'Egoları toprağın altına gömdük'

Fenerbahçe Ülker ile play off finallerinde oynayan Ömer Onan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ligdeki son maçını 17 Haziran'da oynadığını hatırlatarak, ''Temmuz ayına girdik ve şu an milli takımdayım. Çoğu Avrupa ülkesinde oyuncular milli takımdan affını istiyor ama bu bana yakışmaz diye düşünüyorum. Ailenizle daha fazla vakit geçirebilirsiniz. Ailemi, çocuğumu görmüyorum ama milli takım olduğu için dert etmiyorum. Her zaman görev yaparım'' dedi.

Milli takım formasına asla küsülmeyeceğini vurgulayan tecrübeli oyuncu, şunları söyledi:
''Ne zaman ihtiyaç olursa ben gelirim. İnsanların elinden geleni vermesi gerekiyor. Benim şahsi düşüncem bu. Ay-yıldızı taşıyorsunuz. Yaşadığınız ülkenin formasını giyip mücadele ediyorsunuz. Gurur verici şeyler. Basketbolda organizasyon bitmiyor. Her yıl bir şampiyona oluyor. Yaşadığın ülkenin formasıyla yarışmak kadar mutlu eden bir şey yok. Son Dünya Şampiyonası finalinde de gördük. Hala düşününce insanın tüyleri diken diken oluyor. Müthiş şeyler yaşadık. Herkese nasip olmayan şeyler yaşadık. Bu insanın üstündeki bütün yorgunluğu alıyor.''
 

''İlk hedefimiz final"

Yıldız oyuncu, Litvanya'da düzenlenecek şampiyonadaki ilk hedeflerinin ise final oynayarak direkt olimpiyat oyunlarına katılmak olduğunu söyledi.

Geçen yıl da hep olimpiyatlara gitme yönünde konuşmalar yaptıklarına dikkat çeken Ömer Onan, ''Bu takım hep ilkini yaptı. Olimpiyatlara da gidilebilir. Final oynayan direkt gidiyor. İlk amaç final oynamak. Herkes kadar güçlüyüz. Özellikle geçen sene takım halinde oynadığımızda, gençlerle tecrübelilerin birlikteliğinde müthiş direnç koyduğumuzu gördük. Milli takımın oynadığı final kadar başardığı bir şey var; egoları toprağın altına gömdük. Bunda lider oyuncular önemli rol aldı. Ağabeyler olarak herkesle konuştuk. Bu işin takım halinde olması gerektiğini, paylaşarak ve birlikte mücadele ederek başarabileceğimizi konuştuk. İlk hedef final. Daha sonra olimpiyat oyunları eleme hakkını elde edecek sıralamayı yakalamak olacak'' dedi.

Dünya ikinciliğinin kendilerine özgüven getireceğini kaydeden milli basketbolcu, ''Rakipler de bizden çekinecektir. Avrupa Şampiyonası sonrası olimpiyatlar olacağı için bütün ülkenin NBA oyuncuları istekli gelecek. Herkes olimpiyat oynamak istiyor. Bir açıdan işimiz zor olacak ama takımımıza ve oyuncularımıza güveniyorum. İyi bir ekibiz ve her şeyin üstesinden gelecek güçteyiz'' diye konuştu.

Avrupa'da ve Türkiye'de yaşayan tüm basketbolseverin şampiyonada kendilerini desteklemek üzere Litvanya'ya gelmesini isteyen Ömer Onan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Güzel de bir şölen olacak. Türkiye'den çok kişi gelebilir. Türk seyirciler salonu doldurduğunda daha iyi oynuyoruz. Polonya'da bunun örneğini verdik. Orada son dörde kalma maçında Yunanistan'a uzatmada yenildik. Ancak bizim için dışarısının veya içerisinin fark etmemesi lazım. Her yerde aynı oyunumuzu oynamamız gerekiyor.''

-''PRELDZİC HERKES TARAFINDAN SEVİLECEKTİR''-

Türk milli takımında oynama hakkı elde eden takım arkadaşı Emir Preldzic'in durumuna değinen tecrübeli oyuncu, Preldzic'in karakterinin düzgün olduğunu ve herkes tarafından sevileceğini dile getirdi.

Preldzic ile 3 yıldır beraber oynadığını hatırlatan Ömer Onan, ''Yetenekleri olan bir oyuncu. Ben onu Hidayet'in gençliği gibi görüyorum. Hidayet gibi uzun ve iyi top sürebiliyor. İkili oyun oynayabiliyor. O açıdan takımı rahatlatacaktır. Dış adam oyuncularımıza bir kişi daha eklendi. 3 senede büyük tecrübe edindi. Bizim için iyi olacağına inanıyorum'' dedi.
 

''Milli takıma gelen apoletlerini bırakmalı"

Fenerbahçe Ülker altyapısında yetişen ve NBA'de Utah Jazz tarafından 3. sırada seçilen Enes Kanter ile ilgili soruları yanıtlayan milli basketbolcu, Enes'in çok yol aldığını ifade etti.
Altyapıda Enes'i görme fırsatı bulduğunu ve yan yana da oynadıklarına dikkat çeken Ömer Onan, şunları söyledi:

''Buralara geleceği belliydi. Müthiş zamanlaması var. Ribauntları adeta çekiyordu. Şimdi daha da uzamış. NBA'e iyi yerden girdi. Ancak milli takıma gelen herkesin apoletlerini bırakması lazım. Biz bunu başardık. Takımdaki her oyuncu böyle düşünüyor. Gelen oyuncunun düşüncesi de bu yönde olmalı. Takıma nasıl yardım edeceğini, performansını nasıl daha üst seviyeye çıkaracağını düşünmesi gerekiyor. Artık takım sporlarında kendini ispatlama gibi bir durum kalmadı. Hele milli takımlarda bütün rolü bir oyuncu üstüne aldığı zaman o takım başarılı olamıyor. Eski veya yeni oyuncular olarak bütün apoletlerimizi toprağın altına gömüp en iyisini bu ülke için yapmaya çalışacağız.''
 

Kamp çalışmaları

Avrupa Şampiyonası öncesi yapacakları kamp çalışmalarına değinen yıldız oyuncu, özellikle Antalya kampının hem stresten uzak kalmalarını, hem de kaynaşmayı sağladığını söyledi.

Antalya kampının bu bakımdan güzel geçtiğini vurgulayan Ömer Onan, ''Antalya kampından sonra İtalya'da Bormio'ya gideceğiz. 15 gün ağır antrenmanlar olacak. Bütün gücümüzü, kuvvetimizi orada alıyoruz. En azından form tutmanın başlangıcını Bormio'da yapıyoruz. 18 yaşından beri Bormio'ya gidiyorum. Kulübümüzle veya milli takımla her yıl 1 ayımız burada geçiyor'' dedi.

'Hidayet ile oynamak isterim'

Ömer Onan, Fenerbahçeliliğiyle bilinen NBA oyuncusu Hidayet Türkoğlu ile Fenerbahçe Ülker'de oynamak istediğini dile getirdi.

Ömer Aşık, Semih Erden ve Hidayet Türkoğlu ile oynamak istediğini anlatan sarı-lacivertli oyuncu, ''Zaten milli takımda güzel günler geçiriyoruz. Semih ile uzun yıllar oynadık. Hidayet'e de salonumuz açılacağı için 'illaki burada oynaman lazım' diyorduk'' dedi.
Hidayet'in geçici bir süre için değil, kalıcı olarak Fenerbahçe Ülker'e gelmesini istediğini anlatan Ömer Onan, NBA'de yaşanan lokavt nedeniyle bazı Avrupa takımlarının bu organizasyon içindeki oyunculara yönelmesini ise eleştirdi.
Hidayet'in kontratının devam ettiğini anlatan tecrübeli basketbolcu, bu konuda şunları söyledi:

''Bazı takımlarla isimler geçiyor. Alıyorlar da... Avrupa Ligi'ndeki ciddi takımların hiçbiri böyle transferler yapmaz. Kontratı olan oyuncuları aldığınızda lokavt bir ayda da bitebilir. NBA milyon dolarların döndüğü bir sektör. İllaki anlaşma olacaktır. Bütün sezonun oynanmaması mucize olur. Oynanmayabilir de ama mucize olur. Takımı bunun üzerine kurup sırf bir iki ay oynaması için oyuncuyu getirmek ciddi bir takımın işi değil. Ben olsam yapmam. Avrupa takımları da çok tercih etmiyor. Hidayet de inşallah 2-3 sene sonra kontratı biter ve gelirse hep birlikte oynarız. Çok da isterim.''