Disk, Suriye'ye heyet gönderiyor

Yakın tarihe damgasını vuracak bir insan hakları sorunuyla karşı karşıya olunduğuna dikkat çeken Görgün, "Konuya ilişkin olarak Suriye İşçi Sendikaları Konfederasyonu ve çeşitli uluslar arası sendikal örgütlerle fikir alışverişinde bulunacağız. İlerleyen günlerde dayanışma etkinliklerimizi genişleteceğiz. Özgürlükçü, sosyal ve laik bir Türkiye için olduğu kadar, Suriye halkıyla da demokratik, laik bir Suriye isteyen güçlerle dayanışma içinde olacağız. Suriye halkıyla dayanışma gecikmiş ve daha fazla ertelenemeyecek bir görevdir" dedi.

DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün'ün yaptığı yazılı açıklamaya göre, Türkiye'nin, günlerdir yakın tarihe damgasını vuracak bir insan hakları sorunuyla karşı karşıya olduğuna dikkat çekerek, "Ancak kimse sayıları her geçen gün artan Suriyeli göçmenlerin sorunlarıyla ilgilenmiyor. Binlerce Suriyeli mülteci evlerini terk ederek Hatay'da bulunan çadır kente ve TEKEL depolarına yerleşti" dedi. Görgün, kamplardaki yaşam koşullarının özellikle kadınlar ve çocuklar için giderek kötüleştiği vurgulayarak, sağlık ve temizlik hizmetlerinin yetersiz olduğu, geride bıraktıkları akrabaları hakkında endişe duyan göçmenlerin iletişim özgürlükleri önünde ciddi engeller bulunmadığını kaydetti. Görgün, "Artan işsizlik, yoksulluk ve gelir dağılımdaki eşitsizlik sonucunda ortaya çıkan toplumsal hareketlerin ardından yaşanan şiddet olayları endişe vericidir. Ortadoğu'daki çeşitli sorunların çözümü için bölge ülkelerinin demokratik bir yapıya kavuşması gerekmektedir. Bu demokratik dönüşüm ancak bölge haklarının kendi iradesiyle yaşanabilir. Emperyalizm bölge halklarına yıllardır baskıcı diktatörlükleri veya Siyasal İslam'ı dayatmaktadır. 'Arap Baharı' adı verilen süreç göstermektedir ki Ortadoğu ve Kuzey Afrika halkları eski düzeni istememektedir. Çoğunluğu gençlerden oluşan işçi ve işsiz yoksullar, baskıcı rejimlere karşı, özgürlük, iş ve laiklik gibi taleplerle sokaklardadır" ifadelerini kullandı.

Bölgenin geleceğinin henüz belirginleşmediği belirtilen Görgün, "Komşumuz Suriye'deki Arap, Kürt, Dürzi, Hıristiyan, Türkmen, Alevi bütün etnik veya mezhepsel kesimlerin çok seslilik, demokrasi ve eşitlik için bir arada yaşayabilmesi, Suriye halkının emperyalizme boyun eğmemesi ve karanlığa teslim olmaması için Türkiye'nin demokratik kamuoyunun dayanışması gereklidir. AKP hükümeti Suriye'deki gelişmelere çıkarcı bir yaklaşımla değil, Suriye toplumunun demokratik talepleri doğrultusunda tutum almalıdır. 'Antalya Konferansı'nda atılan 'Padişah Erdoğan' sloganları ve laiklik vurgusu yapan konuşmacıların engellenmesi düşündürücüdür" dedi.

DİSK'in başta kamplardaki mültecilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi için kamuoyu yaratmak üzere üstüne düşen görevi yapacağını vurgulayan Görgün şöyle devam etti:

"İlk adımda bölgeye sendika, meslek odaları ve insan hakları kuruluşları temsilcilerinden oluşan bir heyet gönderilmesi için hazırlıklara başlayacaktır. Konuya ilişkin olarak Suriye İşçi Sendikaları Konfederasyonu ve çeşitli uluslar arası sendikal örgütlerle fikir alışverişinde bulunacağız. İlerleyen günlerde dayanışma etkinliklerimizi genişleteceğiz. Özgürlükçü, sosyal ve laik bir Türkiye için olduğu kadar, Suriye halkıyla da demokratik, laik bir Suriye isteyen güçlerle dayanışma içinde olacağız. Suriye halkıyla dayanışma gecikmiş ve daha fazla ertelenemeyecek bir görevdir."