DSP'nin seçim bildirgesinde fındık da var

DSP Genel Başkanı Masum Türker, DSP'nin 2011-2015 arasında uygulanacak eylem planını, 'seçim bildirgesi' kapsamında hazırlamaya başladığını belirterek, Türkiye'de katma değer yaratan ürünlerin başında gelen fındığa da bildirgede yer verildiğini belirtti. Türker, "Fındık üreticisini sahipsiz bırakmayacağız" dedi.

DSP'nin seçim bildirgesinde fındık da var
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.01.2011 - 09:01

DSP Genel Başkanı Masum Türker, Karadeniz'de başlattığı seçim gezisini Ordu'dan sürdürdü. Burada Ziraat Odası'nı ziyaret eden Türker, DSP'nin ulusal değerler için, iktidardayken verdiği savaşı yeniden sürdüreceğini belirterek, "Her evden bir oy istiyorum. Çünkü DSP'nin ulusal duruşuna ihtiyaç var. Biz iktidardayken olduğu gibi, gelecekte de fındık üreticisini sahipsiz bırakmayacağız" dedi.

Türker, Hazine'den Sorumlu Devlet Bakanı olduğu dönemde, IMF'nin tüm tepkisine rağmen, fındık üreticisine, ayrılan paranın üzerinde bir para ayırdığını, ulusal değerleri korumak için mücadele ettiğini anlattı ve ulusal değerlerin korunmasını istemeyenlerin DSP'yi iktidardan uzaklaştırmaya çalıştığını ifade etti. Günümüzde fındık ihracatının, 2,5 milyar doların üzerinde bir kapasiteye sahip olduğunu belirten Türker, "2,5 milyar dolarlık fındık ihracatı, Türkiye için 10 milyar dolarlık otomobil ihracatından daha karlıdır. Çünkü otomobilin yüzde doksanı yurtdışından ithal mal olarak geliyor. 2,5 milyar dolarlık fındığı ihraç edebilmek için harcadığımız toplam para sadece 300 bin dolar. Fındık üreticisini sahipsiz bırakmayacağız. Katma değeri en fazla olan ürünümüzdür. Tarım sanayisini kuracağız. Sanayileşmeyi kuracak tedbirler alacağız. Parti olarak Fiskobirlik'in yalnızlığa itilmesini doğru bulmuyoruz. Fiskobirlik ayrı bir bütçe ile desteklenmelidir" diye konuştu.
 

'Parlamentoda en az dört partili bir yapı gerek'

DSP'nin genel seçimlere girerek, Türkiye'yi her yönüyle ele geçirmek, 'tek adam' rejimi kurmak, ülkeyi sömürmek isteyenleri engelleyeceğini belirten Türker, "Parlamento'da ikili bir yapı oluşturmaya ve her istediklerini yaptırmaya çalışıyorlar. Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında, Kürt vatandaşlarımızın bile çoğunun karşı olduğu, PKK'nın bile reddettiği bir konfederasyonun kurulmasına yönelik proje devam ediyor. Bunun için Parlamento'da da sesi çıkmayan bir muhalefet isteniyor. Bu çok tehlikeli bir durum.Bu nedenle, Parlamento'da en azından dört partili bir yapı gerekiyor. CHP'nin de AKP'nin de rekabet edebileceği iki ayrı partinin daha Parlamento'ya girmesi gerekiyor. AKP'nin aldığı oyların azalabilmesi için seçeneklerin artması gerekir. Biz Parlamento'ya girmek istiyoruz. O yüzden de her evden bir oy istiyoruz" dedi. Türker, 12 Eylül'den bu yana Türkiye'de siyaseti dizayn etmek isteyen güçleri yalnızca halkın devre dışı bırakabileceğini ifade ederek, "Barajları da halk yıkacak. Bugün Türkiye'de 5 milyonun üzerinde hane var. Biz de her haneden en az bir oy istiyoruz. Barajı yasalarla değil, halkın desteği ile yıkmayı hedefliyoruz" dedi.
 

Seçim bildirgesi hazırlanıyor

Türker, DSP'nin 2011-2015 arasında uygulanacak eylem planını, 'seçim bildirgesi' kapsamında hazırlamaya başladığını da bildirdi. Fındık üreticisi ile birlikte balıkçılığa da bildirgede yer verildiğini kaydeden Türker, "Partimizin bir çok konuda deneyimi var. Ama en önemli deneyimi gerçek sorunu tespit etmektir. Şu anda Türkiye genelinde yaptığımız araştırmalarda ve çözüm önerileri geliştirdiğimiz konuların başında işsizlik, eğitim, terörün sona erdirilmesi, sağlık hizmetleri gelmektedir" dedi. AKP iktidarıyla birlikte Türkiye'nin Anayasa'da öngörülen 'sosyal devlet' niteliğinden uzaklaştırıldığına işaret eden Türker, sigortalıların bile cebinden para ödeyerek tedavi olabildiğini, özel hastaneler yoluyla da tarikat ve cemaatlere sermaye transferi yapıldığını kaydetti. Türker, AKP iktidarında ekonomide büyümenin 'hormonlu' olduğunu vurguladyarak, "AKP vatandaşlarımızın borçlanarak yaşayabileceği bir düzen kurmuştur. Bu düzeni değiştireceğiz. İktidara geldiğimizde, belli bir süre vatandaşlarımızın kullandığı kredilerin faizini donduracağız. Yani hiçbir nedenle faiz yükselemeyecek. Ama piyasa koşulları faizlerin düşmesini sağlıyorsa o düşüşe karışmayacağız" dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler