'Erdoğan'ı rahatsız etmiş'

TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu ile CHP Genel Başkan Yardımcıları Adnan Keskin ve Haluk Koç, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin'i ziyaret etti.

Keskin, ziyarette gazetecilerin, 30 Ağustos Zafer Bayramı töreninde Başbakan Erdoğan ile yaptığı sohbeti hatırlatması üzerine, Başbakan Erdoğan'a ''BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Şemdinli- Çukurca arasındaki 400 kilometrekarelik bölgenin PKK'nin denetiminde olduğu'' yönündeki açıklamasının doğru olup olmadığını sorduğunu belirtti.

Demirtaş'ın bu konuda iddialı cümleler sarf ettiğini dile getiren Keskin, şöyle devam etti:

''Sayın Başbakan'a Demirtaş'ın çok iddialı olduğunu, iddianın toplumda çok olumsuz bir algının oluşmasına katkı yaptığını, Başbakan olarak bu konuda çok ciddi, geniş bir açıklama yapması gerektiğini vurguladım.

Bana bilgi verdi. Bunun doğru olmadığını, haberin çıkmasının propagandaya, PKK değirmenine su taşımaya yönelik olduğunu vurguladı. Bugün, yarın bir televizyon programına çıkacağını, bu konuda toplumu tatmin edici açıklamalar yapacağını ve önümüzdeki günlerde Doğu ve Güneydoğu'da çok geniş alanı kapsayan geziler yaparak, bu konuda çıkarılan haberlerinin doğru olmadığının yansıtılacağını vurguladı.''
 

''Dokunulmazlıklarla ilgili düzenleme çalışmaları var''

Adnan Keskin, Başbakan Erdoğan'ın, milletvekillerinin dokunulmazlığıyla ilgili bir sınırlamanın yapılması gerektiğine Türkiye'nin ihtiyacı olduğunu belirttiğini söyledi.

Keskin, ''BDP milletvekillerinin, PKK'lilerle yolda karşılaşma görüntülerinin Sayın Başbakanı rahatsız ettiği kanaatindeyim. O konuda bir hazırlık yaptıklarını yakında parlamentoya böyle bir düzenlemenin getirileceğini söyledi. Bana bu konudaki düşüncelerimi sormadı. Böyle bir çalışmaları var'' diye konuştu.

Suriyeli mültecilerin kaldığı kampla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''Yüce Divanlık suç işleniyor'' değerlendirmesi yaptığını hatırlatan gazetecinin, bu konuda girişimde bulunup bulunmayacaklarını sorması üzerine Keskin, şöyle dedi:

''Yüce yargı bizim gitmemizle olacak bir şey değil. Orada biliyorsunuz Türkiye'nin toprakları maalesef keyfi bir yaklaşımla adeta bir başka ülkenin insanlarına tahsis edilmiştir. Parlamentoda bu konuda bir karar alınmamıştır. Herhangi bir yasal düzenleme yapılmamıştır. Sayın Genel Başkanımız bu usulsüz yaklaşıma dünyanın ve Türkiye'nin dikkatini çekmek için böyle bir değerlendirme yapmıştır. Önümüzdeki günlerde her halde partinin atacağı bazı adımları, yetkili kurullarda görüşerek şekillendiririz.''

Zafer Bayramı Resepsiyonu

Keskin, 30 Ağustos Zafer Bayramı Resepsiyonu'nun Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün rahatsızlığı gerekçe gösterilerek iptal edildiğini, Türkiye çok ilginç siyasi uygulamalarla karşı karşıya olduğunu söyledi.

Geçen yıl da deprem ve şiddet gerekçe gösterilerek 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Cumhuriyet Bayramı kutlama etkinliklerinin ''rafa kaldırıldığını'' dile getiren Keskin, ''Bu yıl da ne büyük tesadüftür ki Sayın Cumhurbaşkanımızın kulaklarında ortaya çıkan bir rahatsızlık 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinliklerinin kutlanmasının engellenmesine gerekçe olarak gösterildi. Temenni ediyoruz Sayın Cumhurbaşkanı'nın rahatsızlığı devam etmez. Gelecek yıl da karın ağrısı olarak devam etmez'' dedi.

Keskin, 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde, kadınlarını öne çıkararak kutlamalar yapacaklarını sözlerine ekledi.