'Dayak işkence değil anlık bir olay'

Çalıştığı bardan yağma iddiasıyla gözaltına alınan Çınar, komiser Kurt’un kaba dayağına maruz kaldı. Vücudu tanınmayacak bir hal alan Çınar, mahkemece serbest bırakıldı, sonra da beraat etti. Mahkeme yargıcının, suç duyurusu üzerine, polis hakkında, “işkence”den dava açıldı.

Adli Tıp raporunda, Çınar’ın “hafif nitelikte olmayan bir şekilde yaralandığı” belirtildi. Çınar’ın sol kolunun dirsekten üstünün tamamen renk değiştirdiği, dirseğinden bileğine kadar ödem oluştuğu, belinde, sağ omuzunda sararmalar, sol bacağında ekimoz” tespit edildi. Dava Kasım 2012’de sonuçlandı. Sanığa kasten yaralama suçundan 2 yıl 2 ay 7 gün hapis cezası verildi. Kararın gerekçesinde de “Eylemin, sanığın tokatla vurması ve şikâyetçinin sanığı itmesi üzerine ani gelişen olay niteliğinde olduğu, işkence kapsamına girmediği, görevi kötüye kullanmak suretiyle yaralama tipine girdiği kanaatına; varılmıştır” denildi.

Dosya Yargıtay’a gönderildi.

‘Cop kırılana dek dövdü’

Çınar’ın avukatı Fazıl Ahmet Tamer, karara itiraz etti. Tamer, “Sanık, müvekkilimi tahta cop kırılana kadar onun iradesini kırmak, patolojik şiddet duygularını tatmin etmek için dövmüştür. Bu cop kırıldığında da saldırısına plastik copla devam etmiştir. Burada kasıt aşağılama ve biat ettirmedir. Ani gelişen bir olay değildir” dedi.