu'nca yapılan açıklamada, ''İktidar sahipleri bilimsel çalışmalar yapmak üzere yetkilendirilmiş kurumları kontrol altında tutma isteğinden vazgeçmelidir'' denildi.

Yazılı açıklamada, UNESCO tarafından ''Darwin Yılı'' olarak ilan edilen 2009 yılı için hazırlanan TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisine ''yönetim tarafından müdahale edildiği ve kapağının değiştirildiği'' kaydedilerek şu görüşlere yer verildi: ''Doğanın, toplumun, evrenin diyalektik birliği ve bütünlüğü içerisinde bilimsel verilerle açığa çıkarılan gerçeklerin hiçbir iktidar tarafından karanlıkla örtülemeyeceği bilinmelidir. Akıl ve bilim yerine metafiziği yerleştirme çabalarının politik bir tercih olduğunu ve egemenlerin işine yaradığının bilincinde olan akıl ve bilimden yana aydın sorumluluğu içinde olanlar buna izin vermeyecektir. Bilimsel kurum ve kuruluşlar, üniversiteler, özgür medya ve yargı organları iktidar alanı olarak kullanılamaz. İktidar sahipleri bilimsel çalışmalar yapmak üzere yetkilendirilmiş kurumları kontrol altında tutma isteğinden vazgeçmelidir.''