DTP'den TCK ve TMY'de değişiklik teklifi

DTP Diyarbakır Milletvekili Gültan Kışanak, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, TBMM Başkanlığı'na sunduğu Türk Ceza Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu ile Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi hakkında bilgi verdi.

Düşünce ve ifade özgürlüğü, haber alma hakkı ve basın özgürlüğünün çağdaş demokrasilerde en temel hak ve özgürlükler arasında sıralandığını kaydeden Kışanak, hazırladıkları kanun teklifinin 'gazetecilerin cezaevlerinde çürümesini, basın organlarının oto sansüre zorlanmasını ve sansür niteliğinde kapatma cezaları ile karşı karşıya kalmalarını önleme'yi amaçladığını bildirdi.

Değişiklik teklifinin 4 ana prensip üzerinde şekillendiğini ifade eden Kışanak şunları söyledi:
"İlkesel olarak suçların basın yoluyla işlenmesi halinde cezanın arttırılmasını öngören tüm yasa hükümlerinin kaldırılmasını esas aldık. Kitle iletişim araçlarının gücü ve etkisi düşünüldüğünde, ceza artırımına gidilmesi doğru bir yaklaşım olarak görülse de bu hükümler basın özgürlüğünü tehdit etmektedir. İkincisi propaganda suçunun, örgütten bağımsız olarak ele almanın yarattığı hukuksuzluğu önlemek istedik. Örgüt propagandası örgüt üye ve yöneticileri tarafından yapılan bir faaliyet olarak tanımlanmalı ve ceza verebilmesi için örgütsel bağ aranmalıdır. Üçüncüsü basın yayın organlarının sahiplerinin ve yayın sorumlularının, iştirak etmedikleri suçlardan dolayı cezalandırılmalarını öngören yasa hükümlerinin kaldırılmasıdır. Dördüncüsü de kapatma cezasının tedbir amaçlı uygulanmasına yol açan yasa hükmünün kaldırılmasıdır. Kapatma cezası verilmesi yargısız infazdır, açık bir sansür uygulamasıdır."

Kaldırılmasını öngördükleri yasa hükümlerinin hem uluslararası hukuka hem de Anayasa'ya aykırı olduğunu söyleyen Kışanak, diğer partilere yasa teklifine destek vermeleri çağrısında bulundu.


"Siyasetin önünü açmak istiyorsa diğer partilerin meşruluğunu kabul etmeli"

Kışanak bir gazetecinin sorusu üzerine, DTP'nin Başbakan Erdoğan'dan randevu talebi ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın "geri adım atılmaması" yönündeki sözlerini değerlendirdi. Kışanak "Başbakan'ın sivil siyasetin, demokrasinin önünü açmak istiyorsa, bu parlamentoda temsil edilen tüm partilerin en az AKP kadar meşru olduğunu, bu parlamentodaki tüm milletvekillerinin en az AKP milletvekilleri kadar meşru olduğunu,bu partilerin genel başkanlarının da en az AKP Genel Başkanı kadar meşru olduğunu kabul eden bir hat üzerinden siyaset yapması gerekir. Randevu istedi istemedi tartışmalarının ötesinde bu bakış açısıyla hareket edilirse sorunların aşılabileceğini düşünüyorum" dedi.