"Davos duruşunu bu meselede de göstersin"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ün Meclis grup toplantısında Kürtçe konuşmasına sert tepki gösterdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Davos'taki duruşunu bu meselede de göstermesi gerektiğini söyleyen Bahçeli, "MHP, TBMM üyelerinin derhal bu lekeyi temizleyeceklerine inanmaktadır" dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 25.02.2009 - 10:13

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ün dün Meclis grup toplantısında Kürtçe konuşmasına tepki gösterdi. Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Davos'ta bir gazeteciye gösterdiği duruşu bu meselede de göstermesini beklediklerini kaydederek "Milliyetçi Hareket Partisi, İstiklal savaşımızı yönetmiş bir "Gazi Meclis" içinde böylesi bir ihanetin karşılıksız kalmaması için Türkiye Büyük Millet Meclis üyelerinin onurlarını koruyacaklarına ve aziz milletimiz adına gerekeni derhal yaparak bu lekeyi mutlaka temizleyeceklerine inanmaktadır" dedi.

Bahçeli yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin 'AKP'nin açtığı yolda kurgulanan hain bir projenin adım adım uygulandığı hassas bir dönemin emarelerini göstermeye' başladığını savundu. Milli kimlik ekseninde tartışmaları sürdürmek, üniter yapıda kurulmuş milli devlet niteliğini tasfiye etmek, etnik köken temelinde bölünmeyi başlatmak ve Türk milletinin mensubiyet şuurunu zayıflatmanın oynanan oyunun ilk perdesi olduğunu söyleyen Bahçeli, şunları söyledi:
"Avrupa Birliğinin de sayısız dayatmalarından biri olan alt kimliklerin milli azınlık olarak tanınması, bu yapay ayrıma Anayasa teminatı altında siyasi ve hukuki statü kazandırılması, Türk milletinden ayrı bir millet yaratma arayışları ile bunu sağlamak üzere öncelikle ana dilde yayın ve eğitim imkânı sağlanması bu yıkım projesinin temel stratejisidir. Bugün, terörden beslenerek masumane istekler halinde meşrulaşma eğilimi gösteren bölücü talepler olan "federasyon, ayrı bayrak, ayrı eğitim dili, ortak kurucu halk, çokluklar devleti ve hatta ayrılma tehditleri" gibi ihanet kavramları, karşımızdaki tehlikenin boyutlarını algılamak açısından yeterli olacaktır. Türkiye, siyasi bölücülük ve silahlı terörün adım adım meşruiyet kazanması yolunda hükümetin icraatlarıyla mesafe aldığı çok tehlikeli bir döneme girmiş, terör destekli etnik bölücülük siyaset sahnesine taşınmış, PKK'nın siyasallaşma stratejisinde yeni bir aşamaya gelinmiştir."

 

"Meclis'teki siyasal bölücüler"

Bahçeli, Türkiye'nin ve Türk milletinin kaderi üzerinde kumar oynandığını, bunun amacının Türkiye'yi ayrıştırma ve çatışma ortamına sürüklemek olduğunu dile getirdi. AKP'yi "durmak yok yola devam" diyerek bölücülüğün bütün siyasi emellerine teslim olmakla suçlayan Bahçeli, DTP'yi ise "Meclis'teki siyasal bölücüler" olarak nitelendirdi. Bahçeli şunları kaydetti:
"Adalet ve Kalkınma Partisi ile Meclisteki siyasal bölücüler arasındaki işbirliği sıkılaşmış; bölünme ve husumetin sahiplenilmesinde görev dağılımı ile ince rekabet yaşanmaya başlanmıştır. Bu ihanet sürecinde AKP, Bölücüler ve Barzani arasındaki işbirliğinde kimin ön alacağı tartışma ve seçim malzemesi konusu olmuş, iktidarın Türkçe dışında yayın yapan TRT kanalını iftiharla açmasından sonra, bu kez de PKK yandaşları Türkçe dışında bir dili Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında Grup toplantılarına kadar taşımışlardır. Ülkemizin temel değerlerinin aşağılandığı, milli Türk tarihinin sorgulandığı, her türlü alçaklığın alkışlandığı, sınırsız hıyanetin sergilendiği ve bütün bunların teşrifatının ise iktidar partisi tarafından hukuka uygunluk kılıfı ile yapıldığı bugünkü siyasi ortam; beka düzeyindeki tehlikelere geri dönülmemek üzere kapı aralamıştır. Cumhuriyeti temelinden sarsmak ve milli devlet yapısını parçalamak için emel ve fikir birliği etmiş oldukları bilinen mihraklar, Sevr sevdalıları, Avrupa Birliği hayranları, federe devlet kılavuzları ve okyanus ötesi maşalar, iktidar zihniyetini de aralarına katarak tam bir cephe oluşturmuş, safları sıklaştırarak faaliyetlerine hız vermişlerdir. Bugün yapılmak istenen, etnik bölücülüğün siyasi bir sorun olarak çözümü için uygun bir ortam yaratılması, bunun siyasi ve toplumsal altyapısının iktidar ve bölücülük elbirliği ile içten içe hazırlanmasıdır."

 

"Bu aşamadan sonra hergün yeni bir rezalet yaşanacak"

Bahçeli, 'Brüksel ve Erbil lobilerinin, İmralı canisinin, PKK'nın ve TBMM'daki piyonları'nın Türkiye'ye dayatmak istedikleri siyasi senaryonun sahneye konulması halinde, PKK'nın siyasi talepleri ve eylem planının da iktidar tarafından yürürlüğe konulacağını öne sürdü.

Bahçeli "Bu aşamadan sonra her gün yeni bir rezaletin yaşanması, her gün farklı bir odağın bölücülük bayrağını taşıması, tırmanan ayrılık ve husumet ortamının yeni boyutları ile karşımıza çıkması artık kaçınılmaz olacaktır. Nitekim, demokrasinin sağladığı imkânla milletvekilliğine kadar ulaşarak siyasi bölücülüğün temsilciliğini yapan bir zatın; partisinin Meclis Grup toplantısında, Anayasa ve yasalara aykırı olarak Türkçe dışında bir dille konuşma yapması bu zihniyetin aldığı mesafeyi ve iktidarla arasındaki irtibatı göstermesi bakımından önemli ve anlamlı olmuştur" dedi.

 

"Erdoğan Davos duruşunu bu meselede de göstersin"

Devlet Bahçeli, dün yaşanan olayın, Başbakan Erdoğan'ın 'Sözde Kürt açılımı ve Diyarbakır yaklaşımının bölücü mihraklarda karşılık bulduğunu' ortaya koyduğunu kaydederek, Erdoğan'ı TRT ekranlarından 'bölücülüğü Kürtçe selamlamakla' suçladı.

Bahçeli şunları söyledi:
"Türkiye sanal ortamlarda kahramanlığa soyunarak duygu sömürülerine sarılan Başbakan Erdoğan'dan Davos'ta bir gazeteciye karşı gösterdiği duruşu, şimdi kendi açtığı yolda karışımıza bölücü taleplerin tırmanışı olarak çıkmış bu meselede de muhataplarına göstermesini beklemektedir. Milliyetçi Hareket Partisi, İstiklal savaşımızı yönetmiş bir "Gazi Meclis" içinde böylesi bir ihanetin karşılıksız kalmaması için Türkiye Büyük Millet Meclis üyelerinin onurlarını koruyacaklarına ve aziz milletimiz adına gerekeni derhal yaparak bu lekeyi mutlaka temizleyeceklerine inanmaktadır."

 

"Hiç kimse hayale kapılmamalı"

Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti'ni bölmeye hiç kimsenin gücünün yetmeyeceğini de kaydederken AB macerasının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini dile getirdi. Bahçeli, "Hiç kimse hayale kapılmamalı Türkiye Cumhuriyeti devletinin temel harcı olan ilke ve esasları değiştirmeyi, milli devlet niteliğini ve üniter yapıyı tavsiye etmeyi hatırından geçirmemelidir. Bu itibarla, bugün de milletimizi birbirine düşürmeyi, topraklarımızı tartışmayı hayal edenler varsa, kendileri gibi niyet sahiplerinin ve işbirlikçilerinin tarihte uğradıkları akıbetten artık ders çıkarmış olmaları kendi hayırlarına olacaktır" dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon