"En iyi haber kadınların örgütleniyor olması"

Türkiye'de kadınlarına yönelik şiddetin kötüleştiği öne sürülürken, yasaların uygulanmasındaki sorunlara dikkat çekildi. The Economist dergisi, yeni bir rapora dayanarak Türkiye'de kadınların yüzde 42'sine şiddet uygulandığını vurgularken, AKP'nin reformlar yaptığını ancak yasaların herkese uygulanmadığını savundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "yanlış" mesajlar verdiği eleştirilerine de yer verilen analizde Meclis'teki kadınların sayısının katlanacak olmasını iyi haber olarak nitelenirken "En iyi haber kadınların örgütleniyor olmasıdır" ifadesi kullanıldı.

İngiliz haftalık dergisi The Economist, son sayısında Türkiye'deki kadınların durumu ve kadınlara yönelik şiddeti irdelediği analizinde "Kadınların, siyasetteki etkisi artıyor ama hala küçük" spotunu kullandı.

Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu, 13 Avrupa ülkesinin bu hafta İstanbul'da Avrupa Konseyi kadınlara yönelik şiddetle mücadele sözleşmesini imzaladığını, Türkiye'nin sözleşmesinin gerçekleşmesi için büyük çaba gösterdiğini kaydeden dergi, Türkiye'nin böyle bir tutum takınmasının doğru yaklaşım olduğunu kaydetti.

Türkiye'nin kadınlara kötü muamele konusunda Rusya ile birlikte Avrupa'nın "en kötü" ülkelerden biri olduğuna işaret edildiği analizde hükümetin, 2009 yılının ilk dokuz ayında beş kadının öldürüldüğünü kabul ettiği ancak İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün yeni bir raporunun durumun kötüleşmekte olduğunu öne sürdüğü kaydedildi.

"Kurbanlar sık sık geri çevriliyor"

The Economist, söz konusu raporun 15 yaş üzerinde kadınların yüzde 42'sine şiddet uygulandığını ortaya koyduğuna işaret ederken, 21 yaşındaki Aslı isimli bir Kürt kadının başına gelenleri ayrıntılı bir biçimde şöyle aktardı:

"Türkiye'nin ılımlı İslami Adalet ve Kalkınma Partisi(AK Parti) iktidara geldiği 2002 yılından bu yana kadınları korumak amacıyla görülmemiş reformlar yaptı. Ancak, yasalar herkese eşit uygulanmıyor. Bekar, boşanmış ve yasa dışı İslami nikahı olan kadınlar kapsam dışı. Polis, 'aile birliği korunmalı" gerekçesiyle sık sık kurbanları geri çeviriyor."

"Erdoğan'ın konuşmaları işleri kötüleştiriyor"

Bu bağlamla avukat Hülya Gülbahar'ın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "yanlış" mesajlar verdiği yönündeki eleştirilerine yer veren dergi, Gülbahar'ın Erdoğan'ın "boşanma karşıtı, kadınların en az üç çocuk yapması" yönündeki konuşmalarının işlerini "kötüleştirdiği" iddiasını da yansıttı.

İngiliz dergisi, "Türkiye cinsel eşitlik konusunda geride, 2010 Küresel Cinsiyet Uçurum Endeksi'nde 134 ülke arasında 126. sırada bulunuyor. Başka bir etüt de, kadınların Türkiye'nin okuma yazma bilmeyen 5.7 milyon insanının beşte dördünü oluşturduğunu ortaya koydu" diye yazdı. Analizde şöyle denildi:

"Meclis'teki kadın oranının artacak olması iyi haber"

"Bütün bunlar, 12 Haziran'da yapılacak seçim kampanyasında muhalefete malzeme olmalı. Gerçi kampanyada kadınlar pek bir tema değil ve onlardan söz edildiğinde çoğu zaman Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) adaylarını riske sokan durumları gösteren, gizlice çekilen video teyplerinin bağlamında. İyi haber ise, halen toplamın yüzde 9'unu oluşturan 50 olan, 550 sandalyeli parlamentoya seçilen kadınların sayısının, katlanması beklentisidir. Ancak bu durumda bile Türkiye, Afganistan (yüzde 28) ve Birleşik Arap Emirlikleri (yüzde 23) gibi diğer Müslüman ülkelerinin gerisinde kalacak."

Dergiye göre, en iyi haber ise, kadınların örgütleniyor olması. "Türbana yönelik sınırlamaların kaldırılması için mücadele verenler, seslerini en çok yükseltenler arasında" denildiği analizde laik kadınların da, partilerin türbanlı adayları kabul etme kampanyasını desteklediğini de belirtti.

Kampanyanın "başörtülü aday yoksa oy yok" sloganına dikkat çeken The Economist, "Sayın Erdoğan ve bakanların çoğunun başörtülü kadınlarla evli olmasına rağmen AKP sadece böyle dindar bir kadını aday gösterdi, bu da kazanamayacak bir sırada. Sayın Erdoğan'ın mazereti ise, partisinin türban yasağını kaldırma çabaları nedeniyle 2008 yılında yasaklanmak üzeri olmasıdır" diye yazdı.