"Engellilere yönelik acımasız ayrımcılık sona ersin"

Türkiye Körler Federasyonu Başkanı Suha Sağlam, ''halen bütün acımasızlığıyla devam eden engellilere yönelik ayrımcı düzenlemelerin ve uygulamaların sona erdirilmesini istediklerini'' bildirdi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 02.12.2010 - 17:22

Sağlam, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, 2005 yılında çıkarılan Özürlüler Kanunu'nun engelliler için önemli hak ve kazanımlar getirdiğini, ancak aradan geçen 5 yıla rağmen bunların yasa sayfalarından hayata aktarılamadığını belirtti.

Dar görüşlü bürokratların çıkardığı yönetmeliklerin, katı ve acımasız uygulamaların yasanın yarattığı iyimserlik havasını ortadan kaldırdığını ifade eden Sağlam, ''Muhtaç yaşlılar ve engellilerin hiç değilse bir yaralarına merhem olan ve sosyal devlet tarafından unutulmadıklarını duyumsatan 2022 sayılı yasa, Özürlüler Kanunu ile verilmiş olan kazanımların rövanşını alırcasına onları ezen ve kapılarına haciz memurlarının dikilmesine yol açan cendereye dönüştürüldü'' görüşünü savundu.

Federasyon olarak 2022 sayılı yasadaki muhtaçlık sınırının asgari ücretle belirlenmesini, bu aylığın hiçbir kriter gözetilmeksizin işsiz tüm engellilere ödenmesini istediklerini bildiren Sağlam, bu yasayla ödenen muhtaçlık aylığının engelliler için bir işsizlik tazminatına dönüştürülmesi gerektiğini ifade etti. Sağlık Kurulları Yönetmeliğinin, AB standartlarına uyum gerekçesiyle iş gücü kaybı oranını sağlık kurulu raporlarıyla ölçmesi nedeniyle ciddi hak kayıplarının yaşandığını belirten Sağlam, ''Yüzde 100 görme engelli bir vatandaşımıza yüzde 85 iş gücü kaybı raporu verilebilmektedir. Bu durum, daha önce yararlandıkları haklarını yitirmeleri sonucunu getirmektedir'' değerlendirmesinde bulundu.

Özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinin anayasaya göre devletin asli yükümlülüğü olduğuna ancak bu hizmetlerin son yıllarda hızla özel sektöre devredildiğine işaret eden Sağlam, bu alanın, sosyal devlet anlayışına uygun olarak daha çok kaynak ayrılarak devlet tarafından sürdürülmesini istediklerini belirtti. İlk kez Özürlüler Kanunu ve bu kanunda sonradan yapılan değişiklikle tüm Türk vatandaşlarının engelli çocuklarını kapsayacak biçimde genişletilip yaygınlaştırılan bakım hizmetlerinde de ciddi sıkıntıların devam ettiğini savunan Sağlam, şöyle devam etti:

''Bakım hizmetlerinin verilmesinin koşulu olarak konulan, ailedeki birey başına gelirin asgari ücretin 3'te ikisinin altında olması zorunluluğunun kaldırılmasını, en iyi bakımın aile ortamında yapılabileceği gerçeğinden hareketle evde bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılmasını ve özendirilmesini, bakıma ayrılan kaynakların artırılması için bakım sigortası sistemiyle sağlam güvencelere kavuşturulmasını istiyoruz.''

Özürlüler Kanunu ile öngörülen fiziksel çevrenin, kamu binalarının ve kamusal kullanım alanlarının engellilere uyumlu hale getirilmesi yükümlülüğünün halen yerine getirilmediğini vurgulayan Sağlam, tüm yerel yönetimleri yasal yükümlülüklerini bir an önce yerine getirmeye çağırdı.

Engellileri ilgilendiren düzenlemelerde ve uygulamalarda engelli örgütlerinin söz sahibi olması gerektiğini ifade eden Sağlam, halen bütün acımasızlığıyla devam eden engellilere yönelik ayrımcı düzenlemelerin ve uygulamaların sona erdirilmesini istediklerini kaydetti.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler