'Demokrasiye inanmış bir asker'

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Ergenekon” hükümlüsü eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, Başbuğ’un sağlığının iyi ve moralinin yüksek olduğunu söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Ergenekon” davasından mahkum olan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u ziyaret etmek üzere Silivri Cezaevi’ne geldi. Kılıçdaroğlu’na CHP Milletvekilleri Mevlüt Aslanoğlu, Akif Hamzaçebi ve Erdoğan Toprak eşlik etti. CHP heyeti, İlker Başbuğ’la görüşmek için cezaevine giriş yaptı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Silivri’de eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’yu ziyaret ettikten sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu, Başbuğ’un kendisine, ‘verilen yasaların tanıdığı görevleri olabildiğince iyi bir şekilde yerine getirmeye çalıştığını’ söylediğini, bu görüşe aynen katılıdıklarını ifade etti.

Kılıçdaroğlu, “Başbuğ komutan olarak görev yaptığı süre içinde, yasaların kendisine tanıdığı yetkileri kullandı, görevde yükselmesi bu iktidar döneminde oldu. Kendisini terör üyesi veya darbeci olarak gösterilmesinin ağırına gittiğini ifade etti. Demokrasiyi geliştirmek isteyen tüm kurumlara destek verdi ama darbeci oldu” dedi.

Başbuğ’un Zafer Bayramı’nı kutladıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin bu ülke için çok önemli olduğunu ifade ettik. Ordumuz halkın deyimiyle, ‘peygamber ocağı’dır, hepimizi saygı duyarız. Ordunun siyasete karışmaması ortak arzudur, kendisinin de arzusudur. Ancak siyasette orduya müdahale etmemeli. Kendisi bunu ifade etti” dedi.

Vicdanı rahat

Kılıçdaroğlu, Başbuğ’un sağlığının yerinde ve moralinin yüksek olduğunu söyledi.

CHP lideri, “Çünkü kendisine yöneltilen suçlamaların haksız olduğunu biliyor. Vicdanım rahat, gönlüm rahat, suçlu olsaydım böyle konuşamazdım dedi. Eğer siz yargılamayı önyargıyla yapar, ben nasıl olsa istediğim kararı veririm anlayışıyla yola çıkarsanız bu doğru bir anlayış değildir, bunun yanlışlığı ortaya çıkıyor” dedi.

Kılıçdaroğlu, “Silivri ile gündeme getirdiğimiz budur. Herkes yargılanabilir, ama bu şekilde değil.. Toplumun ortak vicdanının, ‘evet bu kararda bir adalet vardır’ demesi lazım” ifadesini kullandı.

"Genelkurmay Başkanı yapıyorsunuz, sonra terör örgütü üyesi diyorsunuz"

Kılıçdaroğlu, İlker Başbuğ’nun AKP hükümeti döneminde terfi ettiğini ve emekli olduğuna değinerek, daha sonra tutuklanmasının mantığa sığmadığını söyledi:

“Kara Kuvvetleri Komutanı’nı alıyorsunuz, Genelkurmay Başkanı yapıyorsunuz, sonra terör örgütü üyesi diyorsunuz… Sen bunu yaparken haberin yok muydu? Genelkurmay Başkanı yaparken haberin yok muydu? Gerçekten kabul edebileceğimiz bir suçlama değil. Herkesin vicdanını sorgulaması lazım. İnsanların boş yere hapiste durması herkesi rahatsız ediyor. Cumhuriyet tarihinde, hiçbir demokraside örneği yok. Kara kuvvetleri Komutanı’nı Genelkurmay Başkanı yap, beraber çalış, devletin sırlarına vakıf ol, emekli olsun, emekli olduğunda kutla, sonra da diyeceksiniz ki terör örgütü üyesisin… Bunun akılla mantıkla ifade edilecek tarafı yok. Biz buraya kamu vicdanını tatmin etmek için geldik. O (Başbuğ) ülkesini, bayrağını seven bir asker. İnsanını seven bir asker, demokrasiye inanmıiş bir asker. Siz demokrasiye inanan bir askeri darbeci olarak ifade ediyorsunuz, bu olabilir mi?”

'Esad’a kardeşim diyordu'

Kılıçdaroğlu, Suriye konusunda savaş çığırtkanlığı yapılması yerine, hemen uluslararası topluluğun harekete geçerek bir iç barış sağlaması gerektiğini söyledi.

CHP lideri, “Savaşın ne olup olmadığını bir savaşa girenler bilir. Savaşa giren hiçbir ulus, yeni bir savaş başlatmamıştır. Savaş çığırtkanlığı yapmak Türkiye Başbakanı’na yakışmaz. Kimsenin burnu kanamasın, yurtta sulh cihanda sulh diyeceksin, sonra da savaş çığırtkanlığı yapacaksın… Yüreğindeinsan sevgisi olan savaş istemez. Acilen ateşkes süresi başlatılmalı. BM harekete geçerek, bir iç barış, ateşkes sağlamalı…Biz zamanında Akara’da Suriye konferansı düzenleyin dedik. Ama bu hükümet Suriye’de kan, gözyaşı nasıl akar, bunu düşünüyor… Daha düne kadar Esad’a kardeşim diyordu, tatil yapıyorlardı. Şimdi ne oldu insanlar birbirlerini boğazlıyor? Siz türkiye’de eğitim kamplarını kuruyorsunuız, silah veriyorsunuz, Suriye’de birbirlerini öldürsünler diye para veriyosunuz” dedi.

Gökkuşağından korkulur mu?

Kılıçdaroğlu, İstanbul Fındıklı’da griye boyanan gökkuşağı renkli merdiven hakkında ise ‘diktatör zihniyetinin göstergesi’ yorumunu yaptı. Kılıçdaroğlu, “Hangi insan renklerden korkar? Ancak diktatörler…Gökkuşağından korkulur mu? Griye boyamak hangi mantıkla açıklanır? İnsanın ruhunda zevk olmaz m? Yedi rengi görüyorsunuz, boyuyorsunuz, hangi akla mantığa sığar?” dedi.