Doğalgaz sevkıyatının kesilmesi endişeleri artırıyor

Rusya'nın batı hattından doğalgaz sevkıyatının kesilmesinin ardından Avrupa'da da doğalgaz arzına dönük endişeler artıyor. Daha önceki yıllardan benzer tecrübeleri olan Türkiye, sıkıntıdan en az şekilde etkilenmek için gerekli tedbirleri alıyor.

Doğalgaz sevkıyatının kesilmesi endişeleri artırıyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 07.01.2009 - 12:29

Rusya'nın doğalgaz sevkıyatını kesmesi endişeleri artırıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ilk önce doğalgazla çalışan santrallerin ikincil yakıtlara geçmesi talimatını verirken, arzda sorunun devam etmesi durumunda ise BOTAŞ'ın öncelikle ''kesintili'' tarifeden gaz alan otoprodüktörlerin (kendi elektriğini üretenler) gazı kesilecek.

Sorunun çözülememesi halinde kesinti diğer sanayicilere yansıtılacak. Konut abonelerine ise sıkıntının yansıtılmaması hedefleniyor.

Mevcut durumda, Batı hattından gelen gazın kesilmesiyle Mavi Akım'dan gelen gaz miktarı 40 milyon metreküpten 48 milyon metreküpe çıkarılırken, bu ancak 8 milyon metreküplük bir telafi sağlıyor. İran'dan ise mevcut durumda 15 milyon metreküp doğal gaz arzı sağlanıyor.

İran'dan daha önce günlük yaklaşık 28 milyon metreküplük doğalgaz alındığı dikkate alındığında bu rakam, önceki yıllarda kış koşullarının ağırlaşması nedeniyle gaz akışını kesen İran'dan, az da olsa gaz gelmesi açısından önem taşıyor. Azerbaycan'dan ise yaklaşık günlük 17 milyon metreküp gaz geliyor. Batı hattından Türkiye'ye 35 milyon metreküp doğalgaz gelirken, bu rakam önce 32'ye, sonra 17'ye düştü, dün itibarıyla kesildi.

BOTAŞ'ın kontrata bağladığı doğalgaz ithalatı ise yıllık, Mavi Akım hattından 16 milyar metreküp, Batı Hattından 14 milyar metreküp, İran'dan 10 milyar metreküp, Azerbaycan'dan 6,6 milyar metreküp. LNG ithalatında ise kontrata bağlanan rakam Nijerya'dan 1,2 milyar metreküp, Cezayir'den 4 milyar metreküp.

LNG gemileri yine kurtarıcı olacak

Marmara Ereğlisi ve Aliağa'daki LNG terminallerine sıvılaştırılmış doğalgaz getirecek gemilerle de sisteme takviye sağlanacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, dün yaptığı açıklamada, bu ay 6 gemi birden geleceğini, bu konuda bağlantıların yapıldığını gerekirse bu sayının artacağını söylemişti.

Toplam kapasitesi 1,6 milyar metreküp olan Silivri Yeraltı Doğalgaz deposunda da devreye girmesiyle depodan yaklaşık 15-16 milyon metreküp günlük çekiş yapılıyor, günlük kapasitenin artırılmasına dönük çalışmalar ise devam ediyor.
 

''Türkiye ve AB, Ukrayna üzerinde baskı yapmalı"

Enerji Uzmanı Necdet Pamir de doğalgaz arzındaki son duruma ilişkin yaptığı değerlendirmede, Türkiye'nin doğalgazda dışa bağımlı olduğunu belirterek, diğer ülkelerde olduğu gibi yeterli doğal gaz deposunun kurulamamasının doğal gaz kesintilerinin yaşandığı dönemlerde sıkıntı yarattığını söyledi.

Doğalgazda en ufak bir kesintinin bile ikamesinin Türkiye'de sınırlı olduğuna işaret eden Pamir, kesintinin mavi akım üzerinden gelen doğal gaz miktarının artırılması, santrallerde ikincil yakıta geçilmesi, spot piyasadan LNG gemilerinin getirilmesi gibi yöntemlerle telafi edildiğini anımsattı.

İran'ın doğalgaz arz miktarını artırabileceğine dönük iyi niyet girişimini de hatırlatan Pamir, ancak İran'ın da önceki yıllarda olduğu gibi kış koşullarına bağlı olarak gazı kesebileceğini, böyle bir durumda daha büyük sıkıntı yaşanabileceğini kaydetti.

Ukrayna-Rusya arasındaki gaz sıkıntısının daha önceden sinyallerini verdiğini belirten Pamir, şunları kaydetti:
''Sonuçta bu kesintinin Türkiye'ye maliyeti var. Santrallerde ikincil yakıtlara geçilmesi de, spot piyasadan pahalı LNG alınması da bize bir maliyet. Bunu neden Türkiye ödesin? Türkiye ve AB sorunun çözülmesi noktasında Ukrayna üzerinde baskı yapmalı. Şu anda duygusallık bir tarafa bırakılmalı ve devlet derhal üst düzeyde temasa geçerek, sorunun çözülmesi noktasında kararlılığını göstermeli.''
 

İkincil yakıtlar elektrik maliyetleri artırır

Öte yandan Elektrik Üreticileri Derneği Başkanı Önder Karaduman da, doğalgaz sıkıntısının yaşanmasının ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından kendilerine ikincil yakıtlara geçme talimatının geldiğini hatırlatırken, petrolün türevleri olan nafta ve fuel-oil kullanımı ile ikincil yakıtların elektrik maliyetlerini artırabileceğini söyledi.

Bunun yaklaşık yüzde 20 oranında bir maliyet artışına neden olabileceğine işaret eden Karaduman, ''Ancak bu elektrik fiyatlarına nasıl yansır, bunu bilmek mümkün değil, çünkü DUY sistemi bir havuz. O havuza hidrolik dahil bütün fiyatlar veriliyor orada paçallanıyor'' dedi.

Türkiye'nin daha önceki yıllarda doğalgaz arzında sıkıntılar yaşadığını belirten Karaduman, bu güne kadar bir depolama kapasitesinin oluştuğunu ancak bir an önce depolama tesislerinin kurulması gerektiğini vurguladı.

Rusya ile Ukrayna arasındaki anlaşmazlık sonrasındaki kesintinin Türkiye açısından bir fırsat olarak değerlendirebileceğine de dikkati çeken Karaduman, Türkiye üzerinden Avrupa'ya giden alternatif bir hat oluşturmanın mümkün olabileceğini bu kapsamda Nabucco projesinin de canlanabileceğini kaydetti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon