'Demokrasi bölüşümün dolaysız yansımasıdır'

İ.Ü.İktisat Fakültesi Mezunları Cemiyeti’nin(İFMC) düzenlediği “38. İktisatçılar Haftası”nın “Büyüme, Bölüşüm ve Demokrasi” ana başlığı altında dün İFMC Genel Başkanı Vahap Adıyaman, İktisatlılar Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Kasım Kolcuoğlu ve Dekan Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz’ün açış konuşmalarıyla başladı.

Konuşmasına, Türkiye ekonomisinin 27 Avrupa ülkesinin 14'ünden daha iyi durumda olduğunu vurgulayarak başlayan Ersöz,“Ekonomimiz, dünyanın en hızlı büyüyen 5. ekonomisidir.” dedi.

Adıyaman ise, haftaya katılan herkese teşekkür ederek, 1974 yılından beri tüm İktisatçılar Haftası’nın İktisat dergisinin özel bir sayısı olarak basıldığını belirterek,“Bu anlamda çok önemli bir bellek oluşturuyoruz.” diyerek öğretim üyesi ve idareci olarak, hem politika hem de gönüllü kuruluşlarda aktif görevler alarak camiaya büyük hizmetler vermekte olan Prof. Dr. Esfendar Korkmaz’a teşekkür plaketi sundu. Korkmaz, Türkiye’de iktisat camiasının her zaman onur duyulacak önemli bir yere sahip olduğunu ifade ederek, “Bu camiaya hizmet etmek vekorumak zorundayız.”dedi.

Korkmaz’a armağan edilen “Büyüme ve Sektörel Dinamikler” konulu ilk panel, Prof. Dr. Ümit Şenesen’in açış konuşmasıyla başladı. Türkiye’deki ekonomik gelişmeleri değerlendirenŞenesen grafiklerle göstererek, “İnşaat sektörü büyürken, istihdamın düştüğünü, ara malı üretiminde azalış, ithalatında artış olduğunu, yerli ara malı kullanılan sektörlerin ise, iki misli istihdam yarattığını görüyorsunuz.” dedi.

Prof. Dr. Mustafa Aydın Aysan’ın yönettiği panelde konuşan Prof. Dr. Güven Sak, “Ekonomimiz dünya ile salınmaya başladı ancak biz bu salınmada küresel politikalarla yerel politikaları uyumlu kılamadık. Makro İktisadi Yönetim Takımı, uzun vadeli hedeflerin peşinden koşmalıdır. Ortalama eğitim süresinin hâlâ 6,5 yıl olduğu, vergi ve yargı sisteminin sağlıklı olarak işlemediği bir ülkede uzun vadeli yatırım yapmak çok zordur.” diyerek kentleşme politikalarına iktisatçıların uzak kalmış olmasını eleştirdi. Anadolu’da sanayinin gelişmesi içim kentsel alt yapısının güçlendirilmesinin şart olduğunu belirtti.

MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Nâzım Özdemir, “İlk on ekonomiye girmek, büyüme, sürdürülebilirlik istiyorsak rant sektörüne değil Ar Ge payını arttırarak katma değeri yüksek sektörlere yönelmek gerekir.” diyerek ihracattaki niteliksel düşüşe işaret etti.
Faik Öztırak ise, “Büyümenin sektörel dağılımına baktığımızda sanayinin sürekli kan kaybettiğini görüyoruz. Ekonomik işleyişe kuralsız ve kayırmacılık yaparak müdahale ediliyor.” diyerek devletin saydam, hesap verebilir olması, üretim faktörüne önem vermesi gerektiğini vurguladı.
Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’te panelde genel olarak bankacılık sektörünün ekonomiye katkısına ve içinde bulunduğu sorunlara dikkat çekti. Ateş, “2001 öncesinden farklı olarak ‘casino’ bankacılığından farklı olarak ekonomiye büyük fayda sağlayan ‘utility’ bankacılığa geçilmiştir. Ancak Merkez Bankası’nın aldığı önlemler bankacılığı daraltmıştır.” dedi. Aysan , “Türk Lirasına değer kazandıracak enflasyonla mücadele hedefi ilk sıraya alınmalıdır. Bu diğer sorunların da çözümüne katkı sağlayacaktır” sözleriyle oturumu noktaladı.

