'Dizilerin arz talep sorunu var'

Özel bir televizyon kanalında yayımlanan dizi çekimleri için Gelibolu'da bulunan Papuççuoğlu,çekimlerden fırsat buldukça dinlenmek için geldiği Çanakkale'de gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Papuççuoğlu,1964 yılında amatör olarak başladığı sanat hayatını, 1970 yılında bu yana profesyonel olarak sürdürdüğünü söyledi.

İletişim çağının hızı itibarıyla dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hızlı bir kültür erozyonu yaşandığından yakınan Papuççuoğlu, tiyatro seyircisinin artık yok denecek kadar az olduğunu ve insanların tiyatroya gitmek için evlerinden çıkmadıklarını belirtti.

Sinema konusunda ''Gişe yapan, hasılat toparlayan filmlerin sinemayla alakası yok'' diyen Papuççuoğlu, çok değerli filmlerin yapıldığını ancak onların da izleyicisinin olmadığını dile getirdi.

''Televizyonlar ticari kuruluşlar''

Televizyonların maddi yönü daha ağır basan ticari kuruluşlar olduğunu ifade eden Papuççuoğlu, şöyle konuştu:

''Dolayısıyla reklamla besleniyorlar. O zaman iş tamamen ticarete dökülüyor. İşin sanatsal ve sosyal sorumluluk tarafı maalesef televizyonlarda yok. Bu bütün dünyada böyle mi, çok emin değilim. İnanılmaz bir kitleye hitap ettiği ve izlendiği için bunun bir sorumluluk yönünün de olması lazım ama maalesef Türkiye'deki televizyonlarda bu yok. Sadece rantabilitesine bakıyorlar işin. Her şey paraya döküldüğü zaman da herkes çıkıp televizyona proje yapmaya çalışıyor. Televizyon dizileri ile ilgili arz talep dengesinde büyük bir bozukluk var. Dengesizlik var. İnanılmaz bir arz var, bunun karşılığında o kadar talep yok.''

''Her sezon 120 dizi başlıyor''

Papuççuoğlu, her sezon başı 120 proje hazırlanarak bu kadar dizinin başladığına dikkati çekti ve bir projenin teknik ve oyuncu kadrosunun ortalama 50 kişiden oluştuğunu anlattı.

''120 proje ile 50 kişiyi çarpın. Onların sadece 20 tanesi sezon sonuna kadar gidebiliyor'' diyen Papuççuoğlu, ''100 çarpı 50. 3 kişilik de bir aile olursa, onu da çarpın. O kadar insan sezon başında ümitle bir işe başlıyor ve sezon ortalarında işsiz kalıyor'' dedi.

Bunun inanılmaz bir dengesizlik olduğunu işaret eden Papuççuoğlu, ''Televizyon dizilerinin geldiği durum da bu. Yani şu an hiç biri memnun edici gözükmüyor. Ama görevimiz, işimizi severek yapıyoruz, o ayrı bir şey. Ama bunların mutlaka müdahale edilip toparlanması lazım. Böyle gittiği sürece sektörleşmesi endüstrileşmesi mümkün değil'' şeklinde konuştu.

''Türk sinemasından bahsetmek için endüstrileşmiş olması gerekir'' diyen Papuççuoğlu, ''Nasıl Hollywood bir endüstri haline geldi ve bütün dünyaya çektiklerini, filmlerini projelerini satabiliyorlar. Biz de böyle bir şeyin olma ihtimali yok. Arz talep dengesizliğinden ve kültür erozyonundan ötürü böyle debelenip duruyoruz. Kötü bir tablo çizdim ama gerçek bu'' diye konuştu.