"Deniz Feneri örtbas edilecek"

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin CHP Mersin İl Teşkilatı'nca düzenlenen ''Cumhuriyet ve Gençlik'' konulu söyleşiye katılarak, gençlere Cumhuriyetin kuruluşu, gelişimi ve son gelinen noktayla ilgili bilgiler aktardı. Kılıçdaroğlu, konuşmasında, halkın egemenliğini üstte tutarak Cumhuriyeti yaşatacaklarını söyledi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın bir yolsuzluğa karıştığını ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Yakasında hayali ihracat yaptığına ilişkin Danıştay kararı asılıdır. O yaftayı AKP Genel Başkan Yardımcısı sıfatıyla tuttuğu sürece, bunu göğüsünden indirmeyeceğiz. Yolsuzluk yapan, devleti tokatlayan, tüyü bitmemişin hakkını devletin hazinesinden alan bir milletvekili, iktidardaki bir partinin genel başkan yardımcılığında oturamaz. Oturuyorsa vicdani, insani, ahlaki ve hukuki açıdan sorgularız. Fırat, televizyonların karşısına çıkıp, (Kılıçdaroğlu'ndan belge değil, şüphe uyandıracak deliller getirirse, namusum ve şerefim üzerine söylüyorum, bırakın milletvekilliğini ve siyaseti, her şeyi bırakacağım) demişti. Biz alnının ortasına Danıştay kararını yapıştırdık. Hani vicdan, hani namus anlayışı, o koltukta hangi yüzle oturuyorsun? Bunu söyledikten sonra vatandaşın arasına nasıl çıkıyorsun?''

Parlamentoda dürüst ve temiz insanlar olması gerektiğini kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, ''Biz, siyaseti yurttaşların çıkarı üzerine yapmalıyız. Cebimizi doldurmak için yaparsak bugünkü Türkiye'nin hali ortaya çıkar'' diye konuştu.

Gazetelere boykot çağrısı ve sorular

CHP Genel Başkan Yardımcısı Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çıkan haberler üzerine bir medya kuruluşuna yönelik boykot çağrısı yaptığını da hatırlatarak, ''Şimdi Sayın Başbakan Erdoğan demokrat mı? Erdoğan, kendisini beğenmeyen gazeteleri elinize almayın diyor. Kimsin sen? Demokrasiyi içselleştirmiş bir ülkenin başbakanı mısın, yoksa diktatör müsün? Medyayı yasaklayamazsın'' dedi.

Konuşmasının ardından katılımcıların sorunlarını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, ''Deniz Feneri ile ilgili gelinen son nokta nedir, bu olay kapandı mı?'' yönündeki soruyu şöyle yanıtladı:
''Deniz Feneri'nde toplanan paraların bir kısmının gerçekten yoksula verildiği, önemli bir kısmının da cebe atıldığını biliyoruz. Yani nerede temiz, dini duyguları sömürülebilen insan buldularsa, yanına gitmişler. Bunu yapanlar, Müslümanlık adına yapmışlar. Bizi rahatsız eden temel neden de bu. Bu dosya Almanya'dan gelir mi? Tabii ki gelir. Ama bu dosya oradaki gibi Türkiye'de yargılanır mı? neden yargılanmaz, çünkü bu işin içinde Hükümetin en önemli kadroları var. Açığa çıkarmazlar tabii. Göreceksiniz bu dosya örtbas edilecek. Ama biz arkasını bırakmayacağız.''

Merkez Bankası'nın taşınması talebi

1 Mayıs 1930'da kurulan Merkez Bankası'nın AKP Hükümetince İstanbul'a taşınmak istendiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, ''Nereden alınıyor bu karar? IMF heyeti, gelip, İstanbul'da toplantı yapacakmış, o nedenle de Merkez Bankası'nın taşınması gerekiyormiş. Biz İstanbul'un değil, başkent olarak Ankara'nın devam etmesini istiyoruz. Siz eğer İstanbul'un arkasında ve orayı başkent yapma hayallerindeyseniz, onu unutun. Hilafete izin vermeyeceğiz'' dedi.