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun çok hızlı değişen küresel ekonominin yeni bir döneme girdiğini belirten konuşmasıyla başlayan öğleden sonraki “2000’li Yıllarda Büyüme ve Bölüşüm” başlıklı panelin açış konuşmasını Prof. Dr. Korkut Boratav yaptı.
Küresel ekonomide yeni bir döneme girildiğini, bol likidite döneminin artık sona erdiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu “FED’in aldığı bir dizi bir kararla eskisi gibi kolay ve rahat borçlanma dönemi sona erdi, hem şirketlerin hem vatandaşların daha dikkatli olması gerekir. Bu yeni ortamda nasıl büyüyüp, nasıl paylaşacağımıza odaklanmalıyız.” diyerek İFMC’nin tema seçimindeki isabetine işaret etti.
Demokrasi bölüşümün dolaysız yansımasıdır

Boratav konuşmasına, “Demokrasi bölüşümün dolaysız yansımasıdır.” diyerek başladı. TÜİK’in 2013 yılı için yayınladığı yüzde 4,05 için “2002 yılından bu yana milli gelir hesaplarında sistematik olarak hata yapıldığını,yüzde 3 civarında büyümenin söz konusu olduğunu belirtti. “Büyüme sürecini ne belirliyor ?” sorusunu ortaya attıktan sonra, “kısa vadeli sermaye akımları”yanıtını verdi. IMF 2013 Raporu’nda bile büyüme hızı ile sermaye akımları arasındaki korelasyonun yüzde 80 olarak belirlendiğine dikkat çekti. Ekonomide durgunlaşma, küçülme, kriz hareketlerinin sermaye çıkışlarına dayandıran Boratav, demokratikleşmeye “risk iştahı” belirleyici olan finans kapitalin katkısağlamasının beklenemeyeceğinin altını çizdi. “Nereye gidiyoruz?” sorusunu ise; “Ya devlet başa…”gibi ucu açık bir mesajla noktaladı.

Prof. Dr. Ahmet İncekara’nın yönettiği panelde Prof. Dr. Necip Çakır, Doç. Dr. Nuray Ergüneş, Dr.Elif Karaçimen, Prof. Dr. Ahmet Haşim Köse, Osman Ulagay yer aldı. Köse, 2000’li yılları İstanbul’un sınıfsal değerlendirmesi içinde ele aldı. Ulugay ve Çakır sol olmayan kuruluş ve basının bölüşümü tartışmasına dikkat çektiler. Ulugay, “Bu bölüşümün artık küresel büyümeyi engelleyici hale geldiğini gösteriyor.” dedi. İncekara ise, oturumu “Sistemden beslenenler sistemi düzeltemezler.” diyerek kapattı.

Dr. Nail Satlıgan’ın Anısına

İktisatçılar Haftası bugün “Dr. Nail Satlıgan’ın Anısına” düzenlenen Hikmet Çetin’in açış konuşmasını yapacağı “Dış Politikada Arayışlar ve Dönüşüm” ile ikinci gün Prof. Dr. Toker Dereli’nin açışkonuşmasını yapacağı “Sosyal Politikada Dönüşüm” panelleriyle devam ediyor.
Taner Timur İktisatçılar Haftası’na katılıyor.

Haftası yarın, “Prof. Dr. Turan Yazgan’ın Anısına”düzenlenen Prof. Dr. Sema Erder’in açış konuşmasını yapacağı “Kent, Yerel Yönetim ve Demokratikleşme” ile Prof. Dr. Taner Timur’un açış konuşmasını yapacağı “Türkiye’de Muhafazakârlık, Muhalefet ve Demokrasi” panelleriyle noktalanacak. Etkinlik üç gün boyunca 09.30-13.00 ve 14.00-17.30 saatleri arasında Beyazıt’taki İstanbul Üniversitesi Kongre Kültür Merkezi’nde gerçekleşiyor